Güncelleme Tarihi:
'BEN YAPTIM AMA SÄ°Z SAKIN DENEMEYÄ°N'
Ama bazıları vardır ki onlar için kariyerleri her şeyin ötesinde gelir. Rolleri gerektirirse tanınmayacak kadar çok kilo alır ya da bir deri bir kemik kalacak kadar zayıflarlar. Bunun örnekleri de çok üstelik.
Brigitte Jones'un Günlüğü serisi için kilo alan Renee Zellweger, The Monster filmindeki karakterini canlandırmak için dillere destan güzelliÄŸini feda edip ÅŸiÅŸmanlayan ama sonunda bir Oscar kazanan Charlize Theron.Â
American Psycho filmi için bir deri bir kemik kalan Christian Bale...Castaway için kilo veren sonrasında da o sağlıksız beslenme nedeniyle diyabet hastası olduğunu belirten Tom Hanks... Örnekler uzar gider. Ama biz başka bir örneğe yoğunlaşalım istiyoruz şimdi.
Çünkü rolü için fiziksel görünümünü deÄŸiÅŸtirme iÅŸini son derece ciddiye alıp saÄŸlığını bile tehlikeye atan bir ünlü var gündemin odağında. Zaten kendisi de bu konuda verdiÄŸi bir röportajda kimsenin kendi yaptığını denememesi uyarısında bulundu.Â
Aslında bu ünlüyü de rol aldığı projelerde kılıktan kılığa girmiş halde gördük daha önce. Bu kez ise kelimenin tam anlamıyla sınırlarını zorladı.
İlk atom bombasının geliştirilmesi projesinde görev alan J Robert Oppenheimer'ın hayatına odaklanan filmde bu tanınmış fizikçiyi canlandırıyor 47 yaşındaki Cillian Murphy.
İkinci Dünya Savaşı sırasında gerçekleşen ve Mahnattan Projesi adı verilen bu çalışmanın başındaki Oppenheimer'ın en çarpıcı fiziksel özelliği, bir deri bir kemik görüntüsüydü.
İşte Cillian Murphy de bilim adamını inandırıcı bir şekilde canlandırmak için kamera karşısına geçmeden önce kilo verdi. Bunun için de sağlığını tehlikeye atmayı bile göze aldı.
'GÃœNDE SADECE BÄ°R TANE BADEM YEDÄ°'
Cillian Murphy'nin değişiminin sırrını da filmdeki rol arkadaşı Emily Blunt, verdiği bir röportajda anlattı.
Blunt, Murphy'nin aşırı zayıf bilim insanı Oppenheimer'a benzemek uğruna günde sadece bir tane badem yiyerek beslendiğini anlattı.
Filmde Oppenheimer'ın karısı Kitty'yi canlandıran Emily Blunt, Cillian Murphy'nin rolü için kilo vermesini "anıtsal bir girişim" diyerek tanımladı.
Güzel oyuncu rol arkadaşı hakkında "Her gün sadece bir tane badem yiyordu. Çok zayıflamıştı" diye konuştu.
Emily Blunt, filmde Oppenheimer'ın karısı Kitty'yi canlandırıyor.Â
'BEDENÄ°MLE OYNAMAYI SEVÄ°YORUM'
Murphy, canlandırdığı karaktere benzemek için çekimler öncesinde beş aylık bir hazırlık süreci geçirdi. New York Times'a konuşan ünlü oyuncu, bu sürecin sadece fiziksel değil ruhsal açıdan da geçerli olduğunu anlattı.
Deneyimli oyuncu bu konuda şunları söyledi: " Bedenimle oynamayı seviyorum. Oppenheimer'ın çok farklı bir fiziksel görüntüsü ve silueti vardı. Ben de işimi doğru yapmak istedim."
Murphy'nin anlattığına göre Oppenheimer'ın fiziksel görüntüsünü doğru yansıtmak için filmin kostüm bölümüyle de özel çalışmalar da yapıldı.
Ünlü oyuncunun anlattığına göre bilim insanı, kemikleri sayılacak kadar zayıftı. Sadece alkollü bir içki ve tütün ürünü kullanarak yaşıyordu.
Murphy "Gerçekten parlak ve iri gözleri vardı. O görünümü vermek istedik. Bu yüzden de çekimlere başlamadan önce Oppenheimer'ın silueti ve ifadeleri üzerinde çok çalıştık" diyerek anlattı o süreci.
'YİYECEK İÇİN ENDİŞELENME EŞİĞİNİ AŞTIM'
Cillian Murphy, The Guardian gazetesine verdiÄŸi röportajda filmdeki rolü için bu kadar zayıflamasının nedenini "Kendinizle rekabet eder hale geliyorsunuz" diyerek özetledi. Ama uyguladığı beslenme planının saÄŸlıklı olmadığını da sözlerine ekledi: "Bu saÄŸlıklı deÄŸil. Kesinlikle önermiyorum" diye konuÅŸtu ünlü oyuncu.Â
Cillian Murphy, çekimler sırasında sadece birkaç saat uyuduğunu söyleyerek şu sözleri ekledi: "Çılgın bir enerjiyle koşturuyordum. Yiyecek ya da başka bir şey için endişelenme eşiğini aştım."
Â
Filmde Matt Damon, Emily Blunt, Cillian Murphy ve Florence Pugh önemli rolleri paylaşıyor.Â
Â
'NÃœKLEER BOMBALARIN BABASI'
İsterseniz biraz da filme esin kaynağı olan Julius Robert Oppenheimer'ın kim olduğuna bir bakalım... 1904 ile 1967 yılları arasında yaşayan Oppenheimer, 'nükleer bombanın babası' olarak anılan Manhattan Projesi'nin başkanlığını yürütüyordu.
İlk atom bombası denemesi 16 Temmuz 1945'te New Mexico'daki Trinity tesislerinde gerçekleştirildi.
Ağustos 1945'te yarattıkları nükleer silahlar ilk kez Hiroşima ve Nagazaki'de kullanıldı.
Savaş sonrasında Oppenheimer, yeni oluşturulan ABD Atom Enerjisi Komisyonu'nun etkili Genel Danışma Komitesi'nin başkanı oldu.
Bu pozisyonu, nükleer silahların yayılmasını önlemek, nükleer enerjinin uluslararası kontrolü ve Sovyetler Birliği ile nükleer silahlanma yarışında lobi yapmak için kullandı.
Oppenheimer, 1965'in sonlarında gırtlak kanseri teşhisi aldı. Sonucu başarılı olmayan bir ameliyattan sonra, 1966'nın sonlarında radyasyon ve kemoterapi tedavisi gördü. 15 Şubat 1967'de komaya girdi ve 18 Şubat'ta 62 yaşında Princeton, New Jersey'deki evinde öldü.
Â