Çılgın bir aşk öyküsü

◊ Enteresan bir film... Enteresan da bir hikayesi var.
- Pelin Akil: Ben daha izlemedim.
- Emrah Kaman: Pelin’i galaya da çağırmadık, televizyona satılınca izleyecek artık (gülüyor).
◊ Adanalı Maraş dondurmacısı Ekrem kimdir? Neler geliyor başına?
- Emrah Kaman: Ekrem’in 8 senedir büyük bir aşkla bağlı olduğu bir sevgilisi var, Neşe... Ve ona etkileyici bir evlenme teklifi yapmak istiyor. Dünyanın en büyük Maraş dondurmasını yapıp Guinness’e girecek ve o anda evlenme teklif edecek. Ama Neşe evlenmeyi düşünmediğinden “Hayır” diyor. Ekrem borca harca girip Hakan Altun’u bile çağırmış, düşün, o kadar heyecanlı. Ama kabul etmiyor işte... Ekrem vazgeçmiyor, kendini ona ispatlamak için çabalıyor. Bu arada Neşe’nin yeni bir sevgilisi oluyor. F16 pilotu... İncirlik üssünde çalışan 1.95’lik Jeremy... Ciddi bir rekabet durumu söz konusu anlayacağınız...
- Pelin Akil: Neşe, Ekrem’in evlilik teklifini bile şov haline getirdiğini düşünüyor maalesef. Benim etrafımda da böyle tipler var... Yani güldüren, eğlendiren adamla birlikte olan ama kendine yakıştırmadığı için içine sinmeyen kızlar.
◊ Biz burada gülmekten konuşamıyoruz. Siz nasıl birlikte çalıştınız?
- Pelin Akil: Ben de onlara uyum sağlamaya çalıştım.
- Emrah Kaman: Çok komik kızdır Pelin.
- Pelin Akil: Doğal komik derler ya, kendimi rahat bırakınca öyle bir halim var. Çekimlerde çok eğlendik. Gülmekten tekrar tekrar çekmek zorunda kaldık sahneleri. Üç dört tekrardan sonra anca hazmettim esprileri de oynadık. Eğlenerek çektiğimiz için güzel bir iş çıktığı kanaatindeyim.

YAZ BUNU, BURAK’TAN NEFRET EDiYORUM!

◊ Çekimlerde sizi en çok ne zorladı?
- Pelin Akil: En büyük sorunum, çok üşüyen bir insan olmam. Adana sıcaktı, süperdi ama iç mekanları Ümraniye’deki platoda çektik. Tiril tiril kıyafetlerle çekim yaptık. Isıtıcılarla çevirdiler etrafımı...
◊ Filmde kendinize rakip olarak bir Best Model’i, Burak Çelik’i seçmişsiniz. Hani setin yıldızı siz olacaktınız?
- Emrah Kaman: Yaz bunu bak, Burak’tan nefret ediyorum hatta uyuz oluyorum (gülüyor).
◊ Güldüren erkek durumunun ekmeğini yemeye başladınız mı?
- Emrah Kaman: 32 yaşındayım, o ekmeği yemeye başlayalı 32 sene oldu. Ama ekmek yemek için mizahla ilgilenmiyorum. Benim tipimdeki bir insan ciddi olursa işi zor. Ben insanları güldürmeyi sevdiğim için bu işi yapıyorum.

iKi ADAY VARDI, BiRi
PELiN DİĞERi DiLBER AY

◊ Neşe karakteri için aklınızda en başından beri Pelin Akil mi vardı?
- Emrah Kaman: İki aday vardı. Biri Pelin, diğeri Dilber Ay (gülüyor). Pelin yetenekli bir oyuncu ama bizzat tanımıyorduk. Okuyalım, ezberleyelim, oynarız gibi bir iş değil mizah. İnsanın içinde olmazsa olmaz. Çok şükür Pelin’in içinde zaten mizah varmış.
- Pelin Akil: Emrah’ın “Şöyle mi oynasan” diye yönlendirdiği anlar da vardı, o sayede gerçekten ortaya bambaşka bir oyun çıktı. Bir de filmde bütün sahnelerim Emrah’laydı.
◊ İki kardeş dümendesiniz, bu da bir baskı unsuru değil mi?
- Emrah Kaman: Filmin her anını, baştan sona ne olması gerektiğini biliyorduk. Yetenekli oyuncularla çalışınca kafanızdakilerin de üstüne çıkabiliyorsunuz.
- Pelin Akil: Emrah full performans çalıştı. Dış etkenlere takılmadan, dağılmadan orada olması gerçekten zordu.
◊ Komedi filmleri yükselişte. Seyirci komedi izlemek için sinemaya akın ediyor.
- Emrah Kaman: Memleketin durumundan ötürü gülmeye çok ihtiyacımız var. Artık televizyonda komedi dizisi de kalmadı. Gülmek için insanlar mecburen sinemaya gitmek zorunda. Bu da bizim işimize geliyor.

CEM YILMAZ’IN KARŞISINDA
PANİK OLMAK ÇOK NORMAL

◊ Setin son günü geldiğimizde gergindiniz mesela.
- Emrah Kaman: Geldiğiniz gün Cem (Yılmaz) abi ile karşılıklı oynadığımız gündü. Azıcık panik olsun yani... Cem Yılmaz’la, çocukluk kahramanın ile oynuyorsun sonuçta. Şu an bile düşününce panik yapıyorum nasıl yaptım diye.
◊ Kendisi yapımcıydı da aynı zamanda... Setin sonlarına doğru bir gevşeme, rahatlama olmuştur...
- Emrah Kaman: Tabii ki öyle... Ama ne olursa olsun karşında Cem Yılmaz var.
- Pelin Akil: Gerçekten de çok farklı bir insan. İletişimi, mütevazılığı, bu kadar başarıdan sonra insan olarak kalması... Çok güzel bir insan... Garip oluyorsunuz, heyecanlanıyorsunuz onunla kamera önüne geçeceğiniz zaman. Okuma provasında da Cem Yılmaz bizim karakterlerimize bürünüyor, bizi taklit ediyordu. Ölüyorsunuz gülmekten tabii. Eve gelip eşime anlatınca gülmedi mesela. O anlatınca, yapınca bambaşka oluyor.