Güncelleme Tarihi:
◊ Kaç albüm oldu şimdi toplamda?
- 32. albüm ama yer aldığımız çalışmalarla 35’i buldu.
◊ Maşallah... Kaç yıla sığdı peki bunca albüm?
- 7 yaşında sahneye çıkmaya başladım ben... Babam da sanatçıydı. Onunla birlikte düğün salonlarında ve yurtdışında günde 5 işe gittiğimi biliyorum. 9 yaşıma geldiğimde herkes “Küçük Ceylan”ı tanıyordu.
◊ Çocuk yaşta bu kadar iş... Zor değil miydi?
- Zor ama dünyaya bir kez daha gelsem yine Ceylan olmak isterim. Ben sanatçı doğmuşum. Zaten müthiş bir İbrahim Tatlıses hayranlığım vardı.
◊ Hâlâ görüşüyor musunuz kendisiyle?
- Görüşüyorum. Benim için tek imparatordur.
◊ Siz az şarkılı albümler de yapmıyorsunuz. Bir önceki albümde 19 parça vardı, bunda 13...
- Son iki albümümü Ceylan Müzik’ten çıkardım. Kendi işimin hem patronu hem sanatçısıyım. Çünkü işime aşığım ve çok titizim. Bu kadar çok şarkı tek albümde olunca, maliyet çok artıyor. Geri dönüşümü oldu mu dersen, yok. Ama olsun... “Rakibiniz var mı?” diye çok soruyorlar. Benimle büyümüş üç kuşak var, kimle yarışayım? Benim savaşım da yarışım da Ceylan’la.
ÜÇ KUŞAK BENİMLE, BEN DE ONLARLA BÜYÜDÜM
◊ Üç kuşak sizin şarkılarınızla büyümüş ama daha 41 yaşındasınız!
- Evet. Her duyan “Hadi canım” diyor zaten... Hesap yapınca 55 falan tahmin ediyorlar. “Ben küçüktüm, Ceylan vardı” diyen var. Ama bir şeyi unutuyorlar, ben de onlarla beraber büyüdüm (gülüyor). Hiç de bir kompleksim yok çünkü hâlâ “Küçük Ceylan” diyorlar bana.
◊ Hâlâ mı “Küçük” diyorlar, yok artık!
- Unvanı halk veriyor. İbrahim Tatlıses’e “İmparator”, Ajda Pekkan’a “Süperstar”, bana ve Emrah’a “Küçük”... Herkese bir unvan verildi. Bir yere gidiyorum “Ceylan burada” diyorlar. Hangi Ceylan diye sorunca da “Bizim Küçük Ceylan” diye devam ediyorlar. Ne mutlu ki kiminin ablası, kiminin evladı gibiyim.
◊ Albümde Hakan Altun’un “Gönül Yarası”nı da görüyoruz.
- Onun ilginç bir hikayesi var. Yıllar evvel benim için yapmış şarkıyı ama bana ulaştıramamış bir türlü. Kendi albümüne koyduğunda da şarkı patladı malum. Yıllar sonra Hakan’a telefon açıp “okumak istiyorum” dedim. Onun da vermek istemediği birkaç şarkısından biri “Gönül Yarası”... “Unuttun mu bu parçayı kime yapmıştın” deyince inadı kırıldı. Yıldız Tilbe de “Hastayım Sana”yı verdi. Hüsnü Şenlendirici’den “Adaletsiz Seçim”i aldım. Anonim türküler de var ayrıca...
◊ “Minnoş” da var. O türkü “Ali Kundilli” filmiyle patladı yanılmıyorsam...
- Evet, o filmde kullanıldı. Erzurum yöresinden anonim bir türkü sanıyordum. Ama sonra eser sahibi çıktı. Onun da gönlünü, imzasını aldık. “Minnoş” da çok seviliyor. Herkesin hayatında bir minnoşu var. Ya sevgilisine ya da çocuğuna minnoş diyor insanlar. Bende de iki minnoş var mesela.
◊ Özel hayat desem...
- Uzun süredir hayatımda kimse yok.
◊ Yılgınlık mı?
- Biraz yalnızlığa alıştım herhalde. Aşktan korkuyorum. Hiç o toplara girmeyeyim. Yazları Bodrum’dayım, orada huzurluyum.
Yavaş yavaş yerleşme planları yapıyorum zaten.
POP MÜZİK VE ARABESK ÇATIŞIYOR
◊ Son dönemde herkes arabesk albümü çıkarır oldu. Ne diyorsunuz buna?
- Arabesk, halk müziği asla bitmez. Türk sanat müziği de öyle. Pop müzik ve arabeskin çatışması var. Gördüğünüz gibi arabesk yine aldı başını gidiyor.
Şu an popçular arabesk şarkıları pop gibi okuyor, biz de pop şarkıları arabesk gibi. Kardeş kardeş, iyi geçiniyoruz. Ama arada sevimsizlik yapan edepsizler de var, onları hesaba katmıyorum.