Barış Kılıç: Bugün zirvedeyim ama yarın olmayabilirim

* İlk sezonda iyilik peşinde koşan Ömer’in yeni sezonda hırslı ve intikamcı yüzüyle tanıştık. Daha kaç yüzü çıkacak bu adamın?

- İnanın ben de bunu merak ediyorum. Herhalde senaristlere sormak daha doğru olur. Ömer’i ilk sezon o kadar iyi biri olarak tanıdık ki, bu sezon aşkından ve hırsından yapmış olduğu şeylere seyirci haliyle tepki gösteriyor. Ama bir karakterin sonsuza kadar tek tip olmasından ise hayatın akışına göre tepki vermesi bir oyuncu açısından çok daha eğlenceli. Ömer’in de kötü yanları olabilir. Ama sonunda umarım doğru yolu bulur.

* Ömer’deki bu büyük değişim izleyiciyi de kızdırıyor. Öyle ki sosyal medyada isyan eden yazılara şahit oldum. Siz geri dönüşlerden memnun musunuz?

- Bir oyuncu, seyircinin yorumlarına bakarak memnun ya da memnuniyetsiz olamaz. Sonuçta ortada bir hikaye, buna şekil veren senarist ve yapımcı vardır. Seyirci memnun olduğunda kendinize mâl edip memnun olmadığında topu başkalarına atmak kolaycılıktır. Seyircinin beni çok sevdiği, yere göğe sığdıramadığı zamanlar çok olmuştur. Ömer’in bu hali bir geçiş zamanıdır. Zaten kısa zaman sonra Ömer’deki bu olumlu anlamdaki değişimi tüm seyirci görecektir.

ÖMER HATALARININ SONUCUNA KATLANACAK

* Gülru hamile. Peki Ömer bu bebeğin babası olmayı kabul edecek mi?

- Çocuğun kendisinden olduğundan yüzde yüz emin olduğu an tabii ki de kabul edecektir. Ömer hatalarının sonucuna katlanan bir karakter.

* Kamera arkasında nasıl bir ekipsiniz?

- Kamera arkasında bol eğlence var. Bu kadar uzun çalışma saatlerini başka türlü sürdürmeniz mümkün değil. Ayrıca başarılı bir işte en büyük pay sahibi kamera arkasındaki emekçilerindir. Dolayısıyla biz bir ekibiz, hepimiz biriz.

* Dizi iki sezondur iyi gidiyor. Sizin kariyeriniz bundan nasıl etkileniyor? Nasıl teklifler geliyor?

- Tabii ki de dizinin uzun soluklu devam etmesi benim de kariyerimi olumlu bir şekilde etkiliyor. Dolayısıyla başka iş teklifleri de doğal olarak alıyorum. Benim iş, ev ve hayata bakışım mevcut şartlarda elimden gelenin en iyisini yapmak. Bu proje için de bunu yapıyorum. Umarım hak ettiğimiz yerde bitiririz.

HEYECANIN OLMADIĞI YERDE BEN YOKUM

* “Güllerin Savaşı” dizisiyle birlikte şöhretiniz de arttı. Bununla nasıl başa çıkıyorsunuz?

- Şöhreti başa çıkılması gereken bir hale sokmamaya çalışıyorum. Bugün zirvedeyim ama yarın hiçbir şey olmayabilirim. Tek önceliğim mutlu bir insan ve aile bireyi olarak hayatıma devam edebilmek. Hiçbir zaman şöhretin peşinden koşmadım. Bu işi şöhret olmak için de yapmıyorum. Sadece içimde insanlarla paylaşmak istediğim duygularımı en eğlenceli şekilde verme fırsatı verdiği için oyunculuk yapıyorum. Bir gün bu duygudan uzaklaşırsam, o gün oyunculuğu bırakırım. Heyecanın olmadığı yerde ben yokum.

* Çok fazla kadın hayranınız var. Taşkınlık edenler oluyor mu?

- Detay vermeyeyim ama oluyor.

* Bir röportajınızda “çocuklarımız olmasaydı eşimle ayrılırdık” dediğiniz için oldukça eleştirildiniz. Bu konu hakkında neler söyleyeceksiniz?

- Bu külliyen yanlış anlaşılmış bir soru ve cevaptır. Gerçek soru ve gerçek cevap bu değildi. Hayatta kimse için sevdiği birisinden ayrılmak doğru değildir. Orada anlatmaya çalıştığım şey biyolojik olarak çocuk sahibi olmak ile sevdiğiniz birinden çocuk sahibi olmak arasındaki farktı. Çocuklar da sevgi dolu ailelerde büyümeyi hak ediyorlar çünkü. Umarım bir gün herkes sevdigi insandan çocuk sahibi olur ve bu duyguyu hisseder.

MİMARİ İŞLERLE  UĞRAŞIYORUM

* Barış Kılıç’ın günlük rutini nedir? Ne yapar, nerelere gider?

- Sabah kalkar, spor yapar, işine gider. İş biter, varsa eğlenceye yoksa eve gelir yatar.

* Oyunculuğun dışında başka işlerle de uğraşıyor musunuz?

- Evet, hem kendimi başka yönlerde tatmin etmek hem de beğenilerimi ve zevklerimi yansıtabilmek adına birtakım mimari işlerle uğraşıyorum. Yeni bir ortaklıkla çok zevk aldığım ve heyecan duyduğum bir projeye başlıyorum. Belki yakında sizler de duyarsınız.