Güncelleme Tarihi:
◊ Uzun bir aradan sonra “Yaşım Kaç?” ile ekrana dönüyorsunuz. Bu programda sizi ne cezbetti?
- Evet, uzun zamandır program yapmıyordum. İyi bir stüdyo programının, iyi bir yarışma programının yapılmasını bekliyordum. Medyapım, “Yaşım Kaç”ı sunmamı teklif ettiğinde, ailece keyifle izlenebilecek, hatta izleyicilerin ekran başında da yarışabileceği bir program olduğunu gördüm. Bu beni cezbetti ve programı sunmayı kabul ettim.
◊ Yarışmanın içeriğinden bahseder misiniz?
- Programda 7 yarışmacı olacak. Yarışmacılar programda sadece yüzlerini gördükleri misafirlerimize bakıp onların yaşını tahmin edecek. Tahminleri sırasında onlara bazı ipuçları da vereceğiz. Büyük ödül ise
500 bin TL.
◊ Sizi “Şahane Pazar” gibi uzun soluklu ve ses getiren projelerde izledik. Popüler işlerden uzak durmak sizin tercihiniz mi?
- Yaptığım işin klasik olması benim için çok önemli. O yüzden içime sinmeyen bir iş yapmadım. Uzun zamandır da ekranda yokum. Ben her zaman mutlu olacağım, içinde eğleneceğim işlerin içinde oldum. Bir gün veda ettiğimde seyircinin beni güzel anması benim için en önemli ödül olacak.
◊ Bugünün televizyon işlerine baktığınızda, seyircinin beğenilerinin ne yöne gittiğini görüyorsunuz?
- Artık seyirci şiddet, kan, aldatma içeren gergin işleri seyretmemeli diye düşünüyorum. Daha eğlenceli, daha bilgi içerikli yapımlar izlemeli. Televizyon sadece dizilerin değil, stüdyo programlarının da olması gereken bir eğlence kutusu. Kanal D bunu Murat Saygı ile tekrar hayata geçiriyor. Bu da bence takdir edilmesi gereken bir şey.
SEYİRCİYİ HİÇ KANDIRMADIK
◊ Seyirci sizi sahici ve güvenilir buluyor. Bu güveni nasıl sağladınız?
- Bunca yılın birikimi sanırım. Ne tiyatro oyunlarımızda ne de televizyon programlarımızda seyircimizi kandırdık, içimizden nasıl geliyorsa öyle davrandık. Sokakta da onlarla aynı sıcaklıkta ilişkimizi devam ettirdik. Sanıyorum ki seyircimizin bizi böyle görme nedeni bu.
◊ Çocukluğunuzdan bu yana sanatla iç içesiniz... Peki sizce kariyerinizdeki kırılma noktası neydi?
- Tabii ki “Şahane Cumartesi” ve “Şahane Pazar”. Bizim kariyerimizde önemli bir noktaydı.
◊ Hangi performanslarınız tarihte kalır?
- Televizyona baktığımız zaman “Şahane Pazar” unutulmayacak işlerden biri. Tiyatroda da 4 yıldır kapalı gişe oynayan “Marco Paşa Müzikali” tarihte kalacaktır diye düşünüyorum.
◊ İzleyicilere neler söylemek istersiniz?
- Özledikleri gibi, ailece televizyonun başına otursunlar. Yeni programımızı izlerken beraber yarışsınlar, stres atsınlar ve beyin jimnastiği yapsınlar. Bunların yanı sıra eleştirileri varsa mutlaka bana söylesinler, mutlu olsunlar.
KENDiMLE DALGA GEÇMEYi SEViYORUM
◊ Ekranda çok hareketli ve eğlencelisiniz. Hep böyle misinizdir?
- Eğlenmeyi seviyorum. Hatta kariyerimin ilk yıllarında bir gazete röportajında da söylemişim bunu. Kendimle dalga geçebiliyorum, bunu yapınca mutlu oluyorum. Sanıyorum ki bu da performanslara yansıyor.
◊ Aile bağlarınızın çok kuvvetli olduğunu biliyoruz. Behzat Uygur nasıl bir babadır? Otoriter misiniz?
- Nasıl bir baba olduğumu çocuklarıma sormak lazım. Ama yeri geldiğinde otoriter, yeri geldiğinde onlarla beraber eğlenebilen bir babayım. Onlar da yeni işlerinde çok başarılı. Behzat yönetmenlik yapıyor, klipler çekiyor. Nejat çok başarılı bir oyuncu oldu. Onlar da işlerinde hem bana hem de eşime danışırlar. Otoriterlik denilen şey, zorla olunmaz. Karşınızdaki bunu anlar ve yeri geldiğinde nerede duracağını bilir. Biz de anne babamızdan öyle öğrendik.
Tüm Mucize Lezzetler Videoları İçin Tıklayınız...