Bu programın farkı benim

* Öncelikle yeni programınız “Hayatın Penceresinden” hayırlı olsun. Heyecanlı mısınız?
- Teşekkür ederim. Her yeni başlangıç insanı heyecanlandırır. Özellikle yıllar önce çalıştığım Kanal D’ye dönmek, uykularımı bile kaçıracak kadar heyecanlandırdı beni. 20 yıllık televizyon hayatımda, ekrana çıktığım ilk gün, kalbimin çarpıntısını hep hissederim.

* “Hayatın Penceresinden” programının diğerlerinden farkı ne olacak?
- Her programın farkı, onu sunandadır. Bizler, tıpkı aşçılar gibi yaptığımız yemeklere kendi tadımızı, el izimizi katarız. Bu programın farkı da Yasemin Bozkurt...

PSİKOLOGLAR “DOKTOR GİBİ OLMANIZ GEREK” DEDİ

* Sizin gazeteci olmanız, nasıl bir avantaj sağlayacak?
- Muhabirlik yaptığım dönemlerde, günde iki ya da üç işe koştururdum. Onun için bir haberin, izleyicilerin dikkatini nasıl çekeceğini ve onlara nasıl sunulacağını iyi biliyorum. Bu yüzden seyirciler, baktıklarını direkt olarak görebilecekler.

O ANNE-KIZIN BULUŞMASINI GÖZYAŞLARI İÇİNDE İZLEDİK

* Suç ve suçlular üzerine bir program yapmak soğukkanlılık gerektiriyor. Siz bunu nasıl sağlıyorsunuz?
- Gazetecilikten gelen deneyimin üzerine, televizyon programcılığı yapmış olmamın da etkisi var bunda. Ayrıca bu tür programlarda nasıl sakin olabilirim diye psikologlara da danıştım. Onlar da bana “Doktor gibi olmanız gerekir” dedi. “Tedavi edeceksiniz ama etkilenmeyeceksiniz.”

* Daha önce yaptığınız programlarda sizi çok etkileyen, unutamadığınız hikayeler ve olaylar oldu mu?
- Esasınsa bir sürü olay ve hikâyeden etkilendim, yazsam üç kitap çıkar. Ama anne-kız buluşmaları beni her zaman derinden sarsar. Mesela İzmir’den 23 yaşında bir kız geldi, evlatlık olduğunu, gerçek annesini bulmak istediğini söyledi. Yayına da kendisini büyüten, “anne” dediği kadınla çıktı. Gerçek annesini bulmak için elimizde hiçbir ipucu yoktu. Sadece kızı büyüten kadının getirdiği pembe bir kundak vardı. Gerçek anne, kızını o pembe kundakla sokağa bırakmıştı. Mucize gerçekleşti. Programı izleyen ve kundağı görünce hatırlayan gerçek anne stüdyoya geldi. Anne-kızın buluşmasını gözyaşları içinde izledik, halen aklımda.

* Ekranda oldukça ciddi gözüküyorsunuz. Günlük hayatınızda da bu ciddiyeti koruyor musunuz?
- Ekranda ciddi olmamım sebebi, işe olan saygım, profesyonel davranışım, programların insan hayatına ve duygularına endeksli olması gibi sebepler. Onlar umutsuzluk içinden kapımızı çalıyor. Güvenmeleri için duruşumuzun onlara güven vermesi gerekir. Günlük hayatımda keyifli ve çok konuşkanım.

�

YAYINA ÇIKMADAN ÖNCE KAPIYA VURURUM

* Yayınlardan önce yaptığınız bir toteminiz var mı?
- Özellikle canlı yayınlarda, yayına çıkmadan önce elimi kapıya vururum ve içimden “Haydi” diye bağırı-rım.

2Y KURALI ÖNEMLi 

* Hayatta olmazsa olmazlarınız var mıdır?
- En önemlisi ailem. Benim için aile bağlarının güçlü olması çok önemlidir. Üniversitede okurken, aynı zamanda gazeteciliğe başlamıştım. Çok genç yaşta evlendim, iki çocuk annesi oldum. Bu tecrübeler bana ailem kavramının önemini daha iyi anlattı. Bunun dışında spor yapmak ve düzgün beslenmek çok önemli. Yıllardır insanlar bana “Kilo almamayı nasıl başarıyorsunuz?” diye soruyor. Ben de onlara “2Y” kuralını tavsiye ediyorum; ye ve yak!