Bir kap yemeğe 10 bin lira

Hafta içi her gün ekrana gelecek “Pişir, Yedir, Kazan” adlı programda beş maharetli ev kadını, en yüksek puanı toplamak için birbirinden leziz yemekler pişirecek. Sunuculuğunu Yeliz Şar’ın üstlendiği 10 bin TL ödüllü yarışmanın jürisinde ise şef Rafet İnce, yemek yazarı ve yemek stilisti Nastassia Coşkunseven ve ‘yemek konusunda doğuştan uzman’ Safiye Soyman yer alacak.

Safiye Soyman:
Bu yarışma için doğru adresim

Safiye Hanım, yeni programınız hayırlı olsun. Nasıl yemekle aranız?
- Teşekkürler. Yemekle aram çok iyi, benim ailem aşçı zaten. Boluluyum ben. Erkeklerimize kadar tüm sülale yemek yapmayı biliyor. O nedenle jüri üyeliği için doğru adresim ben. Teklif geldiğinde de çok mutlu oldum. İçimde ukdeydi böyle bir program yapmak...

Evinizde yemek yapar mısınız?
- Aa ben çok güzel yemek yaparım. Evime kadın aldığım zaman da ilk bir ay yemek yapmayı öğretirim. (Gülüyor) Ağız tadım da kuvvetlidir.

Programda da bütün yemekleri tadacaksınız zaten...
- Evet, her gün bir yarışmacımız olacak, kısıtlı bir süre içinde yemek yapacaklar. Ben de o yemeklerin hepsinin tadına bakacağım. Yanlışlarını da söyleyeceğim.

Hangi yemeği yapacaklarına kendileri mi karar verecek yarışmacılar, mönüyü siz mi belirleyeceksiniz?
- Kendileri karar verecekler. Bir tatlı, bir de tuzlu yemek yapacaklar. Yemekleri yaptıkları sırada mutfağa kesin girerim ben. Bakarım nasıl yapıyorlar diye.

Jüri üyeleri arasında tartışmalar olur mu dersiniz?
- Biz kavgayı sevmiyoruz ama tabii ki atışmalar olacaktır. Herkes birbirine hatasını söyleyecek.

Son olarak yarışmayla ilgili söylemek istediğiniz bir şey var mı?
- Daha önce böyle bir yarışma olmamıştı, başlamasını heyecanla bekliyorum. Ekibimiz de çok iyi. Eminim seyirci ekrana yapışacak izlerken. Safiye Soyman’ın ne olduğunu da görecekler. (Gülüyor)

Rafet İnce:
Bana ‘huysuz şef’ derler

Rafet Bey, siz neler söyleyeceksiniz programla ilgili?
- Bizim şu an yaptığımız program, Türkiye’de bir ilk. Bugüne kadar çok fazla yemek programı yapıldı ama o kavgalar, eleştiriler çok kötüydü. Biz burada ev hanımlarına işin temelini öğreteceğiz. Nastassia da sunumun inceliklerini öğretecek. Yani burada bir eğitim var. Aşağılama olmayacak bizim yarışmamızda.

Programda sadece ev hanımları mı yarışacak?
- Genellikle ev hanımları yarışacak. Ama kuru fasulye gibi klasik yemeklerle yarışmayacaklar. Yarışmacımız hangi yöredense, o yöreye ait yemekleri pişirecek.

Siz yemek işinin ustasısınız. Yarışmacılar karşınızda bayağı ter dökecek galiba...
- Zaten ben bizim camiamızda “huysuz şef” diye adlandırılıyorum. Hiçbir şeyi öyle kolay kolay beğenmem. Kendi yaptığım yemekleri bile bazen beğenmem. Ama ev hanımlarından da öyle her şeyi mükemmel yapmalarını beklemem. Ufak tefek dokunuşla yemekleri güzel hale getirmelerini isterim.

Nastassia Coşkunseven:
Sunum önemli

Siz programda yemeğin sunumuyla ilgileneceksiniz, değil mi?
- Evet, benim için önemli olan sunum. Yarışmacılardan yemeklerini çok güzel şekilde sunmalarını isteyeceğim. Bu arada şunu da söylemeliyim; Türk yemeklerini çok seviyorum!

Yapıyor musunuz peki Türk yemekleri?
- Eşim Türk olduğu için yapıyorum. Ama çok kebap yemiyorum. Özellikle Ege mutfağını çok seviyorum.

Sunum konusunda nelere dikkat edeceksiniz?
- Klasik sunumlar istemiyorum ben, onlara daha modern şeyler göstereceğim.

Yeliz Şar:
Yemek yapmayı burada öğreneceğim

Siz programda sunuculuk yapacaksınız. Yarışmacılar ve jüri üyeleri arasında kalır mısınız since?
- Kalacağım sanırım. (Gülüyor) Daha çok yarışmacıların dostu olacağım diyebiliriz. Yarışmacılar için jüri üyeleriyle dakika pazarlığı da yapacağım. Çok sıcak bir program bu, hem yemek işini öğretecek hem de sohbet edeceğiz. Bu arada 1,5 senelik evliyim ama nasıl yemek yapıldığını ben de burada öğreneceğim.

Evde yemek yapmıyor musunuz?
- Yapıyorum ama çok iyi değilim. O nedenle benim için çok güzel bir deneyim olacak bu program.