Berk Hakman: Ben Kaan’a benzemem

◊ Oyunculuğu nasıl başladınız, keşfedilme hikayenizi öğrenebilir miyiz?
- Oyunculuk küçük yaşlarda düşünmeye başladığım bir şey değildi. Tiyatro yapmaya 1999’da, Akdeniz Üniversitesi’ndeyken başladım. Üçüncü sınıftayken konservatuvara girmek istedim. Kazanınca devamı geldi. Gerisini de biliyorsunuz zaten. Keşfedilme konusunda bir şey diyemeyeceğim. Çünkü bir proje yaptığınızda, sizi tanımayanlar “Aaa bak böyle biri varmış” diyor. Bilenler ise zaten bir önceki projeden ya da başka bir işten biliyor oluyor.

◊ En son “Hayatımın Aşkı”nda rol almaya başladınız. Canlandırdığınız Kaan karakterini bir de sizden dinleyelim mi?
- Kaan kendi halinde, hayatından memnun, hali vakti yerinde, mutfak ve bar işlerinde becerikli, motor ve müzik tutkunu bir adam. Aşk hayatında Gökçe’ye yardımcı olmaya çalışıyor.

◊ Neydi sizin “Hayatımın Aşkı”nda olma sebebiniz?
- Bu işlere biraz matematik açıdan da bakmak lazım artık. Çünkü piyasaya yeni giren birisi değilim. Gelen işler içinde cast’ı ve senaryosu açısından en ideal, en mantıklı işti bana göre. Yapımcı ve teknik ekibi de bu artılara dahil ediyorum tabii.

NE MUTFAK BANA GÖRE NE DE MOTOSİKLET

◊ Kaan ile benzer ya da zıt yönleriniz var mı?
- Kaan ile benzer yönüm yok. Sadece müzik tutkusu olabilir. Yemek yapmaktan falan pek anlamam açıkçası. Aynı şekilde, motor kullanmak da bana göre değil pek.

◊ “Hayatımın Aşkı” çok önemli isimleri kadrosunda buluşturdu. Ekiptekilerin arası nasıl, çekimler yolunda gidiyor mu?
- Çok iyi. Zaten iş eğlenceli, biz de eğleniyoruz çalışırken. Avni Yalçın hariç daha önce çalıştığım kimse yok kadroda. Avni Abi’yle “Hatırla Sevgili”de çalışmıştık. Şu anda da Oyun Atölyesi’nde sahnelenen “Aşk Delisi”nde beraber oynuyoruz.

◊ Bir oyuncu olarak “Asla oynamam” ya da “Kesinlikle oynamalıyım, hayalim” dediğiniz bir rol var mı?
- Yok sanırım. Yönetmenin o rolle ne anlatmak istediğine bakarım, amacına yani...

Satsa da satmasa da bir albüm yapacağım

◊ Bas, klavye, piyano, gitar, bateri ve trompet çalıyorsunuz. Babanız önemli müzisyenlerden Ataman Hakman. Müzikle ilgili projeleriniz var mı?
- Trompeti artık çalamam, çok geriledim. Davulu da öyle deli gibi çalmıyorum. Kulağım iyidir sadece. Her enstrümanı kurcalar, bir şeyler çıkarmaya çalışırım. Konservatuvarda 3-5 kişi haricinde en çok konuşabildiğim insanlar müzisyenlerdi. Uzun zamandır yazdığım bir şeyler var.
Düşünüyorum bir albümde toplamayı. Satıp satmaması benim için önemli değil. Çünkü maddi bir kazanç bekleyerek yapmayacağım. Arkamda bırakacağım çocuğum olacak o.