Beni 11 yaşındaki kızım yönetiyor

Güncelleme Tarihi:

Beni 11 yaşındaki kızım yönetiyor
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 02, 2017 14:07

2011’de yayınlanan TV dizisi “The Kennedys”in devamı olan “The Kennedys: After Camelot” ekrana gelmeye başladı. Dizinin başrol oyuncularından Katie Holmes ile Barbaros Tapan Los Angeles’ta buluştu, bu televizyon serisi ve oyuncunun özel hayatı hakkında merak edilenleri konuştu.

Haberin Devamı

* 2011’de yayınlanan “The Kennedys” serisinde Jackie’nin Beyaz Saray yıllarını anlattınız. 6 yıl sonra cinayetin ardından yaşananları anlatmak için TV ekranlarına “The Kennedys: After Camelot” ile geri döndünüz. Kennedy ailesi ile ilgili birçok film, belgesel ve televizyon dizisi yapıldı. Neler bu aileyi yapımcıların vazgeçilmezi yapıyor?
- Bence ailenin her bir üyesi çok güçlü birer kişilik... Bu kadar güç merkezini bir arada başka hiçbir ailede görmedik. Kennedy’lerin yanı sıra Jackie, tarzıyla, tavrıyla, cazibesiyle, gücüyle asla modası geçmeyen ebedi bir kadın. Bence cinayetlerin yanı sıra bu sebepler de Kennedy ailesine olan ilgiyi her zaman canlı tutuyor.

* Natalie Portman’ın “Jackie”sini izlediniz mi, o filmden de gözlemleriniz oldu mu?

- Biz çekimleri “Jackie” gösterime girmeden önce bitirmiştik. Filmi izledim, Natalie’nin oyunculuk gücünü burada anlatmaya gerek bile yok. Şahane bir iş çıkardı. O filmde çok belli bir dönemi işlediler. Biz New York’taki hayatını ve senin memleketin Türkiye İzmir (Smyrna) doğumlu ikinci eşi Aristotle Onassis ile evliliğine kadar işledik.

* Jackie Kennedy’nin tam tersi bir karaktere sahipsiniz. Çok mütevazı hatta biraz da utangaç bir tavrınız var. Böylesine güçlü bir kadını canlandırabilmek için nasıl hazırlandınız?

- Sete gidip, onun elbiselerini giyip saçım ve makyajım yapılınca içimde Jackie’yi hissetmek için oyuncu koçlarımla aylarca çalıştım. Ben onun gibi bir kadın asla değilim, o yüzden uzun bir çalışma sürecine girdim.

* Çok kapsamlı araştırmalar yaptığınızı biliyorum Jackie hakkında... Onun en sevdiğiniz özelliği neydi?

- Evet, Jackie’yi hem ilk seride hem bu ikinci seride çok iyi çalıştım. Onun en sevdiğim özelliği mutlu bir kadın olmasıydı. Gülmeyi, eğlenmeyi, yaşamayı çok seven bir kadındı. Bence bu özellikleri onu en kötü trajedi sonrasında bile hayattan koparmadı. Amerika’nın yas tutan First Lady’si olarak kalabilirdi ama hayatına devam etti, yeniden evlendi, çocuklarına çok iyi annelik yaptı. Jackie star özelliklerine sahip ama bir o kadar da normal bir kadındı.

* Jackie’nin en bilinen bir özelliklerinden biri de modaya olan düşkünlüğüydü. Sizin modayla aranız nasıl?

- Bir sanat dalı olarak modayı seviyorum. Her bir parçanın yaratım aşamasından yapımına kadar ne kadar çok uğraştıklarını biliyorum. Bu piyasada olduğum için çok özel kıyafetler giyme şansım oldu ama ben aslında genelde kot pantolon ve tişört giyinen bir kadınım.

* Röportaja başlamadan önce genç bir oyuncuyken hep sizi zorlayacak rolleri oynamak istediğinizi söylediniz. Şimdi deneyimli bir oyuncu olarak beklentileriniz neler?

- Hâlâ zorlukları arıyorum. Bu yüzden “All We Had” adlı filmi yönettim. Bu ilk yönetmenlik deneyimimdi. Oyunculuktan çok farklı bir boyuttu.

* Tebrikler... Belli bir yönetmen var mı tarzını sevdiğiniz?

- 70’li yılların filmlerini çok seviyorum. John Cassavetes, favorilerimden bir tanesi. Bu aralar filmlerini izlediğim diğer yönetmen Jean - Pierre Melville...

Haberin Devamı

Beni 11 yaşındaki kızım yönetiyor



KENDİ KENDİMİ YÖNETMEYİ SEVDİM

* Yönetmenlik adına aktif olarak yönetecek materyal arıyor musunuz?
- Sürekli araştırıyorum, kitap okuyorum. Bir kitabın haklarını satın aldım. Ayrıca benim için çalışan bir yazarım var, şimdi bir film senaryosu üzerinde çalışıyor. Bir tane de televizyon şovu projem var. Hepsini de ben yönetmeyi düşünüyorum.

* Yönetmenlik sizin için çok yeni bir deneyim olduğu için sormak istiyorum, kendinizi yönetirken neler öğrendiniz?
- Hayat hakkında ne kadar çok öğrenirsen, ne kadar iyi gözlemlersen o kadar iyi oyuncu olursun. Yönetmenlikte çok iyi bir hazırlık dönemi gerekiyor. Yönetmen koltuğuna oturduğum an ne istediğimi çok iyi biliyordum. O yüzden kendi kendimin yönetmeni olmayı çok sevdim. Ayrıca bir kadın olarak daha fazla sorumluluğun altına girmek bana mutluluk veriyor. Genç filmcileri de risk almaları için cesaretlendirmek istiyorum. Hikayelerini anlatmaktan korkmasınlar. Bunun için Tribeca ve Ohio’da yapılan Banff Film Festivali’nin yönetim kuruluna girdim. Mümkün olan her şekilde sesimizi duyurmaya çalışacağım.


KATIE’YE
TAVSİYEM “RAHAT OL”
* Suri 11 yaşına girdi, genç kızlığa geçişi başlıyor. Bir anne olarak bu durum size ne hissettiriyor?
- Suri çok farklı bir ruh. Eğlenceli, güçlü ve çok akıllı bir kız. Günün birinde dünyayı yönetecek gibime geliyor çünkü 11 yaşında beni yönetiyor. (Gülüyor) Kızımın çok zorlayıcı bir karakteri var ama öte yandan çok da eğlenceli...

* “Hayat hakkında ne kadar çok şey öğrenirsen o kadar iyi oyuncu olursun” demiştiniz. Geriye dönüp baktığınızda 20 yaşındaki Katie’ye ne tavsiye edersiniz?

- Rahat ol. Bu sektör, beraberinde büyük korkular da getiriyor. Genç bir oyuncuyken bir sonraki işinin ne olacağını kestiremiyorsun. Rekabet büyük. Kısacası tek tavsiyem, “her şeyin iyi olacağına inan ve rahat ol” olurdu...
* Katie’yi ne mutlu ediyor bu aralar?
- Güneşli bir gün bile beni mutlu eder, bir de ailem...

Haberin Devamı

Beni 11 yaşındaki kızım yönetiyor

 

ANNELiKLE HER ŞEYiN ÜSTESiNDEN GELiYORUM

* Hepimizin iyi günleri, kötü günleri oluyor. Siz de aşkı buldunuz, evlendiniz, çocuğunuz oldu ama sonra çok zorlu bir döneme girdiniz. Sizin formülünüz neydi o günleri kolay atlatmak için?
- Özel hayatımla ilgili hiçbir zaman konuşmadım, kişisel hayat kişiye özel kalmalı. Beni mutlu eden şeylere odaklanmak, çalışmak, anne olmak her şeyin üstesinden gelmemi sağlıyor. Bunlara ek olarak bir de spor yapıyorum.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!