Koray Avcı: 'Bende aşk eksik'

*12 şarkıdan oluşan “Aşk İle” albümüyle büyük bir çıkış yakaladınız. Albümünüz hem müzik piyasasında hem de sosyal medyada çok ses getirdi. Bu albümü nasıl tanımlarsınız?
- Ben karmaşık bir adamım. Albüm de öyle oldu. Oyun havası, Karadeniz müziği, özgün müzik, türkü... Ne ararsan var.
*Müzikal anlamda her şeyi yapmak, denemek isteyen müzisyenlerden misiniz?
- Ankara’da doğup büyüdüm. Oyun havası orada büyük keyif. Ailem türküyle çok haşır neşir. Eve alınan kasetleri dinlemek bana keyif veriyordu. Yıllarca barlarda, kafelerde, sokaklarda müzik yaptığım için herkese hitap etmek hoşuma gidiyor. Okuyabildiğim şeyleri okuyorum. Ama pop parça okuyamam mesela. Komik oluyorum. Çünkü popa saygım var. Türkiye’de pop müzik yapan keyifli, yeri belli insanlar var.

TUVALETTE BİLE ŞİİR  YAZAN BİR ADAMIM

*Siz de keyifsiz insan değilsiniz ama...
- Benim tarzım farklı. Özgünüm ben. Daha protest, daha duygusal. Bazı sanat müziği parçalarını okuyabiliyorum. Çünkü duygusalım. Tuvalette bile şiir yazan adamım. İnanır mısın, en güzel şiirlerimi tuvalette yazmışımdır.
*Tuvalette yazdığınız bir dörtlüğü bizimle de paylaşır mısınız?
- Konuştuğun kadar yapmalısın bu hayatta.
Konuşup da yapmazsan yobaz derler
Yapıp da konuşmazsan hain derler
Konuş ki yaptı, yap ki konuştu desinler...
*İlginç, peki güzel bir manzara hiç aklınızı çelmiyor mu?
- Estağfurullah, tek yazdığım yer tuvalet değil tabii (Gülüyor). Her an her yerde bir şey çıkabiliyor. Bana bakınca sert bir adam görüyorlar ama ben insanlar mutlu olsun diye yıllarca sokakta kıçını sallamış bir adamım.
*Nasıl yani?
- Oyun havası söyleyip insanlarla göbek atan adamım. Onu yapan bir adam bugün bunca dinleyici arasında saygı duyulan bir adam. Çünkü biz insanları mutlu etmek, aşkını yaşatabilmek, hayatında eksik olan şeyleri tamamlamak için bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Elimizden geldiğince...

EVDE YATACAĞIMA KONSER VERİYORUM

*Albümünüzü çıkardıktan sonra neredeyse her gün sahnedesiniz. Yorucu bir tempo değil mi bu?
- Ayda minimum 17 konser veriyoruz. Ben sokakta müzik yaparken de her gün bir sokak, her gün bir şehirdeydim. İnsanların buna ihtiyacı var. Onları memlekette mutlu eden bir müzik kalmış, onu da yapmazsak biteceğiz. Evde yatıp ne yapacağım, konser veriyorum.
*Peki sizin neye ihtiyacınız var?
- Bu kadar yoğun bir şekilde her gün saatlerce her yerde aşkı anlatan bir adamın, aşka ihtiyacı olduğunu unutmayın. İnsanların benimle tamamladığı şey, bende eksik.
*Tanındıkça bu işler de zorlaşır.
- Öyle bir çabam da kaygım da yok. Beni kıran, üzen insanları hayatımdan çıkardığımda, yerine yeni insanlar aldığımda geçmişimde yaşadığım sıkıntıları onlara yansıtmıyorum. A kişisi beni kırdı diye B kişisinin aynısını yapacağını varsayamam.
*Albümün adı “Aşk İle” ama o da sizde yok yani...
- Zaten insan yaşadığı zaman değil, hissettiği zaman daha iyi anlatabiliyor. Hangimiz geçmişte körkütük aşık olduğumuz insanlarla beraberiz ki... Hayatımızda eksik olan şey de bu zaten. Aşk öyle bir şey. Var olduğunda iyisin, mutlusun. Bittiğinde yeniden başlamak zorundasın.
*Kaç kere yeniden başladınız?
- Bunlar riskli sorular. (Gülüyor)

Çocukken hep yaşından büyüksün derlerdi

*Sizi daha yakından tanıyalım, nasıl bir çocukluğunuz oldu?
- Yorucu bir çocukluğum oldu. Sokakta çocuklar oynarken aralarına alınmayan çocuktum. Eve çıktığımda insanlara bir şey anlatmaya çalıştığımda susturulan bir çocuktum. Bastırılmış şeyler insanları açığa çıkarmıyor. Sustuğunuz zaman anlatacağınız şeyler oluyor. Yaşından hep büyüksün derlerdi. Eğitimim de var. Naçizane birkaç üniversite okudum. Bitiremediklerim de oldu.
*Hangileri?
- Fizik okudum, iç mimarlık okuyorum. Resim bölümünü yarım bıraktım. Birçok kişisel gelişim eğitmenleriyle çalıştım. Duvar sanatçısıyım aynı zamanda. Daha birçok mesleğim var.
*Bu kadar çok şeyi yapmaya çalışmanızın nedeni neydi?
- Eğitim biraz inat. Konservatuvar okuyacaktım okuyamadım, sokakta çalmaktan sesim yorulmuştu. Kendimi de bağıra bağıra söylerken hırpaladım. Konservatuvarı bitiremeyince sınava girdim. İlk tercihime fizik yazdım, ona girdim. Tesadüf oldu. Gittim Muğla’da okudum. İç mimarlık ezkaza oldu. Resme yeteneğim vardı, sınava girdim burslu kazandım.

Sanat müziği albümü yapacağım

*Albüm kapağında Neşet Ertaş’a teşekkür etmişsiniz. Neşet Ertaş’ın hayatınızdaki önemi nedir?
- Neşet Ertaş hayatımda çok önemli bir adam. Sıkılmadan binlerce defa şarkılarını dinleyebileceğim biri. Yaşayışı, mütevazılığı, ustalığı bizim için çok önemli. Usta döneminde müthiş yaşamış, müthiş yazmış. Keşke yaşasa da ellerini avuçlarını saatlerce öpebilsem. Bir kere görmek için her şeyimi verebilirdim. Mezarına gidebildim sadece, o bile beni bitirdi.
*Sırada ne var?
- Bir aya ikinci albüm hazırdır. Ocak ayında kayda gireriz. Ocak ayının ortasında çıkar. Üçüncü albüm ise mayısta. Onunla daha çok ilgileneceğim çünkü sanat müziği olacak. Üretmek zorundayız. Ahmet Kaya zamanında ne albümler çıkardı. O zaman daha zordu, şimdi her şey mümkün.