Güncelleme Tarihi:
Elbette o tahta, taca ve onun getirdiği iktidara sahip olmak için de büyük bir acıyla yüzleşmeniz gerekir... Tahtta oturan, genellikle babanın ya da duruma göre annenin ölümüyle.
Ama sizi bekleyen, yıllardır hazırlandığınız bir görev vardır ve onu yerine getirmeniz gerekir. Anne ya da babanın ölümünün acısını kalbinize gömüp tahtı ve tacı alır hayatınıza devam edersiniz.
Tıpkı yıllar boyunca veliaht prens olarak kalan İngiltere Kralı 3. Charles gibi...
Annesi Elizabeth ve babası Philip'in dört çocuğunun en büyüğü olan Charles, tahta geçeceği günü tam 73 yıl bekledi...
TAHT İÇİN 73 YIL BEKLEDİ AMA AYLAR SONRA KANSERE YAKALANDI
Dile kolay... 73 yaşında da annesinin ölümünün ardından Britanya'nın yeni kralı olarak tahta geçti. Bunca yıl beklediği tahta kavuşması da dünya çapında gösterişli bir olay olarak kutlandı.
Ama şans her zaman insanın yanında olmuyor. Charles, bunca yıl beklediği konuma geldikten sadece aylar sonra kansere yakalandı. Bu, sadece onun için değil tüm dünya için büyük bir şok oldu.
Bir süre tedavi göreceği için görevlerine ara verdi. Ama sonra yeniden işinin başına geçti.
Charles, kanser tedavisi görmeye başladıktan sonra halktan gizlenmedi, sık sık bazı etkinliklerde yer aldı.
Ne tür bir kansere yakalandığı ve hangi evrede olduğu açıklanmayan Kral Charles, annesinden aldığı görev bilinciyle yine işinin başında.
KENDİ DAMGASINI VURMAK İSTİYOR
Kraliyet uzmanlarına göre bunun da bir nedeni var. Onların yorumuna göre tek neden küçük yaşlarından itibaren kendisine aşılanan görev bilinci değil. Bulunduğu yerdeki zamanının kısıtlı olduğunun farkında Charles. Bu yüzden de kendi damgasını vurmak istiyor saltanatına.
Kraliyet uzmanı Hilary Fordwich'e göre Charles, yaşı ve ciddi sağlık sorunları göz önüne alındığında çok uzun bir bekleyişin ardından kavuştuğu tahtta zamanının sınırlı olduğunun, saatlerin akıp gittiğinin farkında.
Üstelik dokunaklı bir şekilde!
Fordwich'in yorumuna göre Kral Charles, yıllar yılı bekleyişin ardından tahta çıktıktan sonra kendini tamamen işlerin içine attı.
Uzman Fordwich'e göre Charles'ın el attığı bütün projeler onun saltanatının damgasını vuracağı şekilde tasarlandı. Charles, hayatının geri kalanını etki bırakmaya adadı.
Bu arada Charles'ın eşi Kraliçe Camilla da geçtiğimiz haftalarda yaptığı bir açıklamada hastalığına rağmen kocasının hayatını bir türlü yavaşlatmadığını söylemişti.
Anlattığına göre en azından kanser tedavisi gördüğü şu dönemde biraz daha kendine ve dinlenmeye vakit ayırmasını söylediği halde Charles onu dinlemeyi reddetti.
ANNESİNİN FELSEFESİNİ BENİMSEDİ
Bu arada başka bir kraliyet uzmanına Richand Fitzwilliams'a göre Charles öylesine işkolik ki bazen yemek yemeyi bile unutabiliyor.
Onun yorumuna göre Charles'ın her hareketi doktorlarının kontrolü altında. Fakat sık sık görevlerine gitmeye başladığına bakılırsa Kral, iyileşme yolunda.
Ona göre Charles annesinin "İnsanların sana inanması için onlar tarafından görülmek zorundasın" felsefesini benimsediği için böyle davranıyor.
Charles ile eşi Camilla geçtiğimiz hafta Normandiya çıkarmasının 80'inci yıl dönümü için düzenlenen bir dizi etkinliğe katıldı. Etkinliklerin biri İngiltere'de, diğeri de Fransa'da gerçekleşti.
Çifte, Charles'ın ilk sıradaki veliahtı Prens William da eşlik etti.