Güncelleme Tarihi:
Bodrumlu bir gezginin Çeşme anıları;
İki günlüğüne gittim. Bir aylık konuşabilirim. Çeşme'yi ayrı Alaçatı'yı ayrı değerlendirmek lazım. Gündüzleri niye böyle bir yerde oturur insanlar dediğim Alaçatı, gece olunca ile büyülü bir atmosfere bürünüyor. Tek bir plastik sandalye yok.
Alaçatı'nın her köşesi özenle tasarlanmış gibi. Eskiden biz Bodrumlular tek bir cadde der küçümserdik. Artık değil. Hacı Memiş de var.Alaçatı tasarım cenneti olmuş. Bu ayrıntı önemli Sn. Belediye başkanları yemek mekânları özenli.
2 gün boyunca bize yer bulamayan suratsız kapı görevlilerine sahip olsa da Asma Yaprağı ilginç bir tasarım lokanta. Mi Casa pahalı ama havalı. Bunların en iyisi Agrilia. Orada yediğim yemekten sonra bana kolay kolay restoran beğendiremez kimse.
Bu söylediklerim Aya Yorgi için de geçerli. Nasıl bir kalabalık kardeşim. Hava sıcak, insanlar sıcak oluyor mu deniz sana 80 derece. Sole Mare diye bir beach’e gittik. İlgi alaka süper ama yastıklarda oturuyorsun. Bir kitap okuyayım falan mümkün değil. Boş boş yatacaksın. Bir sandalye istedim getirdiler de etrafı görebildim. Yoksa balayı boyunca tavandan başka bir şey görmeyen gelinlere dönecektim.
Marakesh'in cephesi dar, Kafe Pi çok kalabalık. En beğendiğim mekan Arif'in yeri oldu. Aya Yorgi'nin 20 yıl önceki hali gibi. Kendimizi arabaya zor atıp etrafta dolaşınca Pırlanta koyunu gördüm. Beach tayfasına Allah akıl fikir versin dedim.