Güncelleme Tarihi:
◊ Ferda Anıl Yarkın’ın 90’lı yıllara damga vuran “Üzülme” şarkısını cover’ladınız ve hazırladığınız versiyon çok beğenildi. Bu şarkıyı günümüze taşımaya nasıl karar verdiniz?
- Her şey çok hızlı gelişti aslında. Bir radyoda canlı performans sergilerken seçtiğim şarkılardan biriydi “Üzülme”. Şarkıyı seslendirirken aranjörüm de yanımdaydı. “Pınar biz bu şarkıyı hızlı bir hale getirelim” dedi. Şarkının tonuma uyması önemliydi, hazırladığımız versiyon sesime yakıştı. Hemen şarkıyı almaya karar verdim ve ortaya bu single çıktı.
◊ “Üzülme” müzik listelerinde üst sıralara yükseldi. Nasıl değerlendiriyorsunuz bu başarıyı?
- Ben her yeni şarkımı önce radyocu arkadaşlarıma dinletirim. Bu şarkıda öyle güzel dönüşler oldu ki... Şarkı çıktıktan sonra da neredeyse tüm radyo ve müzik kanallarında dönmeye başladı. Listelere girip üst sıralara yükseldi. 3 ay boyunca hep ilk 10’da oldum. Bu da şarkının ne kadar başarılı olduğunu gösterdi. Her şeyin bir zamanı var, bu da benim zamanım.
◊ Cover’lamayı düşündüğünüz başka şarkılar var mı?
- Öyle güzel şarkılar var ki, hepsini bir cover albümde toplamak istiyorum. Ama dinleyici bir yenilik de bekliyor. Bu yüzden sıfır kilometre şarkılar yapmaya daha çok gayret ediyorum.
◊ Evet, sevenleriniz sizden yeni şarkılar bekliyor. Yeni bir single çalışmanız var mı? Ne zaman gelecek yeni şarkı?
- Günümüzde şarkıların ömrü ne yazık ki 3 ya da 6 ay. Dinleyici hep yeni şeyler bekliyor. O kadar çabuk tüketiyoruz ki, aslında bu çok üzücü. 90’lı yıllara bakın, o şarkılar günümüzde hâlâ seslendiriliyor. Ben de yaz için müzikseverlerin masaların üstünde oynayacağı bir şarkı yapmayı planlıyorum. Bir sürü beste dinliyorum bu ara, inşallah en güzelini ve bana yakışanı bulacağım.
◊ Kariyerinize single’larla mı devam edeceksiniz? Albüm çıkarmayı düşünmüyor musunuz?
- Gönül ister tabii 20 şarkılık albüm yapmayı ama az önce dediğim gibi her şey çabuk tüketiliyor artık. Albüm hem çok masraflı hem de zaman kaybı. Bu yüzden ben single’la devam ederim diye düşünüyorum. Ya da en fazla maxi single yaparım.
KALBİ MÜZİK İÇİN ATAN GENÇLERE KAPIM DAİMA AÇIK
◊ Single çalışmalarınızı kendi şirketinizden çıkarıyor olmanız, size bir özgürlük alanı sağlıyordur mutlaka. Peki dezavantajları var mı bu durumun?
- Ben 2011 yılından beri albüm ve single’larımı kendi şirketimden çıkarıyorum. Kendi işimin patronuyum, yaptığım müzikte özgür olmak inanılmaz keyifli. Sadece kendi şarkılarımı yapmıyorum, yetenekli genç müzisyenlere de destek veriyorum. Yolu müzikten geçen, kalbi müzik için atan genç arkadaşlara kapım daima açık.
◊ Müzik dünyasına kazandıracağınız o gençlerde ne gibi özellikler arıyorsunuz peki?
- Öncelikle kendi şarkılarını yazıp bestelemesi çok önemli. Ama en önemlisi “star ışığı”. Herkes yetenekli olabilir ama onu dışarı çıkarabilmek asıl mesele. Mesela Sercan Karabacak adında yetenekli bir gencin prodüktörlüğünü üstlendim. “Ölüm Ölmez” adlı şarkısıyla çıkış yapacak. Ona çok güveniyorum.
◊ Sahne performanslarınızı da konuşalım. Enerjinizin sırrı ne?
- Sahne demek, “er meydanı” demek. Seyirciye o enerjinin geçmesi, atmosfer dinamiğini saatlerce en yukarıda tutmak önemli. Ben bunları sağlayabilmek için inanılmaz çalışıyorum.
◊ Sahne şovlarınız iddialı bulunuyor...
- Türkiye’de “sahne şovu” diye bir şey yok. İtiraf etmeliyim ki ben de dahil olmak üzere hiçbir kadın popçu iyi dans edemiyor. “Odun” gibi duruyoruz dans ederken! Ne sahne şovlarına bütçe ayrılıyor ne de bunun için emek veriliyor. Oysa sahnede olmak sadece şarkı söylemek değildir, görsel bir bütünlük sağlamaktır. Ben de bu yüzden görsel şovlara ve kıyafetlerime dikkat ediyorum.
◊ Siz annenizin diktiği kostümlerle de sahneye çıkıyorsunuz. Hangi modacılarla çalışıyorsunuz?
- Çocukluğumdan beri annem hep bana elbiseler dikti. İtiraf etmeliyim ki Türkiye’de sanatçılara kostüm diken modacılar, yurtdışından kopyalıyor. Ben kimseyle pişti olmak istemem. Annem dışında bir stilistle çalışıyorum.
BU YAZ OTURMAK YOK
◊ Ajda Pekkan, Sezen Aksu, Kayahan gibi dev isimlere sahnelerinde eşlik eden müzisyenlerle beraber sahne alıyorsunuz. İyi bir orkestra, bir sahne sanatçısı için çok önemli, değil mi?
- İyi bir orkestrayla sahne almak çok önemli tabii ki. Hepsine teşekkür etmek istiyorum. Mert Türkmen, İsmail Soyberk, Erdem Sökmen, Tolga Kılıç, Hasan Gözetlik ve Gurur Nar’a, ayrıca tüm emeği geçenlere teşekkürü borç bilirim.
◊ Konser takvimi belli mi?
- “Üzülme” şarkısından sonra konser trafiğim yoğunlaştı. Geçen hafta İstanbul’da sahne aldım, yaz turnemiz için hazırlıklar başladı. İlk durağımız Kocaeli. 21 Haziran’da Kocaeli Hayal Kahvesi’nde olacağım. Sonra Bodrum, Çeşme gibi yazlık beldelerde konserlerim olacak. Bu yaz oturmak yok! (Gülüyor)
◊ Geçtiğimiz mart ayında düzenlenen 32. Uluslararası Tüketici Zirvesi Ödül Töreni’nde “Yılın En İyi Çıkış Yapan Kadın Sanatçısı” ödülünü aldınız. Neler hissettirdi o ödül size?
- İlk ödülüm olduğu için yeri bende hep ayrı olacak.
◊ Kariyerinizde “Keşke yapmasaydım” dediğiniz ne var?
- Hiç pişmanlığım olmadı. Müzik yolculuğuma eşimle birlikte çıktım. Benim şarkı yapmam konusunda çok ısrarcıydı. İyi ki onu kırmadım. Eğer eşim ısrar etmeseydi, şarkıcı olmayacaktım.
YILDIZ TiLBE’NiN SiHiRLi ELi HEP ÜZERiMDE
◊ Müzik dünyasında kendinize örnek aldığınız, idol olarak gördüğünüz biri var mı peki?
- Çok kere şarkısını söylediğim, kimsenin sıfır kilometre şarkı alamadığı bir dönemde yeni şarkılarını söylememi isteyen Yıldız Tilbe idolüm. Onun uğuru, sihirli eli hep üzerimde oldu. Karakter olarak da çok benzetiyorum kendimi. Tek eksiğim, şarkı yapamamak! (Gülüyor)
ÇOCUK YUVALARINI ZİYARET EDİN
◊ Çocuklarla ilgili bir projeniz de var sanırım, ondan da bahseder misiniz?
- Evet, çocuklar için sesli masal kitabı çıkarmak istiyorum. Görme engelli çocuklar önceliğim. Tüm sanatçı dostlarıma tavsiyem, çocuk yuvalarını ziyaret etsinler. Oradaki çocuklar sevgiye muhtaç. Bir gülümsemeniz bile onları mutlu etmeye yeter.