Güncelleme Tarihi:
Gençti, güzeldi, hem kendi ülkesinin halkı hem de dünya üzerindeki milyonlarca kişi tarafından beğeniliyordu. Hangi kıyafeti giyse, hangi takıyı taksa anında taklit ediliyordu.
Üstelik güzelliği de dillere destandı. Öyle ki bir kuşak tarafından güzel kadın nitelemesi onun adı kullanılarak yapıldı. Ne de olsa o bir ülkenin hükümdarının karısı yani imparatoriçeydi.
Öte yandan yerine getirmesi gereken önemli bir görevi vardı. Tahta veliaht doğurmak. Onu da yaptı tabii. Kısa sürede ikisi kız ikisi erkek dört tane çocuk dünyaya getirdi.
Kız çocuklarının taht için söz hakkı yoktu ama iki tane erkek çocukla ailenin geleceği de güvence altına alınmıştı. Böyle bakıldığında hayatları sorunsuz sürecekmiş gibi görünüyordu. Ama öyle olmadı.
O peri masalı kahramanı gibi görünen genç kadın, hükümdar kocası ve tüm ailesi, gerçekleşen siyasal değişiklikler nedeniyle arkalarına bile bakmadan ülkelerini terk etmek zorunda kaldılar.
Artık onlar için alışık olmadıkları başka bir hayat başlamıştı. Masal bitmişti...
Geçen zamanda bir dönemin binbir gece masalı kahramanı olan kadın, tahtını yitiren kocasını da kaybetti. Sonra çocuklarıyla birlikte hayatına devam etti. Bugünlerde gündeme gelmesinin nedeni ise mutlu bir olay...
TORUNUNUN MÜRÜVVETİNİ GÖRDÜ
Buraya kadar kısaca özetlediğimiz bu olayların kahramanları İran'ın son şahı Muhammed Rıza Pehlevi, karısı Farah Pehlevi ve çocukları. Aile, artık ABD ve Fransa'da yaşamını sürdürüyor. Eski hükümdar eşi geçen zaman içinde gelin, damat ve çok sayıda torun sahibi de oldu.
Ailece ülkeden ayrıldıkları 1979 yılından bu yana artık imparatoriçe unvanını da taşımayan Farah Pehlevi, geçtiğimiz hafta sonu hayatının en mutlu günlerinden birini yaşadı.
Şu anda 84 yaşında olan Farah Pehlevi'nin. bir zamanlar veliaht prens olan 62 yaşındaki en büyük oğlu Rıza'dan dünyaya gelen kızı Iman bir süredir birlikte olduğu Amerikalı Bradley Sherman ile nişanlandı.
Babası eski bir veliaht prens olduğu için kendisi de sembolik olarak "prenses" unvanını taşıyan 29 yaşındaki Iman ile Sherman'ın kumsaldaki romantik nişan anları da ailenin sosyal medya sayfalarından paylaşıldı.
Iman, mutluluğunu ablası Nur, kardeşi Farah (solda) ve annesi Yasmine ile paylaştı.
Pehlevi ailesi, o gün kelimenin tam anlamıyla mutluluktan uçuyordu.
İran Şahı Muhammed Rıza Pehlevi ilk evliliğini Mısır Prensesi Fevziye ile yapmıştı. Fakat eşi tahta varis olacak erkek çocuk yerine bir kız çocuğu doğurduğu için ondan boşandı, karısını sürgüne gönderdi.
İkinci evliliğini de sonradan "mahzun prenses" olarak anılan Süreyya İsfendiyari ile yaptı. Fakat Süreyya tahta bir varis veremediği yani çocuk dünyaya getiremediği için ondan boşanmıştı. Güzelliği dillere destan olan Süreyya da hayatını ülkesinin dışında sürdürmek zorunda kalmıştı.
Rıza Pehlevi bunun ardından kendisinin yarı yaşındaki Farah Diba ile evlendi. Son derece görkemli bir şekilde gerçekleşen düğün, dünya medyasından da büyük ilgi gördü. Özellikle Farah Pehlevi'nin gelinliği, kuşağının birçok sosyete düğününe esin kaynağı oldu.
Son İran Şahı Rıza Pehlevi'nin ilk karısı Mısır Prensesi Fevziye ve ikinci karısı Süreyya.
Aynı zamanda dünya çapında tanınan bir moda ikonuna da dönüştü. Bu arada Farah Pehlevi'nin, ABD'nin suikaste kurban giden başkanı John F. Kennedy'nin eşi Jackie'ye benzetildiğini ve Orta Doğu'nun Jackie Kennedys'si olarak anıldığını da ekleyelim.
Fakat Şah Rıza Pehlevi ve Farah, İran'da yaşanan siyasi değişim sonucunda 1979 yılında ülkelerini terk etmek zorunda kaldılar: Tüm aile 43 yıldır sürgünde yaşıyor. Farah Pehlevi ise hayatını ABD ve Fransa'da sürdürüyor.