Asla vazgeçme

* Uzun bir aradan sonra “Kara Kutu” dizisiyle ekrana döndünüz. Peki neden “Kara Kutu”, neden Canan karakteri?

- “Kara Kutu”, yapımcısı, yönetmeni, senaryosu, oyuncu kadrosu ve teknik ekibiyle çok iyi bir proje. Canan karakterinin de dramatik çatışmaları çok sağlam. Oyuncuya oyun imkanı veren, hikâyenin kilit noktasında, ana ekseninde yer alan bir karakter. Bir anne, geçmişinde acılar yaşamış bir kadın. Rolü kendime çok uygun buldum.

* Siz “dededen toruna herkes sanatçı” diyebileceğimiz bir aileden geliyorsunuz. Nasıl bir çocukluktu sizinki? Hiç unutmadığınız bir anınız var mı?

- Evet, biz köklü bir sülaleyiz. Muhlis Sabahattin, Neveser Kökdeş, Melek Kobra, Keriman Halis gibi çok önemli ve renkli kişiliklerle dolu bir sülale. Ben tek çocuk olduğum için tüm önemli anılarım annem ve babamla ilgili. Onların çok etkisi altında kaldım doğal olarak. Sanatçı bir ailenin çocuğuysanız, hep sanatçıların arasında büyüyorsunuz ve birtakım konularda yaşıtlarınızdan daha erken donanım sahibi oluyorsunuz. Ciddi gözlemler yapma, bilgi birikimi edinme şansınız oluyor. Bu da büyük avantaj.

* Yıldız Kenter, Nevra Serezli, Cihan Ünal... Meslek hayatınızın en başında bu isimlerle yolunuzun kesiştiğini düşünürsek, size şanslı diyebilir miyiz? Yoksa bu durum daha mı çok çalışıp savaşmanıza neden oldu?

- Mesleğe büyük ustalarla çalışarak başlamak tabii ki büyük şans. Aynı zamanda da haklı olarak egosu yüksek, kusursuzluğa odaklanmış kişiliklerin yanında var olmaya çalışmak zor. Zaten amaç zoru başarmak. Bu çok güzel bir mücadele.

GÜÇLÜ KARAKTERLERLE KOLAY EMPATİ YAPIYORUM

* Diziye dönelim, Canan nasıl bir karakter?

- Canan, kaybolan eşinin ardından umutla beklemekten vazgeçmeyen, kızıyla tek başına hayatını sürdürmek için mücadele veren güçlü bir karakter.

* Canan ve Deniz arasında benzerlikler var mı?

- Var. Güçlü kadın karakterleri canlandırmayı çok seviyorum. “Guguk Kuşu” oyunundaki başhemşire Ratched rolü de, “Kara Kutu” dizisindeki eşi için mücadele etmekten vazgeçmeyen avukat Canan rolü de benim için bu yüzden cazip. Sanırım benim malzememle ilgili bu. Güçlü karakterlerle kolay empati yapıyorum.

* Canan’ın başına gelenler sizin başınıza gelseydi, ne yapardınız?

- Aynı şekilde davranırdım. Ortada büyük bir soru işareti var. Tüm karanlık noktalar aydınlanmadan tatmin olmaz ve eşimi aramaktan vazgeçmezdim.

* Canan’ın en büyük özlemi eşine kavuşmak, peki sizin en büyük özleminiz ne?

- Özlemim farklı bir dünyada yaşamak. Ütopik yani. Egosunun kölesi olmuş maddiyatçı insanların olmadığı bir dünya düşlüyorum. Hayat fazla yırtıcı.

İZLEYİCİ OLSAM BU DİZİDEN KOPAMAZDIM

* Sette ortam nasıl?

- Setteki ortam gayet keyifli. Esprili arkadaşlar, bir aradayız. Konuşup paylaşacak çok ortak yönümüz var. Çoğumuz çocuk sahibiyiz, akademik eğitimden geliyoruz, benzer yönlerimiz çok.

* Rol arkadaşlarınız Orhan Kılıç, Hazım Körmükçü ve Sümeyra Koç’la çalışmak nasıl? Daha önce yollarınız kesişmiş miydi?

- Hayır, daha önce birlikte çalışmamıştık ama hepsini çok sevdim. Pozitif, güler yüzlü insanlarla çalışmak çok zevkli oluyor.

* Canan, Mehmet ve Zeynep ilişkisi nereye gidecek? Bu aşk savaşının kazananı kim olacak sizce?

- Bilmiyorum ama Canan’ın çocuğunun babasından kolay vazgeçeceğini sanmıyorum. Çünkü kendisine travma yaşatan olaylara sürüklemiş olmasına rağmen eşini çok seviyor.

* Siz “Kara Kutu”da en çok kimin hikâyesini sevdiniz?

- Dizide her karakter çok iyi çizilmiş ve her birinin öyküsü vurucu. Yine de bana en dokunaklı gelen, Kerem Alışık’ın canlandırdığı komiser. Emekliliğini isterken kendini şahit olduğu olayları irdelemekten alıkoyamayan, vicdanını dinleyen, temiz kalmış bir adam. Hasretini çektiğimiz türden biri. Hikâye çok sürükleyici. İzleyici olsam kopamazdım diye düşünüyorum.

* Dizi dışında başka bir projeniz var mı veya olacak mı?

- Tiyatro var ve hep olacak. Büyük talep gören “Guguk Kuşu” oyunumuz sürüyor. Bunun dışında edebiyatla da ilgileniyorum, yazmayı planladığım projelerim var.

* Hayatınız gerçekten film gibi. Tüm yaşadıklarınızı göz önüne alırsanız, “Deniz Uğur’un hayat felsefesi” nedir?

- Asla vazgeçmemek. Yenilgi diye bir şey yoktur, kazanılmayı bekleyen zaferler vardır. Bence böyle.

DUADAN DAHA UĞURLUSU YOK

* Uğuruna inandığınız bir eşyanız var mı?

- Bana, taşınan objeler özgürlüğü kısıtlıyor gibi gelir hep. Dualardan daha uğurlu bir şey yoktur.

BİRBİRİMİZE ÇOK AŞIĞIZ

* Deniz Uğur nasıl bir anne?

- Titizliğini ve kuruntularını bastırmaya çalışan bir anne. Kendimi çocuklarıma daha rahat ve kaygısız yansıtmaya çalışıyorum. Bunun dışında çok iyi oyun arkadaşıyımdır. Birbirimize çok aşığızdır.