Artık güçlü bir kadınım

* “Canlı Canlı” adlı magazin programıyla izleyici karşısına çıkmaya hazırlanıyorsunuz. Hatırladığım kadarıyla daha önce bir sunuculuk deneyiminiz de olmamıştı...
- Doğru, daha önce hiç sunuculuk yapmadım. İlk kez “Canlı Canlı” ile yaşayacağım o deneyimi... İlk tecrübe Kanal D’de olacağı için de kendimi şanslı hissediyorum.

* İddialı mısınız peki? Bu alanda tutunabilecek misiniz sizce?
- Sunum tarzımdan kıyafetlerime kadar her konuda büyük bir özenle hazırlandım bu işe... Bu iş benim için bir anlık heves değil. Bundan sonra “sunuculuk” dendiğinde akla ilk gelen isimlerden biri olmak istiyorum. Çok iyi bir ekiple yola çıktığım için de başarılı olacağıma inanıyorum. Yine de çok heyecanlıyım, aklımda sadece bu işte başarılı olmak var.

* Magazinle aranız nasıldır?
- Birçok kişi “Magazini sevmiyorum, takip etmiyorum” diyor ama inanmıyorum. Ben magazini takip edenlerdenim. Şimdi tabii ki işim gereği daha da büyük bir dikkatle takipteyim.

* Yani magazinden şikayetçi ünlülerden değilsiniz...
- Asla... İki senedir bu sektördeyim. Bugüne kadar hiç özel hayatımla ön plana çıkmadım. Bundan sonra da öyle bir durumun yaşanacağını sanmıyorum.

DİKSİYON EĞİTİMİNE DEVAM EDİYORUM
* Gelelim Miss Turkey’e... Yarışmadan sonra hayatınızda neler değişti?
- Miss Turkey seçileli iki sene oldu. Yarışmadan sonra daha mücadeleci biri oldum. Artık kendi kendini motive edebilen güçlü bir kadınım. Miss Turkey’den sonra oyunculuk deneyimlerim de oldu. Uzun süre “İşler Güçler”de oynadım. Sonra bir süre hiçbir projede yer almadım, kendimi eğitimime verdim. Ve bu sırada sürekli spor yaptım.

* Oyunculuktan vazgeçip de neden sunuculuğa yöneldiniz?
- Oyunculuğu da çok seviyorum aslında... İleride bana uygun, içime sinen bir rol teklif edilirse değerlendirebilirim de... Ama şu an sadece “Canlı Canlı”ya ve sunuculğa konsantreyim. Çünkü bu işi çok seviyorum.

* Sunuculuğa nasıl hazırlandınız, eğitim aldınız mı örneğin?
- Diksiyon eğitimi alıyorum, kamera önünde sürekli prova yapıyorum. Ayrıca program için saç rengimi değiştirdim, daha sıcak bir ton olsun istedim.

* Sizin beğendiğiniz sunucular kimler?
- Miss Turkey kampındayken Jülide Ateş’le tanışmıştım, gerçekten çok klas bir kadın. Gerek çizgisi, gerek kalitesi çok başka. Bunun dışında Burcu Esmersoy’u çok beğeniyorum, çok doğal bir sunumu var. Ben de bu yolda ilerlemek istiyorum.

BURASI KURTLAR SOFRASI AMAN KENDİNE DİKKAT ET
* Lisans eğitiminiz bitti mi?
- Bir yılım kaldı. En başından beri koyduğum hedeflerden biri de üniversite eğitimimi tamamlayıp diplomamı almak... Daha sonra dil bilimi üzerine yüksek lisans yapmak, eğitimimi en iyi şekilde tamamlamak istiyorum. Eğer iş yoğunluğu nedeniyle eğitimimi tamamlayamazsam, ileride bunun için pişmanlık duyacağımı biliyorum.

* Bu yıl Miss Turkey yarışmasında dereceye giren isimleri nasıl buldunuz?
- Herkesi çok başarılı buldum, yarışmayı izlerken kendimce favorilerimi belirlemiştim zaten. Benim bütün favorilerim de dereceye girdi. Umarım hepsinin yolu açık olur.

* Onlara verebileceğiniz bir tavsiye var mı?
- Çok büyük tavsiyeler verecek deneyimler edinmedim henüz, ancak girdikleri her ortamda kendileri gibi olmalarını öneririm. Eğer bu sektörde kendileri gibi olurlarsa başarıya ulaşırlar. Ben bugüne kadar çok şanslıydım, hep pozitif insanlarla karşılaştımve çalıştım. Bu da başarı yolunda çok önemli bence...

* Bugüne kadar hiç büyük bir pişmanlık yaşadınız mı?
- Hayır, inanın yaşamadım. Yarışmayı kazandıktan sonra birçok kişiden “Bu sektör kurtlar sofrası, aman kendine dikkat et” gibi tavsiyeler aldım ama bugüne kadar hiç öyle ortamlarda bulunmadım.

* Genç kızlar güzellik yarışmalarına neden katılıyor sizce, oyuncu ya da sunucu olmanın yolu bu yarışmada tescillenmek mi?
- Kendi adıma yanıt vereyim; Miss Turkey’ye bir basamak olarak gördüğüm için katılmadım. Bu yarışma benim için çok önemliydi ve hayatımdaki en önemli dönüm noktası oldu. Sonrasında gelen teklifleri değerlendirdim ve ortaya çıkan işlerden mutlu olduğumu görünce aynı yolda devam etmeye karar verdim. Miss Turkey’i yapımcılar, televizyoncular dahil milyonlarca kişi seyrediyor. Sizi beğenip teklifte bulunuyorlarsa ne mutlu... Ancak burada asıl önemli nokta, yaptığın işte başarılı olman... Ancak o zaman yola devam edebilirsin.

SPOR YAPMASAM KISA ZAMANDA YUVARLANACAK HALE GELİRİM
* Yemeklerle aranız nasıl? İştahlı biri misiniz?
- Moralim bozuk olsun ya da mutlu olayım hiç fark etmez, yemek yemeyi çok seviyorum. Çok çabuk kilo alan ve veren bir yapım var. Bu yüzden sporumu aksatmıyorum. Her gün 1,5 saat tempolu şekilde yürüyor ve boks yapıyorum. Boks yapmak beni çok güçlendirdi. Taksiden inerken kapıyı öyle sert kapatmaya başladım ki ben bile korkuyorum bir arıza çıkacak diye. Elim ağırlaştı sanırım! Bunları yapmasam herhalde yuvarlanacak hale gelirim.

* Zaten daha önceden 80 kiloymuşsunuz...
- Ama yarışmaya katılmadan çok önce beslenme düzenimi değiştirdim ve o kilolardan kurtuldum.

* O kiloların nedeni neydi?
- Almanya’da doğup büyüdüm, lise çağında Türkiye’ye döndüm. İlk zamanlar benim için çok zordu. Bir yandan Türkçe öğrenmeye çalışıyor, diğer yandan üniversite sınavlarına hazırlanıyordum. Okulda ya da bulunduğum çevrede pek arkadaş da edinemedim. Bu yüzden kısa zamanda çok kilo aldım. Daha sonra sağlıklı olmak için rejim ve spor yapmaya başladım. Şok diyetlerle zayıflamadım, uzun bir sürece yayarak kilolarımı verdim.

* Peki Miss Turkey olduktan sonra daha mı çok dikkat etmeye başladınız?
- Tabii ki... Ekranda zaten daha kilolu çıkıyoruz. Bizi takip edenler, birkaç kilo alsak hemen soruyorlar “Kilo mu aldın?” diye... O da çok moral bozucu oluyor. Kendimi böyle mutlu hissettiğim için dikkat ediyorum.

AÇALYA’NIN GÜZELLİK SIRLARI
* Size özel güzellik sırlarınız var mı?
- Saçlarıma sürekli bakım yaptırıyorum, bu benim için çok önemli. Ayrıca bütün kadınlar gibi ben de cildime dikkat etmeye çalışıyorum. Bir de yüzümü sodayla yıkıyorum.

* Yaptığınız en büyük çılgınlık ailenizden gizlice dövme yaptırmakmış. Sonrasında başka bir çılgınlığa kalkışmadınız mı hiç?
- Yok, hâlâ hayatımdaki en büyük çılgınlığım o... O dövmeyi de Miss Turkey tacımı devretmeden hemen önce yaptırmıştım.