Güncelleme Tarihi:
TAZİYE MESAJLARI YAĞDI
Dünyanın dört bir yanındaki meslektaşlarından, onu tanıyanlardan, geçmişte birlikte çalışanlardan, hatta bu kadar ünlü olduğunu ölümünden sonra öğrenen komşularından bile taziye mesajları ve üzüntü ifade eden yorumlar yağdı.
O'Connor'ın yeni albümler yapmayı ve bir dünya turnesine çıkmayı planladığını bilenler için bu beklenmedik ölüm daha büyük ve kötü bir sürpriz oldu.
Fakat Sinead O'Connor'ın bu dünyadan aslında erken yaşta çekip gitmesiyle ilgili bütün bunlardan farklı bir yorum da geldi.
'ÖLÜMÜNE, ONUN ADINA SEVİNDİM'
Tıpkı Sinead O'Connor gibi müzik dünyasının bir dönemine damga vuran bir meslektaşı, onun ölümünden "memnuniyet" duyduğunu söyledi.
Ama hemen yanlış anlamayın. Çünkü onun bu "memnuniyetinin" bambaşka bir sebebi var. Gelin bu çok konuşulan açıklamaya biraz yakından bakalım.
Geçen yıl en küçük oğlu Shane'in kendi canına kıymasıyla acıların en büyüğünü yani evlat acısını yaşayan Sinead O'Connor'ın ölümünden sonra onun adına sevindiğini, çünkü "Sinead'in artık özgürce uçabileceğin" düşünen bu kişi, bir dönem müzik dünyasına damgasını vuran The Pretenders adlı grubun üyelerinden Chrissie Hynde.
Bugün 71 yaşında olan Hynde, bu yankı yaratan açıklamayı, konuk olduğu BBC Radio'da yayınlanan Zoe Ball Breakfast Show adlı programda yaptı.
Hynde o programda, bir dönem birlikte çalıştığı Sinead O'Connor hakkında konuştu. "O gerçekten eğlenceli bir insandı" dedi.
Ardından da şunları anlattı: " Linda McCartney'in ölümünden sonra düzenlenen büyük bir konserde bir araya geldik. Onunla vakit geçirmek tam anlamıyla bir isyandı. "
Chrissie Hynde, meslektaşı O'Connor ile ilgili görüşlerini "İyi ve eğlenceli bir insandı. Ama her zaman bir arayış içindeydi" diye ifade etti. O'Connor'ın gerçekten eşine az rastlanır büyük bir yetenek olduğunu da sözlerine ekledi.
'ÜZÜCÜ AMA ONUN ADINA MUTLUYUM'
Chrissie Hynde, Sinead O'Connor'ın ölümü hakkında "Üzücü ama yine de onun adına mutluyum" diye konuştu.
Şarkıcı, Sinead O'Connor'un bu dünyaya veda ederek çektiği acılardan da kurtulduğunu ifade etti. Hynde, O'Connor'ın hayatının zorluklar içinde geçtiğini, ölümün onu bütün bu zorluklardan kurtulmasını sağladığını ifade etti.
Hynde, Sinead O'Conor'ın özellikle de geçen yıl oğlu Shane'in ölümünden sonra çok büyük acılar çektiğini anlattı.
Sonra da onun ruh sağlığı ile ilgili sorunlarına değindi: "Ruh sağlığıyla ilgili olarak gerçekten çok büyük bir mücadele verdi" diyerek sözlerini sürdürdü.
Hynde, O'Connor'ın özellikle de son birkaç yılda büyük acılardan geçtiğini hatırlattı.
Sonra da onun ölümüyle ilgili olarak şunları söyledi: "Şüphesiz ki o şu anda çok daha iyi bir yerde. Çünkü çok şefkatli bir insandı". Deneyimli müzisyen, artık hayatta olmayan arkadaşına şu sözlerle seslendi: " "Öyleyse uç benim tatlı meleğim."
HAYATI TRAJEDİLERLE DOLUYDU
Aslına bakılırsa Sinead O'Connor'ın gerçekten de zor bir hayatı olduğunu artık bütün dünya biliyor. Çocukluğunda anne şefkati görmek yerine şiddetin ve tacizin her türlüsünü yaşayan O'Connor, geçen yıl ise hayatının en büyük acısıyla yüzleşmişti.
Tedavi gördüğü sağlık merkezinden kaçan 17 yaşındaki en küçük oğlu Shane Lunny, birkaç gün boyunca polis tarafından kayıp olarak arandı. Sonra da genç çocuğun cansız bedeni bulundu.
Bu haber, günler boyu sosyal medyadan oğlunun bulunması için çağrılar yaqan O'Connor'ı kelimenin tam anlamıyla yıktı. Onun ölümünden sonra da bir sosyal medya paylaşımında belirttiğine göre bir daha asla kendine gelemedi. Hep yarısı eksik bir insan ya da bir tür yarı ölü gibi yaşadığını ifade etti.
'SİZİ TANRI AFFETSİN, BEN HİÇ AFFETMEYECEĞİM'
Sinead O'Connor ya da 2018 yılında Müslüman olduktan sonra aldığı isimle Shuhada Sadaqat, oğlunun cansız bedeninin bulunmasından sonra İrlandalı yetkilileri sosyal medya üzerinden sitem etmişti. Ünlü şarkıcı, "Tanrı İrlanda devletini affetsin, çünkü ben asla affetmeyeceğim" diye seslenmişti.
Oğlunun kayıp olduğunu da sonra onun cansız bedenini teşhis ettiğini de sosyal medyadan duyuran şarkıcı o sırada yaşadıklarını şöyle anlatı. " Şimdi resmi olarak oğlum Shane'den arta kalanları teşhis ettim. Tanrı, İrlanda devletini bağışlasın, çünkü ben hiç affetmeyeceğim."
Oğlunun kendi canına kıyma şüphesiyle tedavi atında tutulduğu hastaneden kaçışına bir türlü anlam veremediğini belirten O'Connor, olup bitenler nedeniyle İrlanda'da, çocuk ve ailelerin korunmasından sorumlu olan Tusla adlı resmi kurumu suçladı.
'CAHİL, ŞEYTANİ VE ÇIKARCI'
Ünlü şarkıcı, TUSLA'nın gözetimi altındaki birçok çocuğun hayatını kaybettiğini ileri sürdü. Bu konudaki düşüncelerini de Twitter hesabı üzerinden şöyle ifade etti Sinead O'Connor: "Tusla benimle bir basın açıklaması konusunda konuşmak istiyor. Şüphesiz ki çocuğumun ölümünü, İrlanda Devleti'nin elinde değilmiş gibi gösterme çabalarına katılmamı istiyor."
O'Connor, bu paylaşımıyla, Tusla'nın, Shane'in ölümüyle ilgili sorumluluk almaktan kaçınmaya çalıştığını da ileri sürdü.
O'Connor sadece Tusla'yı değil, sağlık ve güvenlik birimi HSE'yi de suçladı. Ünlü şarkıcı ayrıca İrlandalı yetkilileri "cahil, şeytani, çıkarcı ve yalancı" olarak nitelendirip "Size Tusla ve HSE'nin, oğlumun ölümünü nasıl kolaylaştırdığını anlatacağım" diye ekledi.
ANNE ŞEFKATİ GÖRMEDEN BÜYÜDÜ
Bu arada Sİnead O'Connor'ın n çocukluğu da trajedilerle doluydu. 2017 yılında konuk olduğu Dr Phill'in programında da hayatının o dönemini gözyaşları içinde anlatmıştı O'Connor.
Annesini "sadist bir pedofil" olarak tanımlayan Sinead OConnor, onun kendisini yıllar boyu taciz ettiğini anlattı.
Şarkıcı o programda şunları söylemişti:" Annem sanki şeytan tarafından ele geçirilmiy gibiydi. Bir işkence odası kurmuştu. Sizi fiziksel olarak incitirken durmadan gülümserdi. "
Ünlü şarkıcı o programda annesinin sadece kendisini değil kardeşlerini de hemen her gün bıkmadan usanmadan dövdüğünü sözlerine ekledi.
Hatta annesinin kendisine söylediği sözleri de o programda tekrarladı Sinead O'Connor: "Annem bana hep 'senin doğmamış olmanı tercih ederdim' derdi. Hep erkek çocuk doğurmak istediğini söylerdi. Ben de bu yüzden saçlarımı kısa keser ve erkek çocukları gibi giyinirdim. "
13 YAŞINDA EVDEN KAÇTI
En çok da yaz mevsimi gelip okullar kapandığında annesinin fiziksel ve psikolojik tacizlerine maruz kaldığını anlatmıştı O'Connor.
Söylediğine göre anne şiddetine 13 yaşına gelinceye kadar katlandı .Ama sonra evden kaçtı.
O'Connor annesini 1986 yılında bir trafik kazasında kaybetti. Fakat söylediğine göre geçen zaman içinde onu ve yaptıklarını çoktan affetmişti.