Oluşturulma Tarihi: Nisan 15, 2017 14:17
HBO’nun “Girls” dizisindeki rolüyle üç kez üst üste Emmy’ye aday gösterildi. Dünya çapında şöhrete ulaşması ise “Star Wars: The Force Awakens” filmindeki Kylo Ren rolüyle oldu.
Son olarak usta yönetmen Martin Scorsese’nin “28 yıllık tutku projem” dediği “Silence”taki oyunculuğuyla eleştirmenlerden tam not aldı. Adam Driver, Los Angeles’ta Barbaros Tapan’la buluştu, hem Türkiye’de 21 Nisan’da vizyona girecek “Silence”ı hem de Kylo Ren’i anlattı.
◊ Son filminizde Martin Scorsese gibi efsane bir yönetmenle çalıştınız, haliyle ilk sorum onunla ilgili olacak. Nasıldı Scorsese ile film çekmek?
- Kendi döneminin en önemli filmlerini çekmiş, piyasada çok büyük itibara sahip bir yönetmen Martin. Bu proje üzerinde de 28 yıl çalışmış. Açıkçası çekimlere başlamadan önce sette diktatör bir yönetmenle karşılaşmayı bekliyordum ve benim için bunun bir mahsuru yoktu, adam Martin Scorsese sonuçta. Sete gideceğim, “Evet Martin, ne yapmamı istiyorsan söyle, dinliyorum” diyeceğim diye düşünürken tam tersi oldu. Sette daha önceden kafasında netleştirdiği bütün düşünceleri bize söylüyordu, eğer daha iyi bir fikir varsa dinlemeye açıktı. O kademedeki bir yönetmende bunu görmek beni çok etkiledi, aynı zamanda motive etti.
◊ Film, 17’nci yüzyılda Hıristiyanlığı yaymak ve kayıp olan akıl hocalarını bulmak için yola çıkan iki papazın Japonya’da yaşadıklarını anlatıyor. İkili bu ülkede büyük zulümle karşı karşıya kalıyor. Rolünüz yoğun bir zihinsel hazırlık gerektirmesinin yanı sıra fiziksel açıdan da zorlayıcı görünüyor. Çünkü neredeyse bir deri bir kemiksiniz. Nasıl zayıfladınız?
- Sanırım 5 ay sürdü o kadar zayıflamam. İlk iki ay kendi kendime kilo vermeyi denedim ama bu hiç iyi bir fikir değilmiş. Sonra diyetisyenle çalışmaya başladım. Çünkü o kadar kilo verince insanın enerjisi çok düşüyor, sinirleri daha gergin oluyor. Diyetisyen enerjimi artırmam konusunda da çok yardımcı oldu.
ÖNCE İNSANLIKDİYORUM◊ Nasıl bir diyetti uyguladığınız?- Sadece haşlanmış sebze yedim, bol bol su ve kahve içtim. O kadar. Bir de günde 7 mil koştum ve saatlerce bisiklete bindim.
◊ Filmde inandığınız din uğruna zorlu bir mücadele veriyorsunuz. Peki gerçekte inançlı biri misiniz?- Evet. Çok dindar bir ailede büyüdüm. Bence din, inanç ya da dindar olmak kötü şeyler değil. Ama kendin gibi düşünmeyenleri rahatsız etmeye ya da cezalandırmaya çalışmaya kesinlikle karşıyım. İfade özgürlüğüne yürekten inanıyorum. İnsanların dinlerini özgürce yaşamaları taraftarıyım ama “önce insanlık” diyorum.
GEZMEYE BİLE ENERJİMİZ YOKTU◊ Rol arkadaşınız Andrew Garfield inançsız bir ailede büyüdüğünü ama bu filmden sonra din adamı olmayı bile düşündüğünü söyledi. Siz ise dindar bir ailede büyümüşsünüz. Neden bazıları inanırken, bazıları inanmıyor sizce?- Vaov! Bilmiyorum! Neden? Çevresel faktörler olabilir mi ya da hayat deneyimleri, yetiştirilme tarzları? Bu soruya nasıl cevap verebilirim bilmiyorum ama ben dinin kötü bir şey olduğunu düşünmüyorum. İnsanların bir inanç uğruna bir araya gelmeleri, insanüstü bir varlığa inanmaları bence çok güçlü ve olağanüstü bir duygu.
◊ Filmi bütçe nedeniyle Japonya yerine Tayvan’da çektiğinizi duydum...- Evet,
film 46 milyon dolara mâl oldu. Eğer Japonya’da çekilseydi maliyeti 100 milyon doları bulacaktı.
◊ Ülkeyi tanıma fırsatınız oldu mu?- Çekim yaptığımız yerler muhteşemdi ama
yemek yemediğimiz için çekimler dışında odamızdan çıkmıyorduk. Gezmeye bile enerjimiz yoktu. Sadece bir kere eşim ziyarete geldi, onunla kaçamak yapıp yemeğe çıktık. Yemekten sonra Tayvan gözüme tamamen farklı göründü. “Ne kadar güzel bir yermiş aslında, insanlar ne kadar da cana yakınmış” dedim. (Gülüyor) Karnım açken hiçbir şeyin farkına ve zevkine varamadım maalesef.
KENDİ ÜZERİMDE BASKI YARATTIM◊ Gelelim “Star Wars” dünyasına, yeni kötü adam Kylo Ren’e... Böyle büyük bir seriye dahil olmak gözünüzü korkutmadı mı?- Şaşkınlığımı ve üzerimde kendi yarattığım baskıyı hatırlıyorum. J.J. (Abrams) bunun farkına vardı ve bana “Adım adım gideceğiz, parçalara ayıracağız, her aşamayı sırayla birlikte çözeceğiz ve sonunda filmimiz ortaya çıkacak” dedi. Ekiple bir araya geldiğimde karşıma geçip “Star Wars dünyasına hoş geldin, şunu yapacaksın” demediler. Hep birlikte oturduk, konuştuk. J.J. zaten çok işbirlikçi bir yönetmen ve bana ihtiyacım olan alanı fazlasıyla verdi.
◊ Çekimlerde “Vaov Star Wars’tayım!” dediğiniz ilk anı hatırlıyor musunuz?- Daha çekimlere başlamadan, kostüm denemelerine ilk gittiğim gün Han Solo, Prenses Leia ve diğer karakterlerin kostümlerini görünce “Ben neredeyim! Gerçekten Star Wars’un bir parçasıyım” dedim.
GÖZÜ KARA
◊ Kylo Ren’i tek kelimeyle ifade etmenizi istesem, ne dersiniz?
- Gözü kara!
◊ Kylo Ren’in en sevdiği Star Wars karakteri kim peki?
- Darth Vader. Kylo kesinlikle Darth Vader hayranı. Onun hırsına, sadakatine, bağlılığına, kendini amacına adamasına hayran.
◊ Peki filmin bir parçası değilken, izleyici olarak hangi tarafa daha yakındınız?
- Ben seride her zaman kötü tarafı (dark side) sevdim. Benim için kötü adamlar her zaman daha ilgi çekici ve enteresan...
DAHA 7 YAŞINDASIN
BÜYÜYÜNCE UNUTURSUN
◊ “Star Wars”ta Han Solo’yu öldürdüğünüz sahne inanılmazdı. Ama o sahne yüzünden çocuklardan çok tepki aldığınızı duydum,
doğru mu?
- Evet! (Gülüyor) o dönem küçük çocuklar beni gördüklerinde ağlıyorlardı.
◊ Siz nasıl tepki veriyordunuz peki?
- “Daha 7 yaşındasın, Star Wars dünyası dışında önünde uzun uzun bir hayat var. Büyüyünce unutursun” diyordum. Gerçekten, şaka değil bu... (Gülüyor)