Güncelleme Tarihi:
OĞLUNUN ÖLÜMÜNE DAYANAMADI, BU DÜNYADAN ERKENDEN GÖÇÜP GİTTİ
İrlandalı şarkıcı Sinead O'Connor’ın henüz 56 yaşındayken hayatını kaybetmesi tüm dünyada büyük bir şok yarattı. Ailesi O'Connor’ın, Londra’daki evinde ölü bulunduğunu açıkladı. Ünlü şarkıcı geçen sene trajik bir şekilde kaybettiği 17 yaşındaki oğlunun ölümünü bir türlü atlatamamıştı.
Ailesi tarafında yapılan açıklamada Sinead O'Connor’ın uzun süredir ruhsal sıkıntılarla boğuştuktan sonra hayatını kaybettiği söylenmişti. Yıldız isim, oğlunun ölümünün ardından içine düştüğü yalnızlık hissinden kurtulabilmek için uzun yıllar sonra yeniden Londra’ya taşındığını söylemişti.
ÖLÜMÜNDEN SONRA HAYATIYLA İLGİLİ YENİ DETAYLAR ORTAYA ÇIKIYOR
Sinead O'Connor’ın beklenmedik ölümünün ardından hem sıra dışı müzik kariyeri hem de çocukluğundan başlayarak büyük travmalarla ve acılarla dolu hayatı yeniden gündeme geldi. Ünlü şarkıcının verdiği yakın ve uzak tarihli röportajlar hatırlandı. Ve onu tanımış olanlar daha doğrusu Sinead O'Connor’ın hayatlarına dokunduğu insanlar da yıldız isimle ilgili anılarını bir bir paylaşmaya başladı.
Bunlardan en çok dikkat çekeni ise Lancashire’da yaşayan Philip Woolcock isimli bir adamın İngiltere’nin en büyük gazetelerinden birine yolladığı mektup oldu. Philip Woolcock da tıpkı Sinead O'Connor gibi evlat acısı yaşamış bir babaydı. Ancak acılı baba kaybettiği evladını unutamadığı gibi ünlü şarkıcının kanserden ölen kızına yaptığı gönülden iyiliği de unutamamıştı.
GENÇ HAYRANININ HİKÂYESİNİ ÖĞRENİNCE BİR AN TEREDDÜT ETMEDEN HEMEN ONA KOŞTU
Sinead O'Connor, 1991’de, ününün doruğundayken Louise Woolcock’ın hikâyesini öğrenmişti. 20 yaşındaki genç kız kanser hastasıydı ve ne yazık ki hastalığını yenme şansı kalmamıştı. Ailesi sevgili kızları için yardım toplamaya ve hastane masraflarını karşılamaya çalışıyordu.
Ünlü şarkıcı bu yardım kampanyasını görür görmez hemen aileye ulaştı. Ölümü bekleyen gencecik Louise Woolcock aynı zamanda şarkıcının en büyük hayranlarından biriydi. Sinead O'Connor genç kadını hemen Londra’ya çağırdı. Ve hayranıyla birlikte muhteşem bir haftayı bir arada geçirdi. Onu tren istasyonundan almış ve babasının deyimiyle Louise Woolcock’ın kısacık hayatının en güzel haftasını geçirmesini sağlamıştı.
ÖLÜMCÜL KANSER HASTASI GENÇ KADINLA GEÇİRDİĞİ O HAFTA...
O günlerde 25 yaşında ve ününün doruğunda olan Sinead O'Connor, 20 yaşındaki ölümcül kanser hastası hayranıyla bir hafta boyunca Londra sokaklarını gezdi, Louise Woolcock’ı yemeğe götürdü, akşamları birlikte dans etmeye gittiler ve bir hafta boyunca gönüllerince eğlendiler. Ünlü şarkıcı o kadar ünlü olmuş ve o kadar sevilmişti ki Londra sokaklarında onu gören herkes durdurup imza istiyordu.
Ve Louise Woolcock bile Sinead O'Connor’ın yanında olduğu ve yakın bir arkadaşı sanıldığı için şarkıcının hayranlarının isteklerini kıramamış, o da herkese imza dağıtmıştı. Ünlendiği günlerden öldüğü güne kadar adeta alameti farikası olan kazınmış saçlarıyla hatırlanan Sinead O'Connor, kemoterapi yüzünden saçları dökülen Louise Woolcock’ın saçlarını kendi elleriyle kazımayı bile ihmal etmemişti.
BABASI HER ŞEYİ GAZETEYE YOLLADIĞI MEKTUPTA ANLATTI
Louise Woolcock’ın babası, yazdığı mektupta kızının Sinead O'Connor’la Londra’da geçirdiği bir haftadan sonra eve yorgun ancak tarif edilmez bir mutlulukla döndüğünü söyledi. Ünlü şarkıcı kanser hastası hayranını hiç unutmadı. Ona her hafta çiçekler ve mektuplar yollamaya devam etti. Üstelik Sinead O'Connor, onu dünya çapında bir yıldız yapan şarkısı Nothing Compares 2 U’nun platin baskısını hiç düşünmeden Louise Woolcock’a yolladı ve onun ismine adadı…
Talihsiz genç kadın kanserle olan savaşını kaybetti ve kısacık hayatı 1992 yılında sona erdi. Louise Woolcock’ın acılı ailesi ise kızlarının ömrünün son aylarını en sevdiği şarkıcıyla tanışarak ve onunla büyük mutluluklar yaşayarak geçirmesiyle teselli bulmuştu. Louise’in babası, yazdığı mektupta Sinead O'Connor’ın yaptığı her şeyi büyük bir yüce gönüllülükle yaptığını, kızına içten bir sevgi gösterdiğini ve bu yaşananları hiçbir zaman duyurmadığını ve reklam amaçlı kullanmadığını da özel olarak belirtti.
"ONUN GÜZEL KALBİ HİÇ UNUTULMASIN"
Kendisi de evlat acısı yaşayan ve Sinead O'Connor’ın 17 yaşındaki oğlunu kaybettikten sonra toparlanamamasını en iyi anlayanlardan biri olduğunu söylemişti acılı baba. Ünlü şarkıcının hayatıyla ve kocaman kalbiyle ilgili bu saklı kalmış hem hüzün hem de mutluluk dolu hikâyenin bilinmesini istemişti. Ve mektubunu “Tüm kalbim ve dualarım Sinead O'Connor’ın acılı ailesiyle. Eminim bu harika kadın ve kızım yine bir yerlerde mutlulukla gülümseyerek dans ediyor olacaklar. Bu düşünceyle teselli buluyorum” sözleriyle sonlandırdı…