Acaba ben de sosyopat mıyım

Güncelleme Tarihi:

Acaba ben de sosyopat mıyım
Oluşturulma Tarihi: Mart 13, 2018 15:37

Murat Arkın, “Dağ II” filminin yazarı ve yönetmeni Alper Çağlar’ın yeni projesi “Börü” ile izleyici karşısına çıktı. Bu dizi için 10 aylık zorlu bir hazırlık süreci yaşadığını söyleyen Arkın, “10 ayla en uzun süre hazırlandığım proje bu oldu” diyor.

Haberin Devamı

◊ “Börü” ile ekrana döndünüz. Senaryoyu ilk okuduğunuzda ne düşündünüz?
- Alper Çağlar’ın elinin değdiği her şeyde garip bir heyecan, garip bir tılsım var. Aynı bir kitap gibi, senaryoyu defalarca okumanıza sebep olan detaylar barındırır. Karakterlerin güçlü olduğu noktalar, zaafları, tüm detaylar en ince ayrıntısına kadar mevcuttur. Projenin ismi, logosu ve bölüm isimleri, detaycılık ve mükemmeliyetçiliğin ayrı bir göstergesi. Proje “Türküm demekten gurur duyanların öyküsü” sloganı ile geliyor. Yer almaktan gurur duyacağım bir proje olduğunu ilk sayfalarından hissettiren bir senaryoydu.

◊ Dizi projelerine biraz mesafelisiniz, neden?
- Dizi ya da sinema ayrımı yapmaksızın tüm projeleri iyi tartmak gerek. Diziler için, eğer her hafta iki saate yakın bölüm çekilecekse, o iş kalitesinden ödün vermeden yapılabilir mi bakmak gerek. Ben ilk önce ne verebilirim, ne katabilirim diye bakıyorum projelere. Kararlarımı tamamen o yönde veriyorum. “Börü”de bir dizi, ama projenin gerçekçiliği sebebiyle mesafeli yaklaşmadım. Bir işi sadece yapmış olmak için yapmak, oyuncuyu tatmin etmeyeceğinden izleyiciyi de tatmin etmeyecektir. İzleyiciyi tatmin etmemiş 100 projeye özgeçmişimde yer vermektense, tatmin etmiş 5 projede yer almayı tercih ederim.

◊ Ekiple bundan önce de birkaç projede buluşmuştunuz. Bir takım ruhu oluştu mu aranızda?
- Evet, ekipte “Dağ I” ve “Dağ II”den tanıdığımız yüzler var. Hatta kamera arkası ekibin bir bölümü yine birlikte çalıştığımız arkadaşlar. “Dağ II” sonrası çoğuyla görüştük, tavla oynadık, birbirimizin derdine ve mutluluğuna ortak olduk. Dost olduk. Zor sahnelerde bu dayanışma sayesinde performansımızı üst seviyelere çektik.

ÜÇ AY SİLAH EĞİTİMİ ALDIM
◊ Rolünüze nasıl hazırlandınız? Nelerden beslendiniz?
- Çekimlerden 6 ay önce, günde iki defa 2’şer saat idman yapmaya başladım. Çeviklik, kondisyon ve güç anlamında en üst düzeyde olmam gerekiyordu. Sonra benzer karakterleri inceledim. Gerçek hayatlardan kesitler izledim, kitaplar okudum. Canlandırdığım Kemal Boratav karakteri senaryo gereği bir kitap okuyorsa, ben o kitabı alıp gerçekten okudum. Ayrıca ekip olarak 3 aylık silahlı taktiksel eğitimler aldık. Eğitimlerimizi gerçek silahlarla gerçekleştirdik, bunun en büyük sebebi o baskıyı, adrenalini sonuna kadar hissetmekti. 10 ayla en uzun süre hazırlandığım proje oldu.

◊ Kemal karakteri ile Murat Arkın’ın benzer yanları var mı?
- Kemal Boratav’ı tanıdıkça kendime “Acaba Murat Arkın’da da biraz sosyopatlık var mı?” diye sormadım değil. Kemal Boratav’ı canlandırırken kimi zaman kendimden kesitlerle yansıttım, çünkü Boratav’ın hissettiklerini kendi hislerime yakın buldum. Kimi zaman ise Kemal Boratav’da Murat Arkın’dan eser yoktu.

Haberin Devamı

İngilizce bir proje olabilir
◊ “Börü” dışında üzerine çalıştığınız projeler var mı?
- “Börü” dizisinin sinema filmi detayları yakında netlik kazanır. Bunun dışında, Alper Çağlar’ın benimle paylaştığı ve sadece İngilizce olarak hayata geçirmeyi düşündüğü bir başka projesi var. Detaylar henüz kesinlik kazanmadı. Elime devamlı senaryolar geçiyor, onları inceliyorum. Önümüzdeki 1.5 ay önceliğim televizyonda “Börü”nün keyfini çıkarmak olacak. Daha sonrası biraz da kısmet işi. Umarım izleyicilerle yine beğenecekleri başka projelerde buluşma fırsatları yakalarım.

Haberin Devamı

YEŞİLÇAM KOMEDİLERİNİ ÖZLÜYORUM
◊ Drama mı yoksa komedi mi size daha cazip geliyor?
- İyi proje yapmaktan yanayım. Samimiyetine, sıcaklığına inandığım bir projeyi sadece drama ya da komedi diye geri çevireceğimi düşünmüyorum. Ama şu var ki ben eski, o masum, temiz ve naif Yeşilçam komedilerini seviyorum. Onları özlüyorum. Dramda ise yaşanmışlığı olan hikayeler ilgimi çekiyor. Zekice harmanlanmış, yer yer komedi, yer yer dram, yer yer aksiyon içerikli bir proje en ideali sanırım.

Acaba ben de sosyopat mıyım

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!