Güncelleme Tarihi:
YAÅžI Ä°LERLÄ°YOR, SAÄžLIÄžI GÄ°DEREK BOZULUYOR
Bir kraliyet uzmanına göre bu yıl tahta çıkışının 70'inci yıl dönümünü kutlayan Kraliçe, artık ülkesi için "bir güç odağı" görüntüsü sergilemiyor. Elbette bu konudaki en önemli etken de 2. Elizabeth'in 95 yaşında olması ve giderek bozulan saÄŸlığı.Â
AYAK UYDURMAYA ÇALIŞIYOR AMA ZORLANIYOR
Yıllardır Ä°ngiliz kraliyet ailesini takip eden yazar ve kraliyet yorumcusu Angela Levin, Sky News'a yaptığı deÄŸerlendirmede özellikle de kısa bir süre önce Covid 19 atlatan Kraliçe 2. Elizabeth'in "artık ülke için bir güç kaynağı olarak görünmediÄŸini" ileri sürdü. Levin'e göre bu, Kraliçe'nin hayatındaki en zor dönem. Levin, Kraliçe 2. Elizabeth'in bir yandan programındaki etkinliklere bir yandan da tahttaki 70'inci yılı için hazırlanan Platin Jübile programlarına ayak uydurmaya çalıştığını söyleyip bu konuda da zorlandığının gözle görülür hale geldiÄŸini ileri sürdü. Â
Angela Levin, Kraliçe'nin, geçen yıl ölen eÅŸi Prens Philip'in anısına düzenlenen özel programa katıldığında onun nasıl olduÄŸunu herkesin göreceÄŸini söyledi. Sonra da sözlerini şöyle sürdürdü: " Çünkü o programa katılmak istemeyeceÄŸini düşünemiyorum. Fakat bu ÅŸekilde çok zor olacak. "Â
Kraliçe 2. Elizabeth'in bugün Westminister Abbey'de yapılacak olan Milletler Topluluğu Günü etkinliğine katılamayacağı daha önce açıklanmıştı. Kısa bir süre önce Covid 19 atlatan Kraliçe, ülkesinin en önemli etkinliklerinden birine katılmasını dört gözle bekleyenleri hayal kırıklığına uğrattı. Commonwealth Day (Milletler Topluluğu Günü) törenine 2. Elizabeth'in katılmayacağı açıklandı. Buckingham Sarayı'ndan yapılan resmi açıklamada, "95 yaşındaki Kraliçe'nin bu önemli törende büyük oğlu ve varisi Prens Charles tarafından temsil edileceği" belirtildi. Kraliçe 2.Elizabeth, ülkesi ve tüm Bağımsız Milletler Topluluğu için çok önemli olan bu etkinliğe en son 2013 yılında katılamamıştı. O yıl midesiyle ilgili bir sağlık sorunu yaşadığı için törende yer alamamıştı Kraliçe. Daha önce 1993 yılında da grip olduğu için törene katılamadı.
EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ ARTIK YANINDA DEĞİL
Aslına bakılırsa Kraliçe 2. Elizabeth uzun saltanatı sırasında birçok zor dönemi atlattı. Hatta daha tahta çıkmadan önce İkinci Dünya Savaşı'nın karanlık günlerini de yaşadı. Fakat görünüşe göre şu son yıllarda yaşadıkları onun açısından öncekilerden çok daha zor. Çünkü artık yanında ona her koşulda destek olan eşi Prens Philip yok. Bir başka deyişle eşinin ölümü Kraliçe için bu anlamda bir dönüm noktası oldu. Onu son yolculuğuna uğurladıktan sonra Kraliçe'nin sağlığı da eskiyi aratır hale geldi. Bu arada ardı ardına ailevi sorunlarla yüzleşmek ve bunlarla ilgili kararlar almak zorunda kaldı.
ZORLUKLARI ATLATTI
Gelin Kraliçe 2. Elizabeth'in kişisel tarihinin sayfalarını çevirip onun yaşadığı sadece kendisinin değil bütün dünyanın mercek altına aldığı o zor dönemlerini bir hatırlayalım.
'KORKUNÇ BİR YIL'
Takvimler, 1992 yılının kasım ayını gösteriyordu. Londra'daki Guildhall'de konuşan Kraliçe 2. Elizabeth, 1992'nin kendisi için geriye bakıp da zevkle hatırlayacağı bir yıl olmadığını söyledi. 1992'yi Latince sözcükler kullanıp "annus horibilis" yani "korkunç yıl" olarak tanımlamıştı. Bu konuda hiç de haksız sayılmazdı Kraliçe. Bu konuşmayı yapmasından sadece birkaç gün, önce bin yıldır ailesinin resmi konutlarından biri olan Windsor Şatosu'nda bir yangın çıkmıştı. Elektrik kontağından çıktığı belirlenen bu yangında Kale'nin 115 odası etkilendi ve toplamda 62 milyon sterlinlik bir zarar oluştu. Mucize eseri bu büyük yangında hiç kimsenin burnu bile kanamadı. Bu yangın Kraliçe 2. Elizabeth için ardı ardına gelişen üzücü olayların yaşandığı 1992 yılına nokta koyan gelişme oldu. Fakat o 365 gün içinde bir dizi talihsiz olaya daha tanık oldu Kraliçe.
TEK KIZININ EVLİLİĞİ YIKILDI
O yıl iki çocuğu da evliliklerini bitirme kararı aldı. Hem Prens Andrew hem de kızı Prenses Anne aynı yıl boşandı. Kraliçe 2. Elizabeth ve Prens Philip'in tek kızı Prenses anne, 1973'te evlendiği Mark Philips'ten 1992'de boşandı. Aynı yıl Timothy Laurence ile evlendi.
OÄžLU DA BOÅžANDI
Ortanca oğlu Prens Andrew ile Sarah Ferguson'ın evliliği 1996'da bitti. Fakat resmi olarak boşanmalarından dört yıl önce zaten yollarını ayırmışlardı. Bu arada Andrew'nun son dönemde aileye yaşattığı sorunlar da cabası. Bütün unvanları elinden alınan Andrew; yakında cinsel taciz iddiaları nedeniyle yargılanmaktan son anda kurtuldu.
DIANA'NIN ÖLÜMÜ DÖNEMİNDE ELEŞTİRİ OKLARININ HEDEFİ OLDU
Onun Prenses Diana'nın 1997 Ağustos'unda trajik ölümüne sakin yaklaşımı ve beş gün milli yas günlerinde kral ailesinin saraydan dışarı çıkmaması Büyük Britanyalıların çoğunluğunun hoşuna gitmedi. Aile kamuoyu karşısına Diana'nın ölümünden bir gün önce çıktı, ancak bununla birlikte Britanya basınının keskin eleştirisine maruz kaldı.
Kraliçe'nin, aşkı uğruna tahtını bırakan ve böylece babasına kral olma yolunu açan amcası 8. Edward ile ilgili olarak yazdığı kitapla tanınan tarihçi Andrew Lownie, son iki yılın daha da zor olduğunu ileri sürdü. Lownie'ye göre 2020'den şu ana kadar yaşadıkları, 1992 yılında olanları bile mumla aratacak türden. Tarihçi- yazara göre Kraliçe için en kötüsü 74 yıllık eşi Prens Philip'i kaybetmesi.  Tarihçi Andrew Lownie'nin vurguladığı bir başka durum da ortanca oğlu Andrew'nun Kraliçe'ye yaşattıkları. Amerikalı Virginia Roberts Giuffre tarafından aleyhine cinsel taciz davası açılan Andrew sadece kendisi üzülmedi tüm ailesini de zor durumda bıraktı. Sonunda Giuffre ile 12 milyon sterlinlik bir anlaşma yapıldı ve Andrew da yargılanmak zorunda kalmadan rahat bir nefes aldı.
Â
KENDİ ADINI TAŞIYAN BEBEĞİ GÖREBİLECEK Mİ?
İngiliz basınına sık sık yansıyan bir başka konu daha var. O da yaşı giderek ilerleyen Kraliçe'nin, artık ABD'de yaşayan torunu Harry'nin küçük kızı Lilibet'i görüp göremeyeceği. Çünkü Harry, kendisine koruma verilmemesini ileri sürüp ailesini tehlikeye atmamak için İngiltere'ye gitmeyi istemiyor. Bu durum da Kraliçe'nin de küçük kızı görmesini engelliyor. Bu arada Harry'nin kızına, Prens Philip'in eşi Elizabeth için kullandığı Lilibet adını verdiğini de hatırlatalım.
Â
Â
Â