Oluşturulma Tarihi: Ağustos 01, 2005 00:34
Bizler istesek de zamanı durduramayız ama dünya üzerinde, zamanın durduğu yerler vardır. Bunlardan biri de ünlü İngiliz fotoğraf ustası Cecil Beaton’un sahip olduğu Ashcombe Malikanesi... Tamamen yenilenen malikanenin günümüzdeki sahipleri Madonna ve yönetmen eşi Guy Ritchie.
Madonna, tatlı tatlı gülerek, Vogue dergisinin yazarına şöyle diyor:
‘Çocuk yüzlü bir İngilizle evlenip, bir malikaneye yerleşeceğimi rüyamda görsem, inanmazdım. Ama hayat bu! Yarın insanın başına neler geleceğini kimse kestiremiyor. Bir zamanlar Amerikalı bir sanatçıydım. Şimdi de mesleğimi sürdürüyorum ama artık benden ‘Ashcombe Malikanesi’nin Hanımefendisi’ diye söz edebilirsiniz.’
Madonna, kırklı yaşlarını, belki 20 yıl önce olduğundan çok daha hareketli ve verimli geçiriyor. Üstelik şu İngiliz fotoğraf ustası Cecil Beaton’un sahip olduğu malikanede de tam bir İngiliz leydisi gibi yaşamaya zaman buluyor.
Bir zamanlar büyük bir çiftliğin arazisi içinde bulunan malikanenin bahçesinde bugün de tavuklar serbestçe dolaşıyor. Tabii bir farkla: Onları besleyen kişi Madonna!
Madonna, 1980’li yıllarda İngiltere’ye gittiği zaman bu ülkeden pek hoşlanmamıştı. Ancak Guy Ritchie ile tanıştıktan sonra İngiltere’nin düşündüğü kadar sevimsiz bir ülke olmadığını anlamış. Hatta öyle ki ‘Burası benim vatanım’ bile diyor.
EVİ SANAT MÜZESİ GİBİ
Malikanenin iki vadi arasındaki uçsuz bucaksız arazisinde zaman kavramı kalmıyor. Sadece gece ile gündüzün farkı hissediliyor. Malikanenin hanımefendisi de, çalışmadığı günler bu büyük arazi içinde uzun yürüyüşlere çıkıyor. Bazen de eşi ve çocuklarıyla bisiklete binip dolaşıyor.
Evinin aynı zamanda bir sanat müzesi olması, Madonna’yı buraya bağlayan nedenlerden biri.
Malikanedeki sanat eserleri, paha biçilmez tablo ve heykeller Madonna’yı büyüleyen diğer ayrıntılar. Sanatçı o kadar mutlu ve huzurlu ki, burada ‘Size Bir Sırrı Açıklayacağım’ adını verdiği belgesel filmin çalışmalarını bile hızlandırmış.
Film, önümüzdeki sonbaharda gösterime girecek.
Madonna, gözleri ışıl ışıl röportaja son noktayı koyuyor:
‘Bu vadide insan kendini güvende hissediyor. Sanatla ilgilenen herkes için burası ideal bir sığınak, bir mutluluk beldesi.’