Gastronomi kazanında kaynayanlar

İKİ GÜNLÜK LEZZET KAÇAMAĞI 

Food and Travel dergisi’nin bu yıl 8’incisini düzenlediği ‘Gastro Weekend’ etkinliği geçen hafta sonu Silivri’deki Grandma’s Wonderland oteldeydi. Yazarımız Ebru Erke’nin moderatörlüğünde gerçekleşen etkinliğin Danimarka’dan gelen konuk şefi Umut Sakarya ve otelin baş şefi Buğra Özdemir, iki farklı menüyle ortak noktaları Danimarka’nın geleneksel tatlarından yola çıkan menüler hazırladı.

İstanbul’a 40 dakika uzaklıktaki Grandma’s Wonderland, üzüm bağları, kendi ekip biçtiği tarlası, havuzu ve The Barn isimli restoranıyla şehir hayatından uzaklaşıp kafa dinlemek isteyenler için ideal. İşletmecisi ve sahibi Özgün Akbayır, ailesine ait bu yemyeşil arazide gusto sahibi bir otel yaratırken restoranın sürdürülebilirliğe ve taze malzemeye odaklanmasına özellikle önem vermiş. The Barn tam olarak böyle bir restoran. Genç şefi Buğra Özdemir, tezini sürdürülebilirlik ve atıksız mutfak üzerine verdikten sonra Danimarka’da yeşil yıldızlı restoranlarda uzun süre çalışmış. Menüde hem Danimarka’nın geleneksel lezzetlerinin hem de taze ve atıksız anlayışının izlerini belirgin şekilde görmek mümkün.

Gastro Weekend’in konuk şefi Umut Sakarya’yla ortak noktaları da Danimarka. 12 yaşından bu yana Danimarka’da yaşayan Umut Sakarya oradaki MasterChef’i kazandıktan sonra esprili ve samimi kişiliğiyle ülkenin sevgisini kazanmış ve ünlü olmuş bir şef. Uzun yıllar dört farklı restoranında geleneksel Danimarka yemekleri sunduktan sonra zirvedeyken devretmeye karar vermiş. Şimdi marka danışmanlıkları yapıyor.

Etkinliğin ilk akşamı Umut Şef, Danimarka’dan getirdiği özel fermente tereyağı, vesterhavsost peyniri, fümelenmiş soğuk balık ve ekmeklerle misafirleri Danimarka’ya götürdü. İkinci gün Grandma’s Wonderland’in bağlarında tadılan günbatımı atıştırmalıklarından sonra şef Buğra Özdemir’in hazırladığı akşam yemeği vardı. Buğra Şef’in tadım menüsünde İskandinav usulü paçanga, levrek tartar, dana dil ve pastırmayla dürüm, Waldorf salatasıyla kuzu gibi etkileyici lezzetler tadıldı.

Etkinlikte Ebru Erke’nin henüz piyasaya çıkardığı Türkiye’nin ilk soğuk yeşil çay markası Chaika’nın ve farklı ülkelerden getirdiği birbirinden özel balların tadımı da yapıldı.

LATİN ESİNTİLİ MENÜ

Alaçatı’da tropik bir bahçede servis veren Isla, doğal ve yerel ürünler kullandığı Latin Amerika esintili menüsüyle iddialı. Denizden taze ve soğuk lezzetler tatmak isteyenlere Alaska kral yengeç, istiridye, mavi kuyruk ve kral karides, ahtapot gibi çeşitler sunuluyor. Cam kutuda kırık buz içinde servis edilen istiridye, yengeç ve karides favoriler arasında. Şefler Sercan Pehlivan ve Kaan Karagöz’ün hazırladığı menüde Ildır enginarı gibi soğuk başlangıçlar, kaburgalı, karidesli, mavi yengeçli taco, odun ateşinde kuzu gibi lezzetler var.