Oluşturulma Tarihi: Ocak 02, 2003 00:00
Merhaba Güzin Abla, ben 39 yaşındayım. 6 yıldır beraber yaşadığım 26 yaşında bir hayat arkadaşım var. Ne yazık ki son zamanlarda bana karşı çok kırıcı oluyor ve 1 yıldır gördüğüm tedavime bile anlayışlı olamıyor. Non Hodgin Lenfoma hastalığını yenmiş durumdayım ve tedavim bitti. Sadece aylık kontrollerim kaldı. Anlaşamadığımız konular aslında o kadar küçük ki. Örneğin niçin telefon açmıyormuşum ve ne zaman geleceğimi bildirmiyormuşum. Benise evime sadık birisiyim. Geliş ve gidiş saatlerim hep aynıdır. Ne kahve, ne kumar ne de alkol bilmem. Sadece kendimi kız arkadaşıma adayan biriyim. En ufak bir tartışmada annesine gidiyor ve bana cehennemi yaşatıyor. Ayrılalım diyorum ama kabul etmiyor. Ben de ayrılma taraftarı değilim, çünkü gerçekten kendisini çok seviyorum ve değer veriyorum. Kendisi çok kararsız olduğunu her konuda itiraf ediyor ve anlayışlı olmamı bekliyor. Ama bazen bu anlayışlar artık benim gücümü bitiriyor ve kendime zarar vermeye başlıyorum. Dedim ya hastalığı yendimama moralimin hep yüksek olması gerekmiş. Evlenme teklifimi 6 yıldır beraber olmamıza rağmen kabul etmiyor ve daha gençolduğunusöylüyor. Ama ben artık eve geldiğim zaman beni bekleyen ve bana ait olan birisini görmek istiyorum. Bir yuva kurup düzenli bir ilişki istiyorum. Böyle belirsizlik içinde yaşamak tüm sinir sistemimi bozuyor. Kız arkadaşımdan önceki kısa vedeli ilişkilerimde hiç böyle sorunlar olmazdı. Ama asla bir gelecek gözüyle bakmazdık. Sizden yardım bekliyorum. Çünkü kadınlar konusu benim bilgileri çok aşıyor. Bu ilişkiyi devam ettirmek veya bitirmek benim elimde olduğunun farkındayım ama kendisinden ayrı kalamıyorum. Birkaç kez denedim ama onsuz da yapamıyorum.Alanya'dan F.K.SEVGİLİ oğlum, sen hayatın için mücadele vermekte olan ve doktorların dediği gibi moralini hep yüksek tutmak zorunda olan bir insansın. Bu genç yaşta, Allah'ın bir lütfu olarak bu hastalığı yenmişsin. Bu sana bağışlanmış bir hayat demek ki. O zaman sen bu hayata herkesten çok daha fazla sarılmalısın. Ve senin için bundan daha önemli hiçbir şey olmamalı. Senin durumundaki bir genç adamla birlikte olan genç hanımda bunun idrakinde olmalı. Onun sana kapris yapmaya, seni üzmeye, sana zarar vermeye hakkı yok oğlum. Tam tersine, seni sevmeli, kollamalı, seni hoş tutmak, mutlu etmek için çaba göstermeli. Üstelik senin düzenli bir hayata, evliliğe ihtiyacın var. Bir genç kız biraz kaprisli olabilir, ama buna hakkı yok. Çünkü sen üzülmemelisin. Belki senin hayatınla oynadığının farkında bile değildir. Belki de seni yeterince sevmiyor. Oğlum ya bunu ona anlatırsın ya da yaşamaktan daha önemli hiçbir şey olamayacağını düşünüp onu terk edersin. Belki o zamanaklı başına gelir.
button