LEGO meğer erkek oyuncağıymış

Güncelleme Tarihi:

LEGO meğer erkek oyuncağıymış
Oluşturulma Tarihi: Aralık 22, 2007 00:00

LEGO İngiliz Oyuncakçılar Birliği (British Toy Association) tarafından 2000 yılında yüzyılın oyuncağı seçildi. Lego ismi Danimarkaca "leg godt" (iyi oyna) sözcüklerinin telafuzundan geliyor. Bu dilek dünyada hálá geçerliliğini koruyor görünüyor, çünkü 1932’de kurulan LEGO markası, 2007 biterken 75’inci yılını kutluyor. Bu kadar yıldır değişmeyen bir gerçek ise, oyuncağın alıcısının yüzde 80 oranında büyük veya çocuk olsun erkekler olması!

1970’ler ve 80’lerde Türkiye’de çocuk olan herkesin bildiği, özendiği bir oyuncaktı LEGO. Bugün 12 ana grup altında toplanmış 300’e yakın ürünü var. Lego hálá halka açılmamış yüzde 100 bir Danimarka aile şirketi. 1932’de Ole Kirk Kristiansen tarafından kurulan LEGO Group’un bugünkü sabihi, kurucusunun torunu Kjeld Kirk Kristiansen. Dede Kristiansen marangozdu. Birbirine geçebilen parçalardan oluşan evler yaptı. Bu oyuncakları uzun süre üretip sattı, 1950’li yıllarda oğul Kristiansen işin başına geçti. İkinci Dünya Savaşı sonrası dünyada plastik modası başlamıştı. Kalıp makineleri aldı, Lego’nun plastik kalıbını yaptı. 1958 yılında bugünkü anlamda ilk Lego parçası ortaya çıktı ve tescil edildi. 2x4’lük bu ilk parçanın 6 değişik rengi üretildi.

LEGO’nun özelliği tüm parçaların birbirine geçebilir olması. 1970’lerde LEGO parçalarını bağımsız olarak bırakmak yerine, hikayeli kutular üretildi. Çiftlik, kovboylar, uzay serisi gibi modeller katıldı. 2-5 yaş grubu için düşünülen daha büyük parçalı Duplo serisi de bu yıllarda çıktı. 70’lerin sonunda Amerika pazarına girdi, 80’lerde dünyanın hemen bütün ülkelerinde satılan bir ürün haline geldi. 90’larda Lego’ya Bob The Builder karakteri, Star Wars gibi lisanslı ürünler katılmaya başlandı.

HEDİYE OLARAK GELİRDİ

Lego, 1980’li yıllarda daha çok yurtdışına gidenlerin hediye olarak getirmesiyle Türkiye’ye giriyordu. Bazı toptancılar da Avrupa’dan getirip satıyordu. O dönemlerde Türkiye’deki fiyatı mağazadan alınıp satıldığı için çok pahalıydı. 1990’ların başında Türkiye’de düzenli ofis kuruldu. İlk ürünleri de yetişkinler aldı.

2000 yılında LEGO bir karar aldı, marka bilinirliğini artırmak için ayakkabı, tekstil, kırtasiye, saat gibi alanlara girmek, lisans vermek ve bu işi geliştirmek istedi. Bu girişim 2003 yılı sonunda LEGO’yu en çok hatırlanan markalar arasında 15’incilikten 10’unculuğa kadar çıkardı ama şirketin finansman yapısını da mahvetti. Çünkü üretim merkezleri yüksek maliyetli olan İsviçre ve Danimarka’da idi. Çin’de çok küçük bazı tekstil parçalarını yaptırdılar. Artık Çek Cumhuriyeti’nde de çalışıyorlardı. 2003-2004 LEGO için kötü yıllardı. Sonunda "Markamız önemli ama biz ana işimiz olan oyuncağa geri dönüyoruz" dediler. Ve şirket ancak 2006’da tekrar kára geçti.

Ana işine dönen LEGO, absürd ürünleri eleyerek daha kolay algılanabilir içeriklere yöneldi. Oyuncakta 90’ların sonundan beri klasikten elektroniğe kayma eğilimi vardı. LEGO Mind Storm ürünü geliştirildi. Çocuklar LEGO’dan robot yapıp, kutunun içinden çıkan CD ile bir program yazıyorlar, bu programa yükledikleri hareketleri, bluetooth ile robotun içindeki çiplere atarak robotu hareket eder hale getiriyorlar. Bir robota, üç adım at, yere yat, kalk gel komutlarını gönderilebiliyor. Yani LEGO bildiğimiz LEGO olmaktan çıktı. Robotun üzerinde ses ve ışık sensörü de var. Kapı açıldığı zaman haber ver, diyebiliyorsunuz. Ya da legodan yapılan bir buldozer uzaktan kumanda ile hareket ettirilebiliyor.

BABALAR DA MERAKLI

Türkiye Temsilcisi Adore Oyuncak Genel Müdürü Esin Yürür, çocukların birbirinden farklı eğilimleri olduğunu ancak yine de erkeklerin LEGO’ya ilgisinin açık olduğunu söylüyor: "Lego yüzde 80 oranında çocukların oynadığı bir oyuncaktır. Kızlar çok eğilim göstermiyorlar. Bu yüzden çok miktarda LEGO yarışçı grubu var. LEGO’da çeşitli denemeler yapılmış, kız ürünleri geliştirimişse de klasik gruplar yani tamamen serbest parçalar dışında hiçbir zaman erkek gruplarına satıldığı kadar başarılı olmamış. İçinde prensesler şatolar olan LEGO Belville grubunu kızlar beğeniyorlar ama gerçekçi gruplara ilgi göstermiyorlar. Gerçekten de araştırmalar gösteriyor ki, kız çocuğunu rafların önüne koysanız gittiği taraf daha pembe, o tarz ürünler."

Bir de büyük çocuklar denilen grup var: "Onlara uygun olan Mindstorms, Star Wars gibi ürünler. Zaten bunlar fanatikleri olan gruplar. LEGO Technic ise daha fazla detay olan ve tamamen gerçek hayattaki birebir modelleri içeriyor. Bulldozer, Ferrari lisanslı ürünler gibi... Bunu çocuklar kadar çocukların babaları da seviyor. Bu durum genel trend, Türkiye’ye ait değil, dünyada da böyle. Üniversiteler ciddi LEGO müşterisi, çünkü öğrenciler projelerinde maketler için LEGO’yu kullanıyorlar."
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!