Güncelleme Tarihi:
Artık dünyada Ricky Martin adını bilmeyen kalmadı. Ünlü şarkıcı, albümleriyle olduğu kadar yakışıklılığıyla da beğeni topluyor. Ve bu arada, özgürlüğünü kaybetmekten çok korktuğunu da saklamıyor...
Latin müziğinin kıvrak sesi Ricky Martin, bugüne kadar hiç kimseye kötülük yapmadığı için birilerinin ona zarar vermek isteyebileceklerini aklına getirmiyordu. Çevresi her zaman genç hayranlarıyla sarılı oluyordu. Genç kızlar, yakışıklı şarkıcıyı gördükleri zaman ayılıp bayılıyorlar, sanatçıdan bir imza almak uğruna saatlerce sokaklarda bekliyorlardı. Ricky Martin de kalabalıkların sevgilisi olmaktan memnundu. Sokağa çıktığı zaman yolunu kesen gençlere hiç kızmıyor, onlardan kaçmaya çalışmıyordu.
Fakat günün birinde, genç sanatçı sokaklarda onu büyük tehlikelerin beklediğini öğrendi. Bir gün New York'ta kaldırımda yürürken, bir araba genç şarkıcının üzerine doğru geldi, arabanın bir kapısı açıldı ve bir adam Ricky Martin'i arabaya çekmeye çalıştı. Martin'i kaçırma girişimi başarısızlıkla sonuçlanmıştı ancak arabadaki adam, sanatçıya onu dünyanın öbür ucuna da gitse, adım adım izleyeceğini söylemişti.
Koruma görevlisi istemiyor
Bu olaydan sonra Ricky Martin'in menajeri, bir değil birkaç koruma görevlisine ihtiyacı olduğunu ileri sürdü. Ricky Martin ise başkalarının onu korumasını istemiyordu. 10 yıl önce, Menudo topluluğunda ün yapmaya başladığı günlerde de birileri onu kaçırmak istemişlerdi. O zaman Menudo topluluğu kalabalık bir görevli ordusunun koruması altındaydı. Ricky Martin o günlerde çok sıkılmıştı. Sanatçı, 'Koruma görevlileri yüzünden özgürlüğümü kaybetmiştim' diyor. 'Yalnız gitmek istediğiniz bir yere peşinizde bir sürü adamla birlikte gitmeniz, son derece can sıkıcı bir olay. Koruma görevlileri sizi korumak için kendi canlarını tehlikeye atıyorlar. Bu yüzden onlara saygı duyuyorum. Ancak bence insan kendini koruyabilmeli. Başkalarından yardım istemek, bana göre çok aşağılatıcı bir durum.'
Ricky Martin, birkaç yıl öncesine kadar gürültülü hayattan, kalabalıklardan hoşlanıyordu. Bugün ise sanatçının hayattan beklentileri adamakıllı değişmiş. 'Çalışmadığım günler, evime gidip kafamı dinlemek istiyorum. Telefonların fişlerini çekiyorum. Televizyonları ve radyoları kapatıyorum. Kendi duygularımla başbaşa kalmak beni dinlendiriyor. Fakat bir koruma görevlisi edinirsem, kendime tanıdığım bu tek ayrıcalık da ortadan kalkacak. Evimde kafamı dinlemek istediğim zaman koruma görevlisi de karşıma geçip oturacak. Onunla sohbet etmek zorunda kalacağım.'
Ricky Martin, annesiyle babasının ona kendi ayakları üzerinde durmayı öğrettiklerini söylüyor. 12 yaşında çalışmaya başladığı için yaşıtlarıyla oyun oynamaya pek fırsat bulamamış. Porto Riko'lu sanatçı şimdi o günlerin acısını çıkarmak istiyor. Ve yanında onu koruyan birinin bulunması fikrine hiç sıcak bakmıyor.
Bağımsız kadınları beğeniyor
Martin, iki yaşındayken annesiyle babası boşanmış. Küçük Ricky'yi ise annesi Nereida Morales büyütmüş. İki çocuk sahibi sahibi anne katı kurallarıyla küçük oğlunu bunaltmış. Fakat annesi, Ricky'ye ona kendi kendisinin efendisi olmayı öğretmiş. Ricky Martin, tek başına konserler vermeye başladığı zaman da onun en büyük yardımcısı annesiymiş. Bir ara işler kötü gitmiş ve Ricky annesine, ‘Ben müziği bırakıp moda işine girmek istiyorum’ demiş. Otoriter anne oğlunun bu isteğine şiddetle karşı çıkmış.
28 yaşındaki Ricky Martin, ‘İnatçı, dediği dedik kadınlar hep ilgimi çekmiştir’ diyor, ‘Belki de inatçı, geçinmesi zor kadınlardan hoşlanmamın nedeni de annem. Ben annemi çok severim. Hayatıma girecek kadın mutlaka ona benzemeli. Örneğin Madonna ile çalıştığım zaman onun inatçılığı ve hükmediciliği beni çok etkiledi. Madonna durmadan bana bağırdı çağırdı ama sonunda çok iyi bir iş başardık.’
Ricky Martin, konser turnelerine biraz ara verip Miami'deki evinde dinlenmek, yaşıtlarının normal yaşantılarını tatmak istiyor. Seksi şarkıcı olarak tanıtılmak, Martin'i kızdırıyor. ‘Benim seksi olmak diye bir isteğim yok. Sahnede özgürce davranıyorum, hepsi bu. Müzik yargılamayı ve engelleri ortadan kaldırır. Ben de dinleyicilerimle birlikte dansedip şarkı söyleyip eğleniyorum. Sahneye çıktığım zaman duygularımı gözler önüne sermeye çalışıyorum. İşte bu yüzden de içimden geldiği gibi davranıyorum.’