Güncelleme Tarihi:
FAHRİYE'DEN ÇOK ÖZEL POZLAR (FOTO-GALERİ)
MARLENE DIETRICH GİBİ BİR KARIŞIM OLMAK İSTERDİM
Fahriye Evcen, format gereği çekimlerde ”II. Dünya Savaşı sonrasındaki Avrupalı Kadın”ı canlandırdı. Bunu yaparken de çok rahattı: “50’lerin ve 60’ların kadınlarını, o zamanki ıtalyan filmlerini ve oradaki feminenliği seviyorum zaten. Bakınca, o dönemdeki her şeyde bir bütünlük ve nezaket görüyorsunuz. şimdi ise her şey daha başına buyruk geliyor bana. Bir de Fransız kadınlarını severim. Marlene Dietrich ise bambaşka... Alman’dır ama ıtalyan kadınlarının ateşiyle Fransızlar’ın asaletini aynı anda taşır. Onun gibi bir karışım olmayı, o dönemde yaşamayı isterdim.”
CLAUDIA CARDINALE’NİN GENÇLİĞİNİ OYNADI
Evcen, dört sezondur “Yaprak Dökümü” dizisindeki Necla karakterini oynuyor. Bu beşinci sezonu olacak. “Aşk Tutulması”, “Romantik Komedi” ve “Cennet” adlı üç de sinema filmde rol aldı. Dördüncüsü ise 3 Aralık’ta gösterime girecek “Seniore Enrica: ıtalyan Olmak.”
Tam da ona göre bir dönem, ona uygun bir rol, onun gibi bir kadın. Çünkü ıtalyan sinemasının kült oyuncularından, Fellini’nin de favorisi Claudia Cardinale’nin gençliğini canlandırıyor filmde: “Beni ‘Yaprak Dökümü’ aracılığıyla bulmuşlar. Claudia’nın gençliğine çok benziyor olmam da önemli tabii. Müthiş bir şey benim için. İstanbul ve ıtalya’da yaptık çekimleri.”
ÖZEL HAYATIMI HİÇ İNCİTMEK İSTEMEDİM
Hırslı değil, azimli denebilir onun için... “Sabretmeme değer olduğuna inanıyorsam sonuna kadar direnirim. Yeri geldiğinde peygamber sabrım vardır” diyor.
Düşününce; hem ünlü hem de değil gibi Fahriye. Çemberin hem içinde hem de dışında duruyor. şöhret bir alevse eğer, onu harlatıp yaymak yerine kontrol altında tutuyor: “Hakkımda pek fazla bir şey bilinmiyor, evet. Yaşıma göre fazla temkinliyim. Özel hayatımı incitmek istemedim hiç. Bir yönetmen ya da yapımcı ile görüşmeye gittiğimde bana önyargısız bakmaları, hakkımda çok az şey bilmeleri hoşuma gidiyor. ıleride gerçek pişmanlıklar yaşamamak için her şeyi şimdiden düşünüyorum. Bir anda sinirlenip bir hata yapabilirim ve üstüme yapışır, on sene sonra gelip beni bulur. Bu düşünce beni frenliyor.”
ÖZCAN’LA 2,5 SENELİK BERABERLİĞİMİZ VARDI
Özcan Deniz ile olan inişli çıkışlı ilişkilerini hepimiz biliyoruz. Onlarınki gözlerden uzak, uzun zamandır sürüyor, kesintiye uğruyor ve aslında bir türlü de bitemiyor. Biz konuştuğumuz zaman ayrıydılar ama kapıyı açık bıraktığını, her an her şeyin değişebileceğini söylüyordu Fahriye Evcen: “2,5 senelik bir beraberliğimiz vardı. Bugün var, yarın yok gibi gelip geçici bir ilişki değildi. O yüzden bundan sonra ne olacağını öngörmem zor.”
Kolay aşık olur mu Fahriye, yoksa temkinli tarafı duygularını da dizginliyor mu: “Bir şey olmalı beni vuracak. Bu bir el hareketi, yürüyüşü bile olabilir. Kolay aşık olmam ben. Bir şey düğmeme basmalı. Bin tane falsosu olsa bile bir bakışıyla beni mest ediyordur mesela. Bence aşk bu. Hataları, kusurlu kişilikleri ve ilişkileri daha çok severim. Zorlanmak hoşuma gider. Tabii ki bir de erkek güzel olsun, bakınca içim açılsın.”
ERKEK, BİR KADINDA HUZUR BULMAK İSTER
Peki adam onun hayatına girmeyi başardı, şimdi kalmak için ne yapmalı? ışte yanıtı: “Onun ne kadar önceliğiyim, bu sorunun cevabı çok önemli. Beni hayatının neresinde tutuyor? Bir şey olduğunda önce ‘sen’ diyebilmeli. Çünkü onunla berabersem, ona aşığım ve o benim önceliğim olmuş demektir.”
“Bir erkek sende ne bulduğu için senle kalır?” sorusu karşısında uzun süre düşünüyor. Kendine hiç o gözle bakmadığı belli. Mahçup bir tonda yanıt veriyor: “Erkek, bir kadında huzur bulmak ister. Bilmem ki... Ama benimle kalıyorsa, belki de bende o huzuru ve güveni bulduğu, 20 yıl sonra da böyle olacağımı tahmin ettiği içindir.”
KADIN DEDİĞİN BİLGE OLMALI
Kadın dediğin bilge olmalı. Erkek bir ilişkide çocuk olabilir, onu ve ilişkiyi idare etmesi gereken kadındır bence. Tabii ben de isterim nazım çekilsin, şımarıklık yapabileyim ama bunlar geçici şeyler. Uzun vadede hem anne hem de iyi bir eş olmak istiyorsan, erkek sana gelip akıl danışabilmeli. Kadın kıvrak zekasıyla her şeyi halledebilmeli. Belki biraz otoriter de olabilmeli ama her zaman bir merhamet ve anaçlıkla. Kadın dolu dolu olmalı, güven vermeli. Sömürülmemek için de kendine doğru erkeği seçmeli tabii.
BABA NASİHATI
“Hayatta kendinizi hiçbir zaman bir yere bağlamayın, beş sene sonra nerede olacağınız aklınızdan bile geçmez” derdi, babam. Buna çok inanıyorum. Ama tezat bir şekilde, düzenine de bağlı bir insanım. Bir şeyi sahipleniyorsam onu elimden hiçbir şey alamaz.