Kuruçeşme'ye Sezen çıkarması

KONSERDEN FOTOĞRAFLAR

Yeni albümü "Yürüyorum Düş Bahçelerinde"den şarkılarını seslendiren Aksu, yaklaşık üç saat süren 25 şarkı, özel şovlar ve stand up tadındaki konuşmalarını bir araya getiren performansında arenayı dolduran yaklaşık 6000 kişiye yine yaptı yapacağını. Geceyi Mustafa Ceceli ve Aykut Gürel’li ekibiyle birlikte söylediği şarkılarla doyulmaz hale getiren Aksu, Zeki Müren'le de düet yaptı. Sahneden ise Melike Demirağ’ın “Arkadaş” şarkısında kucakta taşınarak terketti. İşte gözüme, kulağıma takılanlar...

Bütün millet toplanmıştık Kuruçeşme Arena'nın önüne. Hayır abartmıyorum, yanaşan vapurdan inen insanlar akın akın içeri girme çabası verirken, magazin muhabirleri ise gelen ünlüleri çemberlerine alırken konserden bir saat öncesi kalabalıkta göz gözü görmüyordu. Bir konser için bu kadar kalabalığı en son ne zaman gördüğümü hatırlamamakla beraber, Türk sanatçısına gösterilen ilgiden dolayı göğsüm kabardı desem yeridir. "Yaz"ın ardından "Aşktan Ne Haber"i seslendiren Aksu, yeni albümündeki şarkılara hızlı bir giriş yaptı. Hepimize “Pardon” diyen Aksu, daha en başta rahmetli Michael Jackson’ı anmayı ihmal etmedi. Hazır söz açılmışken, “Michael Jackson’ın ölümüne çok üzüldüm. Ne garip şey insanın kıymetini ölünce anlamak. Hayat gailesinde insanları aldıkları riskleri, başarılarını, üzüntülerini hep es geçiyoruz” diyerek ölmeden kıymetimizi bilin çağrısı yaptı.

Saatinden geç başlayan konserde gözler daha ilk şarkıda Minik Serçe'nin kendisine iki beden küçük siyah elbisesine takıldı. Tam gözlerim ünlü sanatçının nefes almaktan zorlanıp diyaframı sayesinde yaşamaya devam etmesine dikilmişken, sanki elbisesi konusundaki fikrime katılırcasına seslenerek, ”Tuğba, elbise yüzünden bağırsak düğümlenmesi yaşıyorum” demez mi. Neyse ki, konserin ikinci yarısında o elbise gitti yerine kuğu gibi beyaz bir elbise çıkageldi.

"İtirafçı Olma", "Dört Günlük Bir Şey" dinlendi önce. Sıra "Ağlamak Güzeldir"e geldiğinde ise Aksu, “Her gece dinliyorum. Doğurmadığım çocuklardan bir tanesi. Ömrüm çocuk bakmakla geçti. Hep duruydu, hiçbir zaman süslü olmadı. Su gibi tertemiz bir kız geliyor” dedi ve Göksel’i sahneye takdim etti. "Ağlamak Güzeldir" ve "Kurşuni Renkler" şarkılarını birlikte seslendiren ikili, seyircileri darmadağın etti desem yeridir. Göksel’in, “Ustamın önünde saygıyla eğiliyorum” demesi ise, Minik Serçe’yi mutlu etti ama “Ne ustası ayol” gibi mütevazi bir tavırla sarılarak uğurladı doğurmadığı çocuğunu.

Konserin ikinci bölümünde ise aynı zamanda Mustafa Sandal'ın da vokalisti olan Gülşah, keman şovuyla kendisine eşlik eden dansçıyla birlikte bir süre nefes kesti. Bu kızda bir parıltı var, yakında solo görürseniz şaşırmayın. Tabi Gülşah'a torpil geçerken sesine hayran kaldığım Evrim'i de unutmadım, unutamam. Beyaz bir elbise ile Hande Yener’in daha önce seslendirdiği "Kibir" ve onun başarılı yeni düzenlemesiyle sahneye çıkan Sezen Aksu, "Çakkıdı" ile devam etti. Sahne önünde ise, dans eden biri vardı. Evet ta kendisi, Ayşe Özyılmazel, en az Kenan Doğulu'nun klibindeki kızlar kadar iyi dansediyor, tüm izleyiciler de görmüştür herhalde, ben gözlerimin yalancısıyım!

Gecenin sürprizi ise Aksu’nun Zeki Müren’in ünlü eseri “Sorma”yı yorumlamasıydı. Dijital düet yapan ikiliyi, seyirci alkışa boğdu. LED ekranda Zeki Müren, sahnede Aksu öyle lezzetli bir düet izledim ki, şimdi bile tüylerim diken diken. “O bir kahramandı. Hayatı boyunca risk aldı, Zerafetini ve nezaketini bırakmadı. Rahmet yağsın üstüne” dedi Aksu şarkının peşi sıra. İzleyiciler de Boğaz'ı Zeki Müren’e karşı olan özlemlerini taşıyan alkışlarla inletti. Levent Yüksel’den "Zalim", "Beni Al Onu Alma", "Rakkas" gibi şarkılar geldi arkasından ve konser sona erdi. İşte o anda Kuruçeşme trafiğinde telef olacak seyirciler birer birer alanı terk etmeye başladı. Sanatçı konseri bitirmeden çıkılmaz diye bilirim ben ama insanlardaki sabır ve saygı düzeyi gerçek hayatın getirecekleri yüzünden düştükçe düşüyor. Alanın dışında kendilerini bekleyen manzaraya kendilerini o kadar kaptırmışlardı ki Aksu, derhal tekrar bis için sahnedeki yerini aldı. Ferhat Göçer’in “Gidemem” parçasını seslendiren Aksu, şarkı bitiminde tüm ekip arkadaşlarını sahneye “Müzik kardeşliği” sloganıyla davet ederek Melike Demirağ’ın "Arkadaş" parçasını seslendirdi. Gece sonunda ise kucakta kulisine gitti Minik Serçe.

Gecenin özeti olarak, deniz yoluyla karaya çıkartma yapan yüzlerce Sezen Aksu fanatiği, iyi çalışılmış bir şov, "dan" diye birdenbire biten şarkılar, vokal seslerinin zaman zaman izleyiciye kesik kesik gelmesi, gece elbisesiyle konser dinlemeye gelip elbise kırıştıran gûruh, Ayşe Özyılmazel'in "Çakkıdı" dansı, ara olsa da içki alsak diyen seyircinin pervasızlığı, çocukla konsere gelmenin çilesi, Aksu’nun bitmek bilmeyen anıları ve yılların getirdiği eşsiz tecrübesi kaldı. Sesine sağlık Minik Serçe...

KONSERDEN NOTLAR

* Ünlü sanatçının gözü konser alanının yanındaki mekanlara takılınca da kendini tutamadı: “Kuşlar havai fişek sesinden kalp krizinden ölüyorlarmış. Hoşşik bunlar. Siz sıkılmadınız mı artık korka korka yaşamaktan. Ota b.ka korkmaktan sıkılmadınız mı?”
* Gece boyunca sık sık "Hoşşik" diyen bir ara kendini tutamayıp “Konuşma Len” cümlesiyle Recep İvedik’e de selam çakmayı unutmayan Minik Serçe “Bayılıyorum Dilber Hala’ya” diyerek taklidini yaptı.
* Oğlu Mithat Can ile aralarında geçen bir diyalogu da aktaran Minik Serçe “Tamam siz ne diyorsunuz, star mı ondanız işte ama her ne kadar mütevazi olsak da bazen gerçekleri duymak istiyor insan. Mithat şimdi evde şarkı yapıyor, güzel olduğunu söyleyince “anne o senin güzelliğin” diyor. Ağzını yırtamıyorum işte, evlat” dedi.
* Annesiyle arasında geçen benzer bi diyalogu ise şöyle özetledi: “Bir gün annemi ikna ettim, bir programa katıldık. Övüyor da övüyor. Anne ne yaptın dedim. Olanı söyledim, b.ktan evlat baldan tatlıdır mı deseydim dedi. Her kız bir gün anasına benzermiş ben de anama benzedim” dedi.
* "Rakkas" sırasında gördüğü bir böceği incitmemek için uzun süre uğraşan Aksu’ya sahne önünden geçen Yaşar Gaga “ambulans çağırırız” deyince sinirler boşaldı tabii. Bu anı da bir anısıyla ölümsüzleştiren Aksu, “Bir böcek bile olsa canlılara zarar vermeyi sevmiyorum. Sonra ağzım burnum yamuluyor. Sivrisinekler beni yemez ama kara sineklerden kaçamıyorum. Bir keresinde odama bir kara sinek girdi. Yakaladım onunla konuşmaya başladım. Bak sinek, biz bir bütünün parçasıyız, yapma etme diye. Bu sırada umarım beni kimse duymamıştır ben ne yapıyorum dedim. Duysalar eyvah ayrıldı tahtalar diyecekler. Sonra beni biri duydu. Hemen Kur’an bulup el bastırdım kimseye anlatmasın diye. Bi de olana bakın, ben anlatıyorum” dedi.
* Aksu, Mustafa Ceceli’nin yeni albüm haberini vererek “Albümde Limon Çicekleri'ni de söyledi. Bi süre sonra çarkımıza okuyacak” dedi.
* Seyircilerin arasından nereye gideyim sorusuna “uzay” yanıtını alan Aksu, “Nasıl yani? Bana gazlı mı diyorsun. Michael gitti ben de mi gideyim” demez mi.
* Arkadaş şarkısını söylerken tüm ekibi tek tek öpen Aksu, sahneyi ekip elemanının kucağında terk etti.
* Yeni albümünden şarkıları okumaya devam ettiği sırada “Her şarkıda alkışlamayın canım. Rahatınıza bakın. Bütün gece alkışlarsanız kollarınız yorulur" dedi
* Babasının safra kesesinden ameliyat olduğu zaman uyması gerektiği diyet yüzünden annesinin de ona uyduğunu belirten Aksu “Sabah, ara öğün, akşam özel yemekleri var, annem de ona uyuyor, sürekli yemek yedikleri için bazen masada oturuyor. İzmir’deyken ben de bir baktım babam ve annem yemek masasında. Babam yiyiyor, annem yemiyor. Anne neden yemiyorsun dedim, “Otururum ama kılmam” dedi. Bizimkiler çok komik. Ayda iki kere İzmir’deyim. Gülmeye gidiyorum. İnsan zamanla kıymetini, aslında birbirlerini nasıl sevdiklerini ne kadar eğlenceli insanlar olduklarını anlıyor. Ayrı geçen günlerime yanıyorum.”
* Konserin ilk bölümünün sonunda Aksu’ya roman havası oynayan dansçılar da eklenince tadından yenmedi ama konsere verilen 15 dakikalık arada seyirciler adeta içki almak için yarıştı.�
* Hem vokalisti hem de perküsyoncu olan Cihan Okan ile seslendirdiği parçanın ardından konserlerinde geleneksel hale getirdiği Hint dansını yapmak isteyen Aksu’nun aklına, yeni klibinde Hint dansı yapan diğer bir çocuğu Işın Karaca gelince, Hint Dansı’nı Japon Dansı ile değiştirmeye karar verdi. “Beni taklit ettiklerinde bayılıyorum ama herkes öyle olmayabilir. Alınır falan şimdi Işın, olmaz. Klibi unutulana kadar Hint dansı yapmayacağım” dese de kendini tutamadı ve yaptı.
* Bu konuşmaların geçtiği esnada Aykut Gürel, Aksu’yu sahilden gelen polisler konusunda uyarınca “Aa neden geldiler, bizi almaya mı geldiler. Yok korumaymış onlar” diyerek rahat bir nefes alınca “O kadar bizi dövmezseniz sizi daha çok severiz” dedi.