Güncelleme Tarihi:
ENBE Orkestrası, 2 Temmuz akşamı müzik, dans ve eğlence ile harmanladığı özel sahne performansıyla Kuruçeşme Arena'da olacak. Konsere Mustafa Ceceli, Aslı Güngör ve Meyra da misafir sanatçı olarak katılacak. Gerçeker, bu konser için "Dinleyicilerimize unutulmaz bir gece yaşatacağız" diyor.
ENBE Orkestrası, 2 Temmuz’da Kuruçeşme Arena’da konser verecek. Neler hazırladınız dinleyicilerinize?
- Bu, İstanbul’da vereceğimiz ilk açık hava konseri. Yaklaşık iki saat sürecek bu konser için çok özel bir sahne düzeni hazırladık. 40 kişilik orkestramız ve özel repertuvarımız ile unutulmaz bir gece yaşatacağız dinleyicilerimize. Meyra ve ünlü klarnet sanatçısı Serkan Çağrı da konuk sanatçı olarak sahneye çıkacaklar. "Kalp Kalbe Karşı" ve
ENBE Orkestrası’yla Türkçe pop şarkılara sıra dışı bir yorum kattınız. Bu fikir nasıl ortaya çıktı?
- Kurulduğundan bu yana, yani yaklaşık 13 yıldır ENBE Orkestrası’nın şefliğini yapmaktayım. Fransızca şarkılar, İtalyan napolitenleri, tangolar, caz ve Latin müziklerinden oluşan geniş bir repertuvarımız var. Ama biz Türkçe müzik de çalıyoruz ve istedik ki insanlara Türkçe pop müziği biraz daha ENBE bakış açısıyla yansıtalım.
ENBE Orkestrası’nın bu kadar ses getirmesinin nedeni nedir sizce?
- Bu biraz yaptığınız müzikle ilgili. İlk albüm etnik müzikler üzerine kuruluydu ve bu da sadece belli bir kesimin ilgisini çekti. Sonra yaklaşık 1,5 yıl ikinci albüm için çalıştım. Hedefim Türkçe pop bir albüm yapmaktı. Amacımıza ulaştık. Albüm satışları müthiş oldu.
Albüm satışlarından herkesin şikayetçi olduğu bir dönemde, böyle bir başarı yakalamanız gerçekten enteresan...
Albümün başarısı konusunda hiç endişe duydunuz mu?
- Hayır... Bundan üç yıl önce ENBE Orkestrası ile "Düşler" albümünü yaptım. Kendi bestelerimle hem de... Tüm insanlara ENBE Orkestrası’nın bu işte bir dönüm noktası olduğunu anlatacak, onlara "Helal olsun" dedirtecek bir albüm yapmak istedim. Benim hayat tarzım da böyledir. Yaptığım her işte iyi olmak isterim. Ajda Pekkan, Ferhat Göçer, Aytekin Kurt, Sultana, Mustafa Ceceli, Aslı Güngör ve Atacan Yücel’in konuk sanatçı olarak yer aldığı bir albüm... İçinde Fikret Şeneş, Fecri Ebcioğlu, Sezen Aksu, Atilla Özdemiroğlu gibi değerli söz yazarı ve bestecilerin eserleri var. Ayrıca aranjelerde Ozan Doğulu, Erdem Kınay, Mustafa Ceceli ve Sinan Akçıl imzaları bulunuyor. Bunlar işlerini en iyi şekilde yapan isimler. Ancak içinize sinmeyen işlerde tereddütte kalırsınız. Benim öyle bir tereddüdüm yok.
Peki albümünüzün korsanlarının çıkması ya da şarkılarınızın internetten indirilmesi ile ilgili ne diyeceksiniz?
- Ben çok takip etmiyorum bunu, ama DMC yetkililerinden aldığım bilgiye göre internetten çok fazla şarkımız indirilmiş. Zaten yakında cep telefonları ve internet, müzik piyasası için büyük pazarlar oluşturacak. Aslında dijital ortam çok önemli. Ben bu albümü yapınca gördüm ki, Türkiye’nin dört bir yanından, Almanya’dan bana ulaşıp bestelerini paylaşan gençler var. İnternet olmasaydı onlara ulaşamazdım. Artık iş cep telefonu ve internete doğru kayıyor.
- Konservatuvarda okurken bir yandan da Maksim Gazinosu’nda Nilüfer ile Kayahan’ın orkestra şefliklerini yapıyordum. Hedefim zaten dünya müzik platformuna bir orkestra ile çıkmaktı. Biz sahnede işin şov kısmını da yapıyoruz. Bir müddet sonra umarız arkamızdan gençler gelecek ve yerimizi onlara bırakacağız...
Sanatçılara ’Egonuzu dışarıda bırakın’ diyoruz
Albümlerinizde pek çok ünlü isimle çalıştınız. Ünlü isimlerle çalışmak zor mu?
- Sanatçılar egoları yüksek insanlardır. Leman Sam, Ajda Pekkan, Özcan Deniz gibi birçok isimle konserler yaptık. Biz bu müziği yaparken insanlara en iyisini sunmak istiyoruz. O yüzden sanatçı dostlarımız çalışmaya geldiklerinde, onlardan egolarını kapının dışında bırakmalarını istiyoruz. Ondan sonra herkes istediğini yapabilir.