"Kurbanlık" uyarısı

Güncelleme Tarihi:

Kurbanlık uyarısı
Oluşturulma Tarihi: Ocak 11, 2005 14:45

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, satın alınacak kurbanlık hayvanın “veteriner sağlık raporu” veya ”menşe-i şehadetnamesi” bulunması, kurbanlık koyun ve keçilerin de 1 yaşından küçük olmaması, sığırların ise en az 2 yaşında olması gerektiğini bildirdi.

Büyükşehir Belediyesi, kurbanlık hayvanın taşıması gereken özellikler, kesim öncesi, sırası ve sonrası dikkat edilecek hususlar, etlerin muhafazası ve deriyle ilgili işlemlere ilişkin bilgi verdi.

Kurbanlık hayvanın 1 veya 2 gözü kör, kulakları kopuk, 1 veya 2 boynuzu kökünden kırık, kuyruğunun yarısı kopmuş veya doğuştan kuyruksuz, dişlerinin çoğu dökük, meme başları kopuk ve yürüyemeyecek kadar topallığı olmaması gerektiği vurgulanan açıklamada, genel sağlık açısından da kurban edilecek hayvanın durgun ve halsiz, aşırı öksürük ve aksırıklı olmaması, gözleri, derisi ve kıllarının parlak ve canlı olması, göz, ağız ve burnunda akıntı olmamasının önemine işaret edildi.

Kurbanlık hayvanın aşırı zayıf ve gebe olmamasına da dikkat çekilen açıklamada, besili koyun ve keçilerin bel ve omurları ile kavrandığında kemik uçları ve kaburga kemiklerinin kolaylıkla hissedilmediği ve bellerinin düz ve yürüyüşlerinin dik olduğu, besili sığırların da vücut çukurlarının kaybolduğu, kemik uçlarının da belirgin olmadığı kaydedildi.

KESİM ÖNCESİ, SIRASI VE SONRASINDA NELERE DİKKAT EDİLMELİ

Açıklamada, kesim öncesi, kesim sırası ve kesim sonrasında dikkat edilecek hususlar ise şöyle sıralandı:

“Kurbanlık hayvanlar, uzun yoldan gelmişse kesilmeden önce mutlaka dinlendirilmeli ve en az 8 saat aç tutulmalıdır. Hayvan kesim yerine götürülürken ürkütülmemelidir. Kesim sırasında hayvan, eziyet çekmeyecek şekilde kontrol altına alınmalıdır. Kesim işlemi, çok keskin bir bıçakla ve ehil kimselerce yapılmalıdır. Kesim sırasında kanın iyi akması için hayvanın bir ön ayağı serbest bırakılmalı ve omurilik ancak kan tamamen aktıktan sonra kesilmelidir.

Kesim sonrasında deri altında kanlanma, morarma ve çürüme olmamalıdır. Göğüs kafesinde yapışmalar, su toplanması ve inci tanesi gibi oluşumlar bulunmamalıdır. Etlerde ve et yağında bazen sarı renk bulunabilir. Bu sarı renk, 24 saat bekletildiğinde tamamen kaybolmuyor veya azalmıyorsa, eti tüketmeden önce mutlaka veteriner hekime danışılmalıdır.

Karaciğer ve akciğer normal görünüm ve kıvamda olmalı, üzerlerinde su keseleri, apse benzeri şişlikler, parazit ve kurtçuklar varsa, tüketilmeden kedi ve köpeklerin ulaşamayacağı derinlikteki bir çukura gömülmelidir.

Etlerde iltihap, yara ve mantarımsı üremeler olmamalıdır. Etlerin üzerinde veya kesitinde pirinç tanesi görünümünde hareketsiz cisimcikler varsa, etler soğuk bir yerde muhafaza edilmeli ve veteriner hekime danışılmalıdır.

Gübre, kan ve yenmeyen iç organlar gibi atıklarla çevre kirletilmemeli, atıklar mümkünse derin çukurlara gömülmeli ya da sızdırmaz torbalarda genel çöp toplama mahallerine bırakılmalıdır.”

ETLERİN MUHAFAZASI VE DERİ

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin açıklamasında, kurban etlerinin parçalar halinde temiz bir kaba konularak buzdolabında korunması, etin kalitesi ve büyüklüğüne göre saklama süresinin 5-6 günü geçmemesi, uzun süreli muhafaza için derin dondurucularda saklanması ve kıyma haline getirilen etlerin de en geç 2 gün içinde tüketilmesi önerisinde bulunuldu.

Açıklamada, deri ile ilgili yapılacak işlemlere ilişkin de şöyle denildi:

“Derinin hasar görmemesi için yüzme işlemi, mutlaka küt ve yuvarlak uçlu bıçaklarla yapılmalıdır. Derilerin üzerinde et ve yağ parçaları bırakılmamalıdır. Deri tuzlanmadan önce soğuması ve sularının süzülmesi için 1-2 saat mutlaka bekletilmelidir. Kullanılan tuz, temiz ve iri taneli olmalıdır. Koyun ve keçi derilerine deri ağırlığının yarısı kadar, sığır derilerine ise 3'te 1'i kadar tuz, derinin iç yüzünün tamamını kaplayacak şekilde serpilmelidir.

Tuzlanmış deriler, ilgili kişi ve kuruluşlara verilinceye kadar rutubetsiz, havadar ve serin bir yerde muhafaza edilmelidir.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!