Güncelleme Tarihi:
Serdar Ortaç 66 gününü geçirdiği Mamak Askeri Hapishanesi'ndeki anılarını anlatmaya devam ediyor. Tane tane, kendine özgü o çok saygılı ifadesiyle yaşadıklarını yakınmadan dile getiriyor. Dilinden ‘‘Gaybana Geceleri’’ hiç düşmüyor. Şimdi ona sormak gerek şu mapus arkadaşlığının nasıl bir şey olduğunu?
‘‘Çok güzel oluyor be... Hapishanesinde yaşamış olsam bile askerliğin çok yüce bir kurum olduğunu anladım. Seni bir tokatla indiriyor, o tokatı daha hissetmeden her şeyi bir bir anlatıyor, bir günde hayatının bütün dönemleri için plan yapıyorsun. Benim niteliğimle ortada dolaşan hiçbir şöhret ya da prestij sahibi gencin böyle bir disiplini kaldırabileceğine inanmıyorum.’’
Hasipahanede kimleri özledin, kimleri lanetledin?
‘‘Mamak'ta herşeyden çok annemi özledim. Dünyadaki her duygudan daha yüce. Yener ağabeyciğim, paranın yaşamak için bir önemi olmadığını anladım. Şöhretin dünyanın en kötü, en yok edici ve en pis duygusu olduğunu anladım. Teşekkür edeceğim çok önemli isimler var. Bülent Ersoy, hiç samimiyetimiz olmadığı halde benim için ekranlarda ‘Çok değerli besteci sayın Ortaç' demiştir. Bu konuda ömür boyu borcum vardır Bülent hanıma. Ebru Gündeş her işini bırakıp her daima yanıma gelmeye çalıştı ama içeri giremedi. Mahsun Kırmızıgül telefon açmış, üzüntüsünü belirtmiş. Okan Bayülgen programlarında beni çok malzeme yaptığı, benden çok ekmek yediği halde her dakika aradı. Sibel Can gelmedi, Muazzez Abacı hiç sormadı. Hülya Avşar 60. gün aradı. Yılmaz Morgül telefon açtı. Anam bana ‘Ömrümden 10 yıl çaldın, seni affetmeyeceğim' diyor. Benim para kazandırdığım sanatçılardan bir çoğu bir buçuk metre ötemde program yaptıkları halde kıllarını kıpırdatmadılar. Altın Nal Gazinosu'nda çalışan senelerin assolisti bana bir telefon bile etmedi. Bunlar benden ne yüzle şarkı isteyecekler? Bir daha ne Meksika ne başka ülke, bundan sonra Türkiye'yi Türkiye'de temsil etmeye çalışacağım.’’
Bir de kumar tutkusu konuşulur bu dünyada Serdar'ın.
‘‘Kumara Antalya'da 1994 senesinde, üçüncü konserimin gecesi orkestra arkadaşlarımın götürdükleri bir casinoda kollu makinalarda oynadım. Bu oyunda beş jeton kazandım ve bir hafta unutamadım, 500 bin lira eder. İşte o 500 bin lirayı kazanma zevki insanı ruletçi, pokerci de yapıyor. 96 senesinde İstanbul'daki casinolara arkadaş grubumuzla gider oldum. Bilmeden oynardım, her tarafa serpiştiririm ama bellediğim rakam 17'diydi. Kumarı zevk gibi görmek için, ondan daha kötü zevkleri yaşamamış olmak lazım. Ben kumarı bir eğlence bilirdim, halbuki eğlenmek için yapılacak o kadar çok şey varmış ki...’’
Kumar nedeniyle 454 milyar borcun olduğu yalan mı, evini satttığın anlatıldı. Rulet masalarında bugüne kadar ne kadar kaybettin?
‘‘Kumarda ev kaybetmedim Yener ağabeyciğim, bunları da ilk sana anlatıyorum. Kumardan kaybettiğim paralara karşılık evimi de satmadım. Tarabya'daki evim 650 bin dolar eden, dört katlı lüks bir villaydı. 23 Kasım'da askere gideceğimi öğrendiğim zaman bu öküz kadar evi nasıl korurum diye düşündüm. Temmuz ayında evi satıp, parasını repoya yatırdım. Hiç kimseye beş kuruş borçlanmadım, hiçbir senet sepet işine girmedim, kumardan dolayı maddi olarak hiçbir acı hasar görmedim. Bir beste daha yaptım, iki konser daha verdim, üç saatlik zevkte beni yaralayan acıyı unutturdum. Bugün Allaha şükür maddi olarak çocuğumun çocuğuna yetecek kadar param var. Öyle gün olurdu ki, 10 bin dolar kaybedip üzülürdüm, mırıl mırıl otelime dönerdim, ertesi gün 15 bin dolar kazanır sevinirdim. Kumarda kazanan olmaz. Uzun süreli bir sezon oyunundan sonra belki 20 milyar lirayı bulmuştur kaybettiklerim. Ama hayatımı yaralayacak bir kayıp değildi benim için.’’
Sevgili Serdar, sana geçmişler olsun...
MAMAK TÜRKÜSÜ
Korkunun ecele faydası yokmuş
Gidenlerin çoğu döner mi bilmem
Bugünün yarına çıkışı yokmuş
Hasretin şafağa yeter mi bilmem
Gecemde güneşin biter mi anne
Bu yangın ateşin söner mi anne
İçimde kül olan yaram kanıyor
Hasretin Mamak'a yeter mi anne
Annesine yazdığı şiir
YALNIZ ŞEHİR
Kimlerden sorarım seni
Kimlerden haber alırım
Kim bilir yıllar sonra
Koynunda yaşlanırım
Ayrılık zor mevsimmiş
Ben bunu geç anladım
Bu akşam öyle kederdeyim
İçim yanıyor ama,
Hiç kimse anlamıyor
Gözlerin damla damla
Dudağımda bir şiir
Sevgimin ortasında
Yalnız değil bu şehir
Kıskandım seni elden
Kıskandım seni benden
Korkuyorum bu yüzden
Bunu bir Allah bilir
Ebru Gündeş'e yazdığı şiir