Kültür sanat Bodrum’a taşındı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Haziran 15, 2007 00:00
Yaz gelince kültür sanat aktiviteleri de yazlıklara taşınmaya başladı. Özellikle İstanbul ve Ankara gibi büyükşehirlerde yaşayanların tercih ettiği Bodrum’da bu hafta çeşitli sergiler ve dört yıldır devam eden film festivali başlıyor.
Anneciğim Türkler geliyor
Dördüncüsü Bodrum Film Festivali, bugün 20.30’da Londralı Oojami’nin Bodrum Kalesi’ndeki konseriyle başlıyor. Festivalin ana konusu Nuri Bilge Ceylan Sineması olacak. Retrospektif bölümde Ceylan’ın Koza, Kasaba, Mayıs Sıkıntısı, Uzak ve İklimler filmleri gösterilirken, 17 Haziran’da NBC Sineması üzerine de bir panel düzenlenecek.
21 Haziran’a kadar kapalı ve açık alanlarda (Bodrum Belediyesi Nurol Kültür Merkezi, Cine Marin Sinemaları, Milta Marina Osmanlı Tersanesi, İskele Meydanı) gösterimlerin yapılacağı festivalde son dönem Türk Sineması’nın önemli örnekleri Mamma Li Turchi (Anneciğim Türkler Geliyor) başlığıyla sunulacak. Bu deyim, eski dönemlerde İtalyanların günlük dillerinde kullandığı ve Batı medeniyetinin "ötekisi" olan Türklerin korkutucu yanına atıf yapıyor.
Belgesel Panorama bölümünde uluslararası festivallerde boy gösteren Chicken Elections, Radiophobia, Source, Kabul Transit, Ears-Open-Eyeballs-Click ve Before Flying Back to Earth gibi yabancı belgeseller yer alacak.
Festival, ödüllü kısa filmlerden seçmelerle son dönem ses getiren yerli belgeselleri de programına aldı. Bu bölümde Lübnan, Filistin, Suriye, Mısır ve Cezayir’den Arap belgeseller var. Tired Snow başlığı altında toplanan Rus avangard kısa filmleri ise küresel felaketlerin, savaşların sürdüğü günümüze işaret ediyor, "What’s Next- Sırada Ne Var" sloganı ile belirsiz diğer tehditlere dikkat çekiyor.
Dalabiliyorsan bu sergiyi gezersin
4. Uluslararası Bodrum Film Festivali’ne paralel olarak açılacak olan "Geri Dönüşüm Recycling" sergisi, Denizi Pişirdik ekibi tarafından hazırlandı. Yaklaşık iki hafta önce resif oluşturması amacıyla BOSAD, Bodrum Sualtı Derneği ve Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın ortak yürüttüğü proje ile batırılan SG 115 gemisinin üzerine yerleştirilen objelerle hazırlanan sergide, çöp dağlarının geri dönüşüm projeleriyle nasıl kazanılabileceği anlatılıyor.
Denizi Pişirdik ekibi 2001’den beri suyun 10 metre altında seramik sergileri düzenliyor. Bu sergi için 25 metre derine indiler. Festivaller için kısa bir film çekmek amacıyla başladılar ama proje "Sadece dalgıçların gezebileceği" bu sergiye dönüştü.
Her gün çöplerde gördüğümüz kullanılmış plastik şişe, teneke kutu inşaat demirleri ve seramik parçalarla "himini" adını taktıkları küçük adamlar yaptılar. Her biri hareketliymiş gibi görünen bu adamlar sırtlarında çöpler taşıyorlar. Geminin burnuna yerleştirilen ve inşaat demirinden yapılan kadın figürü ise Titanic filmindeki meşhur sahneye gönderme yapıyor.
Sergi hazırlığı sırasında çekimleri yapılan ve Film Festivali’nde gösterilecek 10 dakikalık kısa bir de film yapıldı. Seramik sanatçıları İnci İyibaş, Alp Çağpar, Saner Gülsöken ile mimar ve sualtı kameramanı Bengiz Özdereli tarafından hazırlandı.
TEKNEDE YAŞAM
Bodrum sergilerinden biri de fotoğrafçı Çetin Özer’in (51) hazırladığı Bir Deniz Masalı. Osmanlı Tersanesi Sanat Galerisi’nde 19 Haziran’da açılacak sergide, Özer’in 2006’da Milta Bodrum Marina’da fotoğrafladığı teknede yaşayanlar ve yarışan yelkenliler yer alıyor. "Bazen yarışan teknenin içinden, bazen de dışarıdan güvenlik botundan çektim fotoğrafları. Yarış teknesinin içinden çekim yapmak çok daha heyecanlıydı. Çetin Özer’in sergisi 1 Temmuz’a kadar görülebilir.
ESKİ VE YENİ BODRUM
Güngör Kabakçıoğlu (74) Jazz Now Sanat Merkezi’nde açılan Bodrum Resimleri sergisi 27 Haziran’a kadar görülebilecek. Özellikle milattan önce birinci yüzyılda yaşamış olan Romalı Mimar Vitruvius’tan etkilendiğini söylüyor Kabakçıoğlu:"Mimar Vitruvius’un anlatımına göre Halikarnas kent yerleşim planı dev bir tiyatroyu andırır. Bu dev tiyatronun dış duvarlarını oluşturan surlar batıda Salmakis koyunda başlar, Myndos kapısı ile devam eder. Kuzeyde Antik Tiyatro, hemen onun altında kentin tam ortasında yer alan anıtsal mezar Mauseleum’u ve Mars Tapınağı’nı kucaklar ve Zephhyrion Bodrum Kalesi’nin doğusundaki ilk koyda biter. Kenti boydan boya saran, yarım daireyi andıran surlar arasındaki irili ufaklı tepecikler, bu devasa tiyatronun oturma yerleridir. Bugünkü Bodrum’da Tepecik Camii’nin bulunduğu bölgede orkestra yer alır. Marina ve kale, dev tiyatronun sahnesini tamamlar." Eski ve şimdiki Bodrum’u kıyaslayan Kabakçıoğlu’nun resimlerine bakıldığında her iki zamanın görüntülerini yakalamak mümkün.
Deniz İNCEOĞLU
Dördüncüsü Bodrum Film Festivali, bugün 20.30’da Londralı Oojami’nin Bodrum Kalesi’ndeki konseriyle başlıyor. Festivalin ana konusu Nuri Bilge Ceylan Sineması olacak. Retrospektif bölümde Ceylan’ın Koza, Kasaba, Mayıs Sıkıntısı, Uzak ve İklimler filmleri gösterilirken, 17 Haziran’da NBC Sineması üzerine de bir panel düzenlenecek.
21 Haziran’a kadar kapalı ve açık alanlarda (Bodrum Belediyesi Nurol Kültür Merkezi, Cine Marin Sinemaları, Milta Marina Osmanlı Tersanesi, İskele Meydanı) gösterimlerin yapılacağı festivalde son dönem Türk Sineması’nın önemli örnekleri Mamma Li Turchi (Anneciğim Türkler Geliyor) başlığıyla sunulacak. Bu deyim, eski dönemlerde İtalyanların günlük dillerinde kullandığı ve Batı medeniyetinin "ötekisi" olan Türklerin korkutucu yanına atıf yapıyor.
Belgesel Panorama bölümünde uluslararası festivallerde boy gösteren Chicken Elections, Radiophobia, Source, Kabul Transit, Ears-Open-Eyeballs-Click ve Before Flying Back to Earth gibi yabancı belgeseller yer alacak.
Festival, ödüllü kısa filmlerden seçmelerle son dönem ses getiren yerli belgeselleri de programına aldı. Bu bölümde Lübnan, Filistin, Suriye, Mısır ve Cezayir’den Arap belgeseller var. Tired Snow başlığı altında toplanan Rus avangard kısa filmleri ise küresel felaketlerin, savaşların sürdüğü günümüze işaret ediyor, "What’s Next- Sırada Ne Var" sloganı ile belirsiz diğer tehditlere dikkat çekiyor.
Dalabiliyorsan bu sergiyi gezersin
4. Uluslararası Bodrum Film Festivali’ne paralel olarak açılacak olan "Geri Dönüşüm Recycling" sergisi, Denizi Pişirdik ekibi tarafından hazırlandı. Yaklaşık iki hafta önce resif oluşturması amacıyla BOSAD, Bodrum Sualtı Derneği ve Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın ortak yürüttüğü proje ile batırılan SG 115 gemisinin üzerine yerleştirilen objelerle hazırlanan sergide, çöp dağlarının geri dönüşüm projeleriyle nasıl kazanılabileceği anlatılıyor.
Denizi Pişirdik ekibi 2001’den beri suyun 10 metre altında seramik sergileri düzenliyor. Bu sergi için 25 metre derine indiler. Festivaller için kısa bir film çekmek amacıyla başladılar ama proje "Sadece dalgıçların gezebileceği" bu sergiye dönüştü.
Her gün çöplerde gördüğümüz kullanılmış plastik şişe, teneke kutu inşaat demirleri ve seramik parçalarla "himini" adını taktıkları küçük adamlar yaptılar. Her biri hareketliymiş gibi görünen bu adamlar sırtlarında çöpler taşıyorlar. Geminin burnuna yerleştirilen ve inşaat demirinden yapılan kadın figürü ise Titanic filmindeki meşhur sahneye gönderme yapıyor.
Sergi hazırlığı sırasında çekimleri yapılan ve Film Festivali’nde gösterilecek 10 dakikalık kısa bir de film yapıldı. Seramik sanatçıları İnci İyibaş, Alp Çağpar, Saner Gülsöken ile mimar ve sualtı kameramanı Bengiz Özdereli tarafından hazırlandı.
TEKNEDE YAŞAM
Bodrum sergilerinden biri de fotoğrafçı Çetin Özer’in (51) hazırladığı Bir Deniz Masalı. Osmanlı Tersanesi Sanat Galerisi’nde 19 Haziran’da açılacak sergide, Özer’in 2006’da Milta Bodrum Marina’da fotoğrafladığı teknede yaşayanlar ve yarışan yelkenliler yer alıyor. "Bazen yarışan teknenin içinden, bazen de dışarıdan güvenlik botundan çektim fotoğrafları. Yarış teknesinin içinden çekim yapmak çok daha heyecanlıydı. Çetin Özer’in sergisi 1 Temmuz’a kadar görülebilir.
ESKİ VE YENİ BODRUM
Güngör Kabakçıoğlu (74) Jazz Now Sanat Merkezi’nde açılan Bodrum Resimleri sergisi 27 Haziran’a kadar görülebilecek. Özellikle milattan önce birinci yüzyılda yaşamış olan Romalı Mimar Vitruvius’tan etkilendiğini söylüyor Kabakçıoğlu:"Mimar Vitruvius’un anlatımına göre Halikarnas kent yerleşim planı dev bir tiyatroyu andırır. Bu dev tiyatronun dış duvarlarını oluşturan surlar batıda Salmakis koyunda başlar, Myndos kapısı ile devam eder. Kuzeyde Antik Tiyatro, hemen onun altında kentin tam ortasında yer alan anıtsal mezar Mauseleum’u ve Mars Tapınağı’nı kucaklar ve Zephhyrion Bodrum Kalesi’nin doğusundaki ilk koyda biter. Kenti boydan boya saran, yarım daireyi andıran surlar arasındaki irili ufaklı tepecikler, bu devasa tiyatronun oturma yerleridir. Bugünkü Bodrum’da Tepecik Camii’nin bulunduğu bölgede orkestra yer alır. Marina ve kale, dev tiyatronun sahnesini tamamlar." Eski ve şimdiki Bodrum’u kıyaslayan Kabakçıoğlu’nun resimlerine bakıldığında her iki zamanın görüntülerini yakalamak mümkün.
Deniz İNCEOĞLU