Güncelleme Tarihi:
Filmde sizi çeken neydi?
- Filmin yeni bir hissinin olması. Ayrıca, film seçerken her zaman izlemekten hoşlanacağım bir şey olmasına dikkat ederim. ‘R.I.P.D. Ölümsüz Polisler’ de bu kriterlere uyuyor. Bir diğer önemli konuysa, izleyiciyi şaşırtıp beklenmeyen yerlere götürmesi.
Filmi sevdiniz ama Roy Pulsipher karakterinin cezbedici yanı neydi?
- 1800’lerden kalma bir karakteri canlandırma fikrinden çok hoşlandım çünkü bu dönemi seviyorum. Roy, kendini ciddiye alan bir adam ve böyle adamlar her zaman çok espritüeldir. Kendini komik bulmuyor ama bir espri anlayışı var. Bence insanlar onunla güldükleri kadar, ona da gülüyorlar.
Sanırım filmlerinizde Western tarzı kovboy şapkaları takmayı seviyorsunuz, ‘True Grit’ ve ‘Crazy Heart’ta olduğu gibi...
- Evet, western filmlerini severim. Ne zaman at binme ya da kovboy şapkası takma fırsatım olsa, bu benim için artıdır. Çocukken kovboyculuk oynar, çoğunlukla öyleymiş gibi taklit yapardım. Ve bir oyuncu olmak size bir yetişkin olarak da çocukmuşsunuz gibi oynama şansı veriyor.
Bu bir aksiyon-komedi filmi. Bu dengeyi sağlamak bir oyuncu için zor değil mi?
- Bunu sağlamak her film için zordur, dokuyu yakalamak, izleyiciyi sunulacak şeye hazırlamak... Özellikle belirli bir tür yoksa çok daha önemlidir. Çekimlere başlamadan önce bu konuyu derinlemesine tartıştık. Filme en yakışacak tonu belirlemeye çalıştık ki, bir espri yapıldığında başka bir filmdenmiş gibi hissedilmesin ya da dramatik bir an geldiğinde gerçekçi olsun.
Aksiyon sahnelerinde bizzat oynadınız mı?
- Evet, arabada tepetaklak olduğumuz çılgın sahneler var. Fragmanda, beni ve Ryan’ı bir binadan aşağıya doğru sürerken görüyorsunuz, gerçekten çok heyecan vericiydi. Böyle birçok sahne var.