Güncelleme Tarihi:
Dünyamız için
BEN, sadece çevrenin korunması hakkında yazmak istiyorum. Aynı zamanda sizi, dünyamızı korumak için güzel bir kampanyaya davet ediyorum. Bu çok kolay ve bütün hayatımız boyunca sürebilir. Herkes katılabilir ve en küçük katkı bile çok etkili olabilir. Eğer, daha güzel ve daha temiz bir dünya ile sağlıklı bir havaya sahip olabilirsek, nasıl hissederdik kendimizi?
İlk olarak, bu dünyada yaşam üç temel üzerine dayanmaktadır. Bunlar su, hava ve topraktır. Üçü de o kadar değerlidir ki, eğer biri fazla kullanılırsa veya kirlenirse, eko-sistemimizin dengesi bozulur. O duruma gelindiğinde de, bütün insanoğlu için tehlike var demektir. Su, hava ve toprak, hepimizin malıdır.
TÜKETİMİ AZALTMAK
Bildiğiniz gibi, bütün sebze ve meyveler, toprak üzerinde yetişiyor. Et, yumurta, peynir, bal ve yoğurt ise hayvanlardan sağlanıyor. Hayvanlar da bitkilerden besleniyor. Toprağa hayat veren akarsuları, bitkiler besliyor ve biz de onlardan besleniyoruz. Bu nedenle, su, temiz olmalı. Maalesef su kirli, bazen de zehirli ve sonuçta tabii ki toprak da aynı durumda.
Görülüyor ki bir çember gibi bütün bunlar birbirini tamamlıyor ve biz bu çemberin bir parçasıyız. Toprak ve su zehirlenince, biz de hastalanabiliriz. Çünkü toprakta, bizim besinlerimiz yetişiyor. Denizler de aynı şekilde, sanki cezalandırılmış. Her çeşit atık denize atılıyor.
İhtiyaçlarımızın hemen hemen hepsi, fabrikalarda imal ediliyor. Bundan kaçış yok. Bunlar hayatın gerçekleri ve durdurmak imkansız. Fabrikaların çalışmasıyla, zehirli atıklar, havaya bırakılıyor.
PLASTİK SORUNU
Bunu azaltmak için ne yapabiliriz? Tüketimi azaltmaya çalışacağız. Daha doğrusu, doğru tüketmeye yöneleceğiz. ‘‘Tekrar dönüş’’ ve ‘‘Tekrar kullanım’’, gerçek anlamda ‘‘her şeyi sonuna kadar kullanmak’’ demek bunlar. Gerekli olmayan eşyayı almamak çok büyük katkıdır.
Sırada olan konu su. Su hayatın sıvısıdır. Vücudumuzun yüzde 70'i suyla kaplıdır. Yıkamak, pişirmek, içmek ve bitki yetiştirmek için suya ihtiyaç vardır. Susuz hiçbir yaşam mümkün değildir. Görevimiz, su tasarufu yapmaktır. Musluğu açtığımız zaman, bize yetecek akışı sağlamalıyız, kaptığımızda da damlamamasına dikkat etmeliyiz. Kağıt tasarrufu ile de, ağaçların kesilmesi azalacak. Bu da erozyon sorununu çözmeye yardımcı olacak. Erozyon, verimli, yumuşak toprakları kumlu çöle dönüştürür. Bunu önlemek için, boş sayfaları karalama veya çalışma kağıdı olarak kullanalım.
Her çeşit kağıdı kullandıktan sonra, toplayıp, çöp bidonlarının yanına bırakalım. Aynı şekilde cam, metal ve plastik toplayalım.