Kollarım kaslı, omuzlarım çok geniş gelinliğimi bile straplez giyemeyeceğim

Güncelleme Tarihi:

Kollarım kaslı, omuzlarım çok geniş gelinliğimi bile straplez giyemeyeceğim
Oluşturulma Tarihi: Eylül 26, 2010 00:00

Şu günlerde Dünya ringlerinde 25 yaşındaki Gülsüm Tatar’ın rüzgarı esiyor. Geçten hafta Barbados’ta yapılan Kadınlar Boks Şampiyonası’nda Dünya Şampiyonu ünvanını kazandı. Bu şampiyonluktan önce gurur tablosuna astığı, sekiz Türkiye, iki Avrupa, dört AB, iki de Dünya Kupası madalyaları var.

Haberin Devamı

Onunla yapılan röportajlarda, boksör bir aileden geldiği ve erkek sporunda mücadelenin zor olduğunu söylemesinin dışında fazla bilgi yok. İşte bu röportaj, o taş gibi yumrukların arasındaki kadını daha fazla görmek için yapıldı.

Bize hakkınızda bilmediğimiz bir şey söyleyin?
- Kendimi sevdiğim için elimi kolumu öperim. Kaz çobanlığına bayılırım.
Niye kaz? Karslı olduğunuz için mi?
- Kars’ın Çakmak köyünde doğdum. İlkokula kadar oradaydım sonra İstanbul’a geldik. Bütün rüyalarım hala o köyde geçiyor. Kazları çok seviyorum, çocukluğumda kaz çobanlığı yaptım. Mutlaka bir kaz çiftliği kuracağım. Hazırlıklarını yapıyorum zaten.
Boks eldiveni mi, bir çift güzel ayakkabı mı?
- Boks eldiveni hayatımda hep var, çok fazla ayakkabı meraklısı da değilim.
Dünya Şampiyonu bir boksör olmak, korkusuz biri mi olmak demek? Hiç korkunuz yok mu?
- Yükseklik korkum var. Gondola bile binemiyorum. Korkumu yenmek için paraşütle atlamak istiyorum ama yapamayacağımı biliyorum.
Hayata karşı sizi ne motive eder? Ne yıldırır?
- Kötü haber almayayım yeter, motivasyonumu hiçbir şey bozmaz. Ama haksızlığa uğrayıp yenilmek beni yıldırır. 2006’da Rusya’da Dünya Şampiyonluğu vardı. Finale Rus rakibimle çıktım. Rus mafyası o kadar etkiliydi ki, hakemler bana puan basmadılar ve dünya ikincisi oldum. Uğradığım haksızlık içimde ukde kaldı.
Maça çıkmadan önce ritüelleriniz, uğurunuz var mı?
- Maçtan önce kimseyle konuşmam, sadece atacağım yumrukları düşünürüm. Bandajlarımı sarmaya başlarken Ayet-el Kürsi okurum. Ringe sağ ayağımla ve beslemeyle adım atarım. Bir de nişanlım nazar değmesin diye, şortumun içine küçük bir nazar boncuğu dikti.
Dünya şampiyonu oldunuz. Ama sokakta kimse sizi tanımıyor. İçten içe öfkeleniyor musunuz?
- Aksine hiç tanınmak istemiyorum. Biraz utangaç biriyim zaten. Halkın tanımaması gayet normal. Diğer sporlar gibi popüler bir spor yapmıyorum. “Ohhh ne güzel rahatım, istediğim yere gider, istediğim şeyi yaparım” diyorum.
Bugüne kadar insana dair neler öğrendiniz?
- Çok acımasız olabileceklerini öğrendim. Ama acımasızlar yanında çok merhametli insanlar da tanıdım. Spor camiasında da çok kazıklar yedim ama hiçbirini önemsemeden önüme baktım.
Peki bugüne kadar tanıdığınız en iyi ve güzel insan kimdi?
- Allah rahmet eylesin ilk antrenörüm Bülent Sümer’di. Boksu bana sevdiren insandır. Dede diyordum kendisine. Bana yumruk attıracağı zaman öyle mantıklı açıklamalar yapıyordu ki, ruhumda hissediyordum. O olmasaydı, bugün bu başarıların hiçbiri olmazdı. Tanıdığım en mükemmel insan oydu.
‘Milyon Dolarlık Bebek’ filmindeki gibi mi? Siz o filmde kendinizden bir şeyler buldunuz mü?
- Çok şeyler gördüm. Antrenörüyle ilişkisi aynı benimki gibiydi. Kızın hırsı benimle aynıydı. Ama sonunda öldü; ölmemeliydi. Çok ağladım.
Siz ringte ölmekten korkuyor musunuz?
- Hayır hiç. Hatta olsa daha iyi olur.
Sizin milyon dolarlar kazanma şansınız var mı?
- Doğru insanlarla çalışılırsa her şey olur. Bana sadece işimi yapmak düşerse evet, kazanırım. Şu an Kayserispor Kulübü’ndeyim ve milyon dolarlarla ölçülemeyecek manevi destekleri var. Milyon dolarım olmasa da, Dünya Şampiyon’luğundan dolayı 1000 cumhuriyet altını ödülü alacağım.
Türkiye’de sadece futbolcuların çok para kazanmasını adil buluyor musunuz?
- Futbol dünya çapında bir spor. Seyircisi çok. Bizim öyle seyircilerimiz yok. Tabii kazansınlar, ama keşke başka sporları yapanların arasında böyle uçurumlar olmasa.

Haberin Devamı

ÖLECEĞİMİ BİLSEM AKLIMA KOYDUĞUMU YAPARIM

Haberin Devamı

Seyirciler size küfretse, yuhalasa, konsantrasyonunuz bozulur mu?
- Ringe çıktığımda benim için dünya sadece ringten ibaret oluyor. Savaş çıksa, kafamı çevirip bakmam.
Burun kırıklığı mı, hayal kırıklığı mı?
- Burun kırıklığı.
Boks sert bir spor. Küfreder misiniz?
- “Allah kahretsin, lanet olsun, aşağılık herif” derim. Genellikle de hakemlere söylerim.
Kendinizi şımartmak için ne yaparsınız?
- Evde kendi kendime makyaj yapar, giyinir süslenirim. Yemek yemeyi çok seviyorum. Güzel yemekler yiyerek kendimi şımartırım.
Boks bir sıklet sporu, kilonuzu muhafaza için diyet yapıyor musunuz?
- 64 kiloda yarışıyorum o yüzden hep o kiloda kalmam gerekiyor.
Kendinizi nasıl tanımlıyorsunuz? Güzel, güçlü, hırslı?
- Çok hırslıyım. Öleceğimi bilsem aklıma koyduğumu yaparım. Çok duygusal, kırılganım. Biraz da gamsızım. Her renk var bende aslında.
Başarılı olmasaydınız B planınız neydi?
- Benim sadece A planım vardır ve o plandan şaşmam. Gerçekleştirmek için pes etmem. Çok inatçıyım.
Sıkı bir yumruk yediğinizde, aklınızdan ilk ne geçiyor?
- “Allah belanı versin o nasıl bir yumruktu öyle” diyorum. Ama ben zaten yumruk yedikten sonra çok sinirlendiğim için çok daha iyi ataklar yapıyorum.

Haberin Devamı

20 KİŞİYE KARŞI 3 KİŞİ DÖVÜŞTÜK

Abilerim de boksör olduğu için arkadaşlarımız bir kavga çıktığında karışmayacağımızı bildikleri için hep, “Kavga var hadi gidiyoruz” derler. Yine şaka yapıyorlar sandık, gittik. Ama baktık ki, 20 kişi bir kişiyi dövüyor. Biz üç kişiydik. Ama onlara hafif dokunarak yumruk attık. Çocuklardan biri şaşkınlıkla suratıma bakıp, “Ulan beni kız dövdü” diye arkadaşlarına seslendi. Karakolluk olduğumuzda, komiser bir bize, bir de 20 kişiye bakıp, “Siz biçerdöver misiniz ne yaptınız bu çocuklara” dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!