Güncelleme Tarihi:
Selami Şahin bunca başarılı eserden sonra sanki Türkiye’de başka bir noktada olmalıydı. Sizce?
Selami Şahin: Avrupa’da ya da bir Arap ülkesinde bunca eseri olan bir bestecinin özel uçağı olurdu! Türkiye’de insan hak ettiğini alamıyor.
Neden böyle peki?
Selami Şahin: Maalesef böyle işte. İnşallah zamanla Türkiye’de de Avrupa’daki gibi bestecilerin, yorumcuların değeri anlaşılır. Bununla gurur duyarım. 150’nin üstünde hit olmak üzere 300 civarında bestem var. Çok beste yapmak hüner değildir. Batı müziğini 72’lerde ilk başlatan benim. Pop demiyorum, çünkü pop ‘popüler’ demektir.
Geçmişe dönüp baktığınızda, “Keşke mesleki açıdan böyle yapmasaydım” dediğiniz şeyler var mı?
Selami Şahin: Benim ünlendiğim zaman televizyon bile yoktu. 45’likler yeni çıkmıştı, longplay yoktu. Kendini tanıtman çok zordu. Şimdi televizyona klibi verdin mi, üç ayda ünlenebilirsin. Bir yere gelmek kolay ama orada kalmak zor. 2012’de 45’inci sanat yılımı kutlayacağım. Bu benim için en büyük gururdur. Eser sözcüğü mevsimlik değil, ömür boyu sürmeli diyorum.
Peki sizin kalıcılık sırrınız nedir?
Selami Şahin: Ben ilk önce yorumcu olarak ünlendim. Henüz besteci değildim. Notaları kendi kendime öğrendim. İlkokul mezunuyum. İçimde beste yapma tutkusu vardı. 1969 yılında hayatımın ilk bestesiyle Altın Kelebek kazandım.
SELAMİ ÇOK ÇAPKINDI ANLAŞAMADIK, AYRILDIK
Meral Zeren’le yeniden bir araya gelip “Benim İçin Öldün Artık” şarkısına klip çekme fikri nasıl çıktı ortaya?
Selami Şahin: Meral bizim aile dostumuz. Daha önce aramızda bir olay yaşanmıştır, bitmiştir ama biz düşman değiliz. Aşk biter, dostluklar bitmez. Meral şu an burada diye demiyorum ama Türk sinemasına bakarsak, en iyi 10 kadın oyuncu arasındadır. Şimdi bakıyorum, eskilerin ünlü oyuncuları dizilerde anne rolü oynuyor. Meral de dizilere dönebilir... Meral’i klipte oynatma fikri eşim, oğullarım ve kızımdan çıktı. Meral Zeren’in kim olduğunu unutanlara hatırlatmak istedik. Biz burada lütfetmedik, şeref duyduk.
4,5 sene ilişki yaşamışsınız. Neden bitti aşkınız?
Selami Şahin: Biz birbirimize evlilik vaat etmedik...
Meral Zeren: O zamanlarda ben film çalışmaları açısından çok faaldim. Bir de o zamanlar evlenmeden ilişki yaşamak yoktu.
Selami Şahin: Vardı ama çok azdı.
Meral Zeren: İlk 1,5 sene ilişkimizi bile sakladık. Kabataş Setüstü’nde oturuyordum ben. Gazeteciler evimin önünde pusu kuruyordu. Baktık, olacak gibi değil. Filmsan’ın bir balosuna ilk kez Selami’yle gittim. Bütün gazeteler ertesi gün bizden bahsediyordu. Bu durum ortaya çıkınca benimle çalışan rejisörler, prodüktörler evlenmemi istemedi. Selami de bana “Gel evlenelim” demedi. Kendini hazır hissetmiyordu. Maddi imkanları yetersizdi. O yüzden evliliği düşünemedik. Hem Selami’yi yanlarına çekmek isteyenler hem de beni yanlarına çekmek isteyenler yüzünden aramızda kıskançlıklar, sürtüşmeler, kavgalar oluyordu. Onlar da tuzu, biberi oldu tabii. İki sanatçının evliliği çok zor.
Selami Şahin: Biz ayrıldıktan sonra bile Meral beni takip ediyordu.
Meral Zeren: Selami de çok çapkın biriydi. Ben de kıskanç biriyimdir. Tek eşliliğe saygı duyarım. O yüzden anlaşamadık. Sonra da barışamadık. Araya zaman girdi. O sahne çalışmalarına başladı. Ben de sahneye devam ettim. Sinemadan uzak kaldığım bir dönemdi. Çünkü seks filmleri furyası başlamıştı.
DİDEM “MERAL’E İZİN VAR, BANA YOK” DİYE TAKILIYOR
Siz seks filmlerinde hiç rol almadınız mı?
Meral Zeren: Ben filmlerde öpüşmedim bile!
Selami Şahin: Ben izin vermezdim! Meral de oynamazdı zaten. Onun ailesi, ortamı, yapısı da buna uygun değildi. Oynayanları küçük görmek anlamında demiyorum ama bize uygun değildi.
Meral Zeren: Biz filmlerde öpüşme taklidi yapıyorduk. Türkan Şoray kanunlarım yoktu ama mümkün mertebe rica ediyordum, gerçekten öpüşmüyordum. Benim bir tek sahnem vardır; Kemal Sunal’ın bacadan düştüğü. Rahmetli Ertem Eğilmez beni o sahneye mecbur etti. “Sen oynamazsan ben oynarım. Herkes beni sen zanneder” dedi. Mecburen oynadım. Bunların haricinde bikini giyerdim. Selami’nin yanında da giyerdim. Oldum olası mayoyu sevmem çünkü. Hatta Didem (Selami Şahin’in eşi) arada takılıyor, “Meral’e müsaade ediyormuşsun, bana niye etmiyorsun” diye. Kolsuz bile giyinemiyormuş. Ben de ona “Ben sanatçıyım, sen ev hanımısın” diyorum.
Seks filmleri yüzünden mi Meral Zeren ismini devam ettiremediniz?
Meral Zeren: O filmler olunca, Selami beni sahneye hazırladı. Zeki Müren’in alt kadrosunda başladım. Sinemacılar bana kızdılar “Sinemayı bıraktın solistliğe başladın” diye. Ben Selami’yle birlikte olunca, Ertem’in (Eğilmez) bünyesine Müjde Ar girdi. Sahneye büyük yatırım yaptım; kürkler, mücevherler, kıyafetler, özel dersler... Gazino âleminin böyle bir anda biteceğini düşünemedim. İşte o zaman maddi anlamda zorlanmaya başladım.
Dizi filmler artık bir sektör haline geldi. Bu yeni sistemde sizin şansınız nedir?
Meral Zeren: Ben bu işe çok güceniyorum. Yeni diziler tamam çok güzel. Oyuncular çok başarılı. Kıvanç Tatlıtuğ ve Kenan İmirzalıoğlu’na bayılıyorum. Ama bir Yeşilçam’ı da unutmamak lazım! İşte bu yüzden Nebahat Çehre’nin varlığı beni çok mutlu ediyor. Darısı benim de başıma inşallah.
BENDEN SONRA YAŞANAN İLİŞKİLER BENİ BAĞLAR
Didem Hanım, sizi gerçekten tebrik ederim. Kolay kolay hiçbir kadının “Evet” demeyeceği bir şey yapıp kocanızın eski sevgilisiyle görüşüyorsunuz...
Didem Şahin: Biz evlendik evleneli Meral’i tanıyorum ben. Onlar ilişkilerini bitirmişler ama dostluklarını bitirmemişlerdi. Ailemizin hep içindeydi. Ben 1970 doğumluyum. Ondan bir hayli küçüğüm. Onun filmleriyle büyüdüm ve ona karşı bir hayranlığım da vardı. Benden önce yaşanan ilişki değil, benden sonra yaşanan ilişkiler beni bağlar. “Milattan önce, milattan sonra” denir ya, benim için de “Didem’den önce, Didem’den sonra” olmalı.
Meral Zeren: Siz kaç senesinde tanıştınız?
Didem Şahin: 1984’te. Selami, Meral’den ayrıldıktan sonra hayatına bayağı insan girmiş. Bir de evlenip ayrılmış. Ben 1987’de ikinci oğluma hamileydim. İlk oğlum Lider daha pusetteydi. Selami’ye dedim ki “Ben Meral’i dinlemek istiyorum”. Meral de Boğaziçi Gazinosu’nda sahne alıyordu o zaman. Kulise gittik. Meral bana öyle duygulu duygulu baktı ki, çok hoşuma gitti. Bana çok candan davranmıştı. Selami’ye “Karının kıymetini bil” dedi. Ne zaman bir araya gelsek bunu söyler zaten.
Meral Zeren: Benim için “Aman ne rahat kadın” diye düşünülmesini istemem. Çünkü Selami’yle aramızdaki her şey yıllar önce bitmiş. Artık bir kıskançlık yok. Onların mutlu olmasını isterim. Şimdi başka birini tanımış olsam, beraber olsak onu kıskanırım.
Didem Şahin: Selami’nin hayatındaki kadınlar da çok kıskançmış. Ne zaman bir araya gelsek bunları konuşuyoruz.
Ama baksanıza çok da çapkınmış...
Meral Zeren: O yüzden ayrıldık zaten.
Didem Şahin: Meral dayanamamış, bana da “Sen çok iyi dayanmışsın” diyor. Arada tabii çocuklar da olduğu için dayandım.
Meral Zeren: Sana gelene kadar duruldu ama Selami.
Didem Şahin: Sen öyle zannet! Benimle yeni tanıştığında kadınların suratına bakamıyordu. Ne zaman Çınarcık’a gittik, orada bikinili kızları gördü huyu değişti adamın! Diğer sanatçılar da kızdırıyordu beni. Gülistan Okanlar, Nazan Şoraylar falan... Beste için evlerine gitmeler vs.
Selami Şahin: Yanlış anlaşılmak çok kötü bir şey. Adım çıkmış dokuza, inmez sekize.
DİDEM’İ DENEDİM
Selami Bey’in eşi Didem Hanım nasıl biri sizce? Normalde kimse kocasının eski sevgilisini hayatlarında istemez.
Meral Zeren: Ben Didem’i sevdim. Çok hoşgörülü, çok olgun bir hanım. Didem’in bana rol yapıp yapmadığını denedim ben. Kıskanıyor da kıskanmıyormuş gibi mi yapıyor acaba diye düşündüm. Baktım ki gerçekten çok dürüst bir insan. Böylece görüşmeye devam ettik. Sonra bana “Selami’nin klibinde oynar mısın” teklifiyle geldiler. Ben de seve seve kabul ettim.
BİR DAHA GÖRSEM TANIMAM
Selami Bey, bu çapkınlıklar da besliyor mu sizi besteleriniz açısından?
Selami Şahin: Bekarken yaşadığım aşklar için çok beste yaptım tabii.
Ama sizin evliyken de çapkınlık yaptığınıza dair duyumlarımız var.
Selami Şahin: Birisini görürüm. Bir daha görsem tanımam. Etkileniyorum, ilham geliyor, yaşanmış gibi yazıyorum. Ya da sevdiğim bir arkadaşım aşk acısını anlatıyor. Kendim yaşamış gibi beste yapıyorum. Tabii eşime de yaptığım çok bestem var. “Akşam Olmadan Güneş Batmadan Gel”, “Namert Olayım”, “Özledim” gibi...
Eşiniz hep yanınızda. Teninin kokusunu niye özlüyor olabilirsiniz? Bir mesafe mi var arada?
Selami Şahin: Evliliklerde mutlaka problemler yaşanıyor. O anda etkilenip yazıyorum.