Güncelleme Tarihi:
Ezgi BAŞARAN
ebasaran@hurriyet.com.tr
Çok değişkenli karmaşık bir durum. Ne vicdanen ne de hukuki olarak kesin ve net bir sonuç çıkarmak imkansız. Olay şu: Çukurova Üniversitesi’nde öğrenim gören Nurettin Yücesoy (29), İncirlik Üssü’nde görev yapan asker Kathryn Dohn’a (23) aşık olur, Kathryn de ona. Beraber olurlar, kadın hamile kalır. Yücesoy bebek haberini sevinçle karşılar, Kathyrn’e evlenme teklif eder. Fakat doğuma az bir süre kala Kathryn’in aslında evli olduğunu öğrenir. Boşanması için telkinde bulunur. Ama nafile... Doğum olur, Kathryn’in kocası bebeği kabul eder. Nurettin Yücesoy babası olduğuna emin olduğu çocuğu henüz görememiştir bile. Peki şimdi Nurettin ne yapacak?
Onun hikayesi bir bakıma babalık hakkının Türkiye’de kime, nasıl ve ne zaman ait olduğunu anlamak için önemli. Aile kavramının acayip şekilde değiştiği günümüzde acaba babalık söz konusu olduğunda erkekler kanun önünde eşit mi? Çocuğu olmayan yabancı çiftlerin böyle bir yol tutması için kanuni zafiyet mi var? Nurettin hikayenin duygusal kısmını anlattı, hukukçular medeni kanununa bir de bu açıdan baktı.
Kathryn’le nasıl tanıştınız?
- İncirlik üssünde çalışan birçok Amerikalı arkadaşım var. Onlardan birinin doğum günü için Kazara Bar’da toplanmıştık. Geçen mart ayı... Kathryn’i ilk kez o partide gördüm. Muhabbet etmiştik uzun uzun. Neyinden etkilendim tam olarak bilmiyorum, sadece o gece çok eğlenceli geçti onu biliyorum. Cana yakındı.
Sonra?
- Telefon numaralarımızı aldık birbirimizin, ayrıldık. Sonra hem MSN ve Facebook’tan hem de Myspace’ten konuşmaya başladık. Buluştuk ve sevgili olduk.
Hakkında ne biliyordunuz?
- Kaliforniyalı olduğunu, 5 kardeşi olduğunu... Bir kez evlendim ama boşandım demişti. Haftanın en az üç-dört günü bende kalıyordu, hafta sonları tatile gidiyorduk. Evli olan insan bunları nasıl yapabilir? Gerçekten ihtimal vermedim. Bayağı bildiğiniz sevgiliydik çünkü. Hiçbir şeyden şüphelenmedim.
Gizli gizli mi buluşuyordunuz peki?
- Olur mu canım... Hem onun arkadaşları hem benim arkadaşlarım cümbür cemaat çıktığımız çok olmuştur. Hatta onun arkadaşları da çoğu kez benim evimde kalmıştır. Son derece meşru bir ilişkiydi. Gizli saklı yaşanmasını gerektirecek bir durum yoktu. Yani ben öyle sanıyordum.
Hamile olduğunu nasıl öğrendiniz?
- Doğum günümde, 15 Haziran’da... Kız kardeşimin evinde parti yapmıştık, o da pasta yapıp getirmişti. Ertesi gün baş başa yemeğe çıktığımızda “Ben hamileyim, ne düşünüyorsun, istiyor musun bu çocuğu” diye sordu. Ben de istiyorum tabii dedim. Sevindi... Bence “İstemiyorum” dememi bekliyordu. O zaman “Hadi bana eyvallah” diyecekti çünkü. Bu konuşmanın üstünden bir ay geçti, ben evlenme teklif ettim, kabul etti. Hatta gelinlik bakmaya başladık birlikte. Çocuğun odasına mobilya ve puset seçtik. Kızın adını bile birlikte koyduk yani. Kiera!
Pes! Hâlâ hiç ipucu yok mu evli olduğuna dair?
- Hamileliğinin 5’inci ayıydı. Hadi artık evlenelim, karnın çıkacak filan diyorum sürekli. Fakat hiç yanaşmıyor. O zaman arkadaşlarımın yardımıyla biraz araştırmaya başladım ve Üs’te bir evde kaldığını öğrendim. Bekarlar yatakhane gibi bir yerde kalır, müstakil evler sadece evli çiftler içindir Üs’te. Bunu öğrenince doğrudan sordum: “Sen nasıl oluyor da bir evde kalıyorsun?” Lafı dolandırdı bir süre, “Yanıma evli bir çift aldım, onlarla kalıyorum” dedi. Ama çok üstüne gidince sonunda evli olduğunu itiraf etti.
Bir dakika... Kocası da Adana’da mıymış yani bütün bu süre zarfında?
- Ya aynen öyle. Meğer kocası da İncirlik’te askermiş! Nasıl şüphelenmez aklım almıyor. İnsanın karısı haftanın 3-4 günü başka yerde kalıyor, olacak iş mi? Göz mü yumdu, ne yaptı hiçbir fikrim yok.
ÖĞRENİNCE BOŞAN DİYE BASKI YAPTIM
Evli olduğunu öğrendikten sonra nasıl bir yol tuttunuz?
- Ben önce bir süre “hönk” diye kaldım. Sonra boşanması için baskı yapmaya başladım. O da “Tamam boşanacağım ama bunun için Amerika’ya gitmem lazım” deyip duruyor. Ben Kaliforniya eyaletinin aile hukukunu hatmettim, bilenlere danıştım. Ve anladım ki istese Üs’te de boşanabilir. Bunları ona söyleyince irtibatı tamamen kopardı. Sonra daha acayip bir şey oldu. Bakıyorum Myspace sayfama bir adam sürekli girip inceliyor. Orada Kathryn’le samimi fotoğraflarımız, bebeğin ultrason görüntüsü, o fotoğrafların altına arkadaşlarımızın tebrik mesajları falan var. Kim bu adam diye baktım, kocası çıktı. Kocasının Myspace sayfasına girdim, şoke oldum. Aynı ultrason fotoğrafını o da koymuş!
Çocuğun gerçekten kocasından olma ihtimali de var ama değil mi?
- Tabii var ama 6 ay boyunca ben baba olduğuma inandırıldım. Ayrıca geriye dönük çok ciddi hesap yaptım, bizim birlikte olduğumuz gün hamile kaldığına eminim. Kathryn bana “Sen bana mucizevi bir çocuk verdin” demişti. “O ne demek” diye sorduğumda doktorların ona çocuk sahibi olman çok zor dediğini anlatmıştı. Gerçi aylarca yalan söylemiş bir kadından bahsediyoruz, farkındayım. Ama bana hâlâ kimse “Bu çocuğun babası sen değilsin” demedi. Üs’teki bütün arkadaşlarımız da biliyor, hepsi çocuğun babası sensin diyor. Hatta bir tanesi “Keira’nın göz yapısı tamamen sen” bile dedi. Şimdi ben ne yapayım, söyler misiniz? Bir DNA testiyle gerçeği öğrenmeye hakkım yok mu? Maalesef hukuk bana bu hakkı tanımıyor.
Kocasıyla irtibata geçmeyi düşündünüz mü?
- Nasıl biridir hiç bilmiyorum ama tipi bana çok benziyor, fotoğrafını gördüm. 25 yaşında, sarışın, açık renk gözlü bir adam. Ona sadece Facebook’tan bir mesaj attım en son: “Benim kızıma iyi bakın!” Hiç cevap gelmedi. Mesajımın tek amacı bir tepki görmekti aslında. “Hayır o benim kızım, sen ne diyorsun” filan demesini bekledim. Ama yok... Bir erkek böyle bir mesaja nasıl tepkisiz kalır. Türkiye’de insanlar bu yüzden cinayet işler. Ne biçim iş? Babanın kendisi olduğunu mu zannediyor yoksa durumu kabullenip bebeği sahiplendi mi, bunu hâlâ bilmiyorum.
Şimdi ne yapmayı düşünüyorsunuz?
- Açtığımız davaların sonucunu bekleyeceğim. İlk duruşma 3 Mart’ta. Ayrıca Amerikalı iki avukat buldum, onlarla yazışıyorum. ABD’de de dava açacağım.
Peşini bırakmayacaksınız...
- Kesinlikle hayır. Kafamda bin türlü hikaye dönüyor. Mesela Kathryn ve kocası bir gün kavga etti. Adamın sinirlenip çocuğa “Sen zaten benim değilsin” demeyeceği ne malum. Bu çocuk büyüdüğünde bütün bu olaylardan bir şekilde haberdar olacak, internet var, dünya küçük. İşte o zaman kızıma “Ben elimden geleni ardıma koymadım sana ulaşmak için” diyebilmeliyim. Çocuğun yanı annenin yanıdır, Keira’yı annesinden ayırmak gibi bir niyetim yok. Sadece onun beni tanımasını istiyorum.
BİR ERKEĞİN ÇOCUĞUNUN PEŞİNDEN GİTMESİ NİYE ACAYİP
Benim çok acayip bir hayatım oldu. Babam Çukurova Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi’nde başarılı bir beyin cerrahıydı. Bir gece annemle birlikte doktor arkadaşlarının verdiği bir yemekten dönüyorlardı. Bir ambulans çarptı ve ikisi de öldü. Çarpan ambulans da babamın çalıştığı hastanenin ambulansı! Ben 5 yaşındaydım, kız kardeşim 4. Bizi anneannem ve dedem büyüttü. 6 yıl önce onları da kaybettim. Hayatla çok yalnız mücadele ettim hep. O yüzden kendi ailemi kurmak gibi bir hayalim vardı. Bu bebeği de o yüzden hiç tereddüt etmeden istedim. Bunları ajitasyon yapmak için anlatmıyorum. İyi bir hayatı ve sosyal çevresi olan biriyim. Hiçbir zaman ezik olmadım. Bir kadının çocuğunun peşinden gitmesi normal karşılanırken, bir erkeğin böyle bir mücadeleye girmesi neden garipseniyor hiç anlamıyorum.
Uluğ İlve Yücesoy - Kuzeni ve avukatı
YABANCI ÇİFTLER YASADAKİ ZAFİYETİ SUİİSTİMAL EDEBİLİR
Türk medeni kanunu kadın ve erkek arasında ayrımcılık yapıyor. Bir babanın babalık davası açma hakkı yok. Bizim durumumuzda annenin Amerikalı bir asker olması her şeyi iyice zorlaştırıyor. Görev süresi Ağustos’ta bitecek. Bu yüzden yurtdışına çıkma yasağı talep ettik ama mahkeme tabii ki reddetti. Çünkü çocuğun Nurettin Yücesoy’dan olduğunun kanıtını istiyordu. Fakat bunu kanıtlamak için de dava açamıyoruz. Bu bir kısırdöngü. Yine de her ihtimale karşı babalık davası açtık. Böyle bir dava türünde çocukla hukuki babası arasında soybağı olmadığına dair güçlü kuşkular uyanması durumunda ispat yükümlülüğü devreye giriyor. Ancak o zaman DNA testi isteğinde bulunulabiliyor. Elbette biz Nurettin ve Kathryn arasındaki MSN konuşmalarını da hakime sunacağız ama yeterli olmayabilir. Ben baştan itibaren Nurettin kandırıldı diye düşünmek istemiyorum çünkü elde böyle bir kanıt yok. O çifti de böyle karalamak yanlış olur. Ama çocuğu olmayan yabancı çiftlerin böyle bir yol tutması için yeterli kanuni zafiyet var, bu önemli bir nokta. Hukuk hayatı arkadan takip eder önermesi bizim durumumuza çok uyuyor maalesef. Aile hayatındaki ve toplumdaki bazı değişikliklere ayak uydurması zaman alıyor yasaların. Ülkemizdeki yasa koyucular erkek olmasına rağmen babalık kavramı söz konusu olduğunda erkekler mağdur olabiliyor.
Yücesoy’un yasal adımları
Anayasa Mahkemesi OLMADI AİHM’YE GİDECEK
1. Mevzuata aykırı da olsa babalık davası açtılar ve Medeni Kanun’un 291 ve 301’inci maddelerine göre böyle bir davanın aslında açılamıyor olmasının Anayasa’ya aykırı olduğu iddiasında bulundular. Bu durumda davayı Anayasa Mahkemesi’ne taşıyıp taşımamak Adana Aile Mahkemesi’nin takdirinde. Eğer olumsuz yanıt alırlarsa Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gidecekler.
2. Kathryn Dohn ve kocası hakkında suç duyurusunda bulunuldu, çift İncirlik Üssü’ne şikayet edildi. Bu suç duyurusuna binaen savcılığın iddiaları değerlendirip gerek görürse kamu davası açması bekleniyor.
3. Kathryn Dohn’a ayrıca manevi tazminat davası açılacak.
MEDENİ HUKUKÇULAR DEĞERLENDİRİYOR
AİLE HUKUKUNUN CANINA OKUNMUŞ
Prof. Haluk Burcuoğlu - İstanbul Üniv. Hukuk Fak.: Bizim medeni kanunumuzda felsefe şu: Kanuni baba yani koca çocuğu kabul ettiyse, gerçek baba olduğunu iddia eden kişi o aileyi karıştırmasın. Çünkü önemli olan çocuğun mutluluğu. Yalnız yeni düzenlemeye göre çocuk ergenlik çağına erdikten sonra annesinin kocasını “Bu benim babam değildir” diye dava edebilir. Ona böyle bir hak tanınıyor. Ama gerçek babanın “Bu koca çocuğun babası değildir, baba benim” demesine imkan yok. Çocuğa DNA testi yapılsın bile diyemez. Şimdi Nurettin Yücesoy’un başına gelenler son derece şaşırtıcı ve ürkütücü. Ama medeni hukuk Avrupa’da da Türkiye’de de çocuğun menfaatini her şeyin üstünde tutar. Çocuğun menfaati de kurulmuş aile içinde büyümesi demektir. Diyelim ki koca da kadın da gerçek aile kurumunun dışından biri olduğunu biliyor, kanun bununla ilgilenmez, ne olursa olsun çocuk aile içinde kalsın der. Bu devirde anne-baba kavramı son derece karmaşık bir hal aldı. Taşıyıcı annelik, sperm bankaları vs. bana göre aile hukukunun canına okumuş vaziyette.
EVLİ OLMASI ZORLAR
Prof. Cevdet Yavuz - Marmara Üniv. Hukuk Fak.: Bizim medeni kanunumuza göre bu somut olayda baba olduğunu iddia eden kişi çocuğa DNA testi yapılmasını bile talep edemez. Bu kanunun mantığı üçüncü kişilerin aileye tasallut edip huzuru bozmasını engellemek. Eğer kadın evli olmasaydı, bu doğmuş çocuğun hukuki olarak bir babası olmasaydı, o zaman bu genç biyolojik babası benim diyebilir, bunu yapması için bir notere gitmesi yeterli olurdu. Anne ya da başka birinin bu iddiaya itiraz etmesi durumunda DNA testi devreye girerdi.
NURETTİN VE KATHRYN’İN MSN KAYITLARI
2 Eylül 2009
Nurettin: Kızım ne yapıyor, tekmeliyor mu?
Kathryn: Karnımın altında oturuyor, yürümemi zorlaştırıyor
9 Eylül 2009
Kathryn: Bu çılgınlık! İyi tanımadığım bir adamın çocuğunu doğuracağım!
Nurettin: Demek şimdi tanımadığın bir adam oldum öyle mi?!
Kathryn: Sen harika birisin, benim için bir şey ifade etmiyorsun demek istemedim, sadece sesli düşünüyorum.
Nurettin: Bana söz verdin, aramızda ne olursa olsun bebeğimiz için görüşmeye devam edeceğiz.
Kathryn: Elbette, kızımızın hayatında hep olacaksın. Aksi hareket etmeyi düşünemem.
Nurettin: Bebek söz konusu olduğunda duygularımı kontrol edemiyorum. Açıklaması zor, kusura bakma.
Kathryn: Benden daha iyilerine layıksın.
Nurettin: Daha iyisini değil seni istiyorum. Bebeğimin beni tanımasını istiyorum.
10 Eylül 2009
Nurettin: Kocan bebeğin kendisinden olduğunu nasıl düşünür?
Kathryn: Hiçbir fikrim yok çünkü onunla birlikte olmadık, çocuk için seks yapmak gerekiyor! Ama teknik olarak hâlâ onunla evli göründüğüm için askeriyeyle başım derde girebilir. Bu yüzden gerçeği sadece çok yakın arkadaşlarım biliyor.
Nurettin: Ama bu durumda doğum yaparken hastaneye gelecek, bebeğe soyadını verecek. Peki sonra ne olacak söyler misin? Doğumdan önce boşanmazsan benim hiçbir hakkım olamaz. Bana evli olduğun gerçeğini çok önceden söylemen gerekirdi Kat!
Kathryn: Böyle olmasını istemezdim, çok üzgünüm.
ABD BABA OLDUĞUNU İDDİA EDENE HAK TANIYOR
ABD’nin 21 eyaleti “farz edilen baba (putative father)” diye bir kavramı kabul ediyor. Evli olmadığı bir kadının doğurduğu çocuğun biyolojik babası olduğunu iddia eden kişi için kullanılıyor. Son 10 yılda evlilik dışı doğumların çok artması nedeniyle böyle bir düzenlemeye gidildi. Buna göre baba olduğunu iddia eden kişi biyolojik bağını kanıtlamak için dava açabiliyor ve sonrasında çocuk üstünde hak sahibi olabiliyor.