Oluşturulma Tarihi: Kasım 24, 2002 00:00
KİTAPLIĞINIZDAKİ eski kitapları gözden geçirirken ne hissedersiniz? Sizi bilmem ama ben hüzünlenirim. Bir zevk hesaplaşmasının içinde bulurum kendimi. Bilanço üzerinde oynarım, tahrifat yaparım, sonuç yazarın lehine olsun, o kárlı çıksın diye.Kitaplarda ölen yazarların anısını yaşatmak bana düşer, derim kendi kendime. Ne uğruna? Kendime rağmen mi? İkiyüzlü bir hak bilirliğin ne gereği var? Yıllar önce elimden bırakamadığım bazı kitaplara bugün elim uzanmıyor. Bakışıyoruz, sanki edebi dostlukların son günü.Veda sözünü ikimiz de teláffuz edemiyoruz.Bir zamanlar ellerim defalarca o sayfalara dokunurdu, gözlerim o satırlardan başka hiçbir şeyi görmezdi.Gözümü kaldırınca da dünyaya, insanlara onun merceğinden bakardım.Edebi astigmatı birden fark etmek bana acı veriyor.Klasiklerden şaşma?.. Garanticilerin yanılmama bankosu. Hasar, risk yok. Edebiyat haramilerinden korkanlar, onların yeni mallarını görmek bile istemeyenler.Edebiyat haramilerine hoşça bakın.* * *EDEBİYATIN nankörlüğünü -yerinde mi bu kelime- Yaşasın Edebiyat! hikáyesinde en iyi Sait Faik anlatmıştı:‘‘Bu böyle, 19.. bilmem kaça kadar böyle sürüp gidecektir. Ve yine bir 19..'de kitap bastırmak, yazı yazmak takatinden mahrum, nalları dikeceksinizdir. Ve yine bir 19.. bilmem kaçta sizi kimseler hatırlayamayacaktır. Yaşasın edebiyat!..’’Unutulmuş, haritalarda, rehberlerde yer almayan, patikayı tırmanarak ulaşabileceğiniz manastırın duvarındaki bir yazı sanki bu söz.Yok, yok diyorum kendi kendime, unutanları lánetleyen benim gibi birinin geçirdiği bir buhran bu.Antolojiler. Hepsinin kapağını kapatmalı. Yıllar önce okuduğum bir şairin mısraları şimdi otomobil penceresinden gördüğüm, billboard'daki yazılar kadar uzak ve ilgisiz.Ben bunları mı beğenmiştim. Şairin suç ortağıyım, niye kendimi aklamaya çalışıyorum sadece.Gülümserim.Yirmili yaşlarda biri bu şiiri okusa, ne kötü dese, yok canım o çok iyi bir şiirdi diyebilecek miyim? Şiiri mi savunacağım yoksa kendi zevkimi mi?Favori yazarım... Yazboz tahtasındaki bir cümle. Dün başkaydı bugün başka? Ben bu öyküyü çok seviyorum ama şimdi aynı yazarın başka öyküsü gözdem.Edebiyat tarihinin bazı sayfalarına gözümü dikiyorum, yazar lahitleri önünde saygıyla eğilip geçiyorum.Niye okumuştum bu kitapları ben?Hayatın ritmini, acısını, mutluluğunu, nihilizmini yakalamak... Kendimi tanıma ve unutmak için okumak...* * *BENDE reddetme, inkár etme fobisi vardır. Kitaplığımda hissettiklerimi, yaşadıklarımı, çağrışımları yazabilecek miyim?Hayır, bin kere hayır.Kitabın kutsallığı beni zevk dervişine döndürüyor.En iyisi kitaplığa uğrayıp, aradığım kitabı bulup gitmek ve raflara bakmamak.
button