Kitap: haftanın yenileri

Güncelleme Tarihi:

Kitap: haftanın yenileri
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 19, 2011 22:09

Haberin Devamı

Felsefe
Aşka Övgü
Alain Badiou - Nicolas Truong
Çev.: Orçun Türkay
Can Yayınları

Portekizli büyük yazar Fernando Pessoa, “Aşk bir düşüncedir” diyerek hem bütün sözlüklerde yapılan tanımları bir hamlede siler atar hem de felsefenin / felsefecinin aşkla neden mutlaka ilgilenmesi gerektiğini izah eder. Yani aşk sadece şairlerin üzerine destanlar yazacağı ve kimilerince ‘koca kafalı’ filozofların bir kenara atacağı bir mevzu değildir kesinlikle. Ünlü yazar ve felsefeci Alain Badiou, Nicolas Truong’la birlikte bir dizi konuşmada aşkı irdeliyor, Aşka Övgü isimli kitapta. 14 Şubat 2008 tarihinde gerçekleştirilen bu konuşmada, Badiou, günümüz insanının aşka nasıl hatalı yaklaştığını anlatıyor aslında. Cinsellikle birbirine karıştırılmasından, aşırı ‘güvenlik’ duygusu yüzünden artık doğru düzgün yaşanamamasından, ‘iki’ kişilik bu muazzam olayın nasıl ‘bir’ kişilikmiş gibi algılandığından ve daha birçok şeyden söz ediyor. Sokrates’ten Wagner’e, Schopenhauer’den Kirkegaard’a, Rimbaud’dan Simone de Beauvoir’ya kadar birçok isme atıflarda bulunarak ve onların aşk üzerine söylemlerini genişleterek bize unuttuğumuz şeyi, aşkı hatırlatıyor. Badiou ve Truong, Aşka Övgü’de Rimbaud’nun Cehenneme Bir Mevsim’inde dile getirdiği gibi “aşkı yeniden icat etmek” gerektiğini söylüyorlar.

Haberin Devamı

Şiir
Sonu Zor
Mustafa Irgat
Haz.: Ahmet Güntan
YKY

Ece Ayhan, İkinci Yeni’nin şiiri için ‘sivil şiir’ ifadesini kullanırdı. Üzerinde çokça şey söylenebilecek bu ifadenin en iyi tanımlarından birisi, kesinlikle ‘Mustafa Irgat şiiri’ olacaktır. Genç yaşında yitirdiğimiz ve tek şiir kitabı 1993’te yayımlanan Mustafa Irgat’ın ardında bıraktığı ‘kucak dolusu’ dosyadan Ahmet Güntan, iğneyle kuyu kazarak ‘Sonu Zor’ isimli şiir kitabını yayıma hazırlamış. Şayet bu vakte kadar Mustafa Irgat’ın bir mısraına rastlamayanlardansanız gardınızı alın! Sizi bir düelloya çağırıyor Irgat. ‘Sonu zor’ bir düello bu; zincirleme anlamlar türetebileceğiniz, belli bir birikim ve emek isteyen şiirler çünkü bunlar. Ece Ayhan’ın şiirleriyle kol kola gezen ama asla taklit veya tekrar etmeden, özgünlükte üstüne daha da koyarak yazılmış bir şiirden söz ediyorum. Farklı dilleri, sıra dışı dizilişleri ‘akılötesi bir dil’in parçaları olarak değerlendiren ve bunu bizzat şiirinde de uygulayan bir şair, Irgat. Böylesi özgün bir şairin şiirlerini hazırlayan Ahmet Güntan’a da teşekkür etmek gerek. Tek bir satırı bile ihmale gelmeyecek bir şairin evrak-ı metrukesinden oluşan harikalar diyarı. Irgat’ı kendi sözleriyle selamlamak gerekirse; “oysa; söylenebilir her dize / okuyanın gözüne kaçan ve kapanan / bir mezardı yatıya gelmiş ülkede”.

Haberin Devamı

Öykü
Abis
Aslı Tohumcu
Kırmızı Kedi Yayınları

Ne yazık ki şiddet, son aylarda fazlasıyla kanıksadığımız bir hal aldı. Her gün eski kocası tarafından öldürülen bir kadın, bir futbol maçında çıkan tartışma dolayısıyla öldürülen bir genç, belediye otobüsünde şort giydiği için dövülen bir başka genç ve benzeri haberleri okuyup öylesine geçiyoruz. Üçüncü sayfaların kısaltma harflerle belirtilen isimsiz kahramanları, aslında yanı başımızda duran ve ülkenin bir gerçeğini yüzümüze vuran insanlar. Şiddet uyguluyoruz. Cinnet vatan Türkiye’ye dönmüş durumdayız. Sessiz sedasız. Aslı Tohumcu yıllardır bunu dile getiren yazarlarımızdan. İlk öykü kitabı Abis’te de bunu söylemişti, son kitabı Taş Uykusu’nda da buna farklı bir açıdan yaklaşıyordu. Aradan geçen zamanda ülkedeki şiddet olaylarının sayısı katlanarak artarken, Tohumcu’nun da roman ve öykülerindeki dili bir o kadar sertleşmiş. Abis’in tekrar baskısı bunu bir kere daha gösteriyor bizlere. Abis’te “paslı demirlere vura vura öldürmüş olmam suç mu?” diye soran kahramanı, ileriki yıllarda “öldürdüm ulan pişman değilim, gene yaparım,” diye bağıracak kadar cesurlaşacaktır. Tıpkı eskiden, reality şovlarda “pişmanım” diyenlerin, artık bir jön gibi gazetelere poz vermesi gibi. Abis, ülkedeki şiddetin ve buna paralel Tohumcu’nun kahramanlarının nereden nereye geldiğini gösteren etkileyici öyküler toplamı.

Haberin Devamı

Gençlik
Saftirik Vampirin Günlüğü
Tim Collins
Çev.: Kenan Özgür
Epsilon Yayınları

Her Allah’ın günü yeni bir vampir filmi, dizisi çıkarırlarsa olacağı budur. Edebiyat ve sinema dünyasının yüzlerce yıllık ‘karizması’ bir anda çiziliverir işte. Tam gündüz yürüyebilen, markette satılan kanlarla açlığını gideren vampirlere yeni alışıyorduk ki, bir türlü alışamadığımız ‘emo’ vampir çıktı bu sefer karşımıza. Vampir konusunda muhafazakâr bir giriş yapmış olsam da aslında sevimli bir vampir Nigel. Çünkü ergen. Daha fenası ölümsüz hayatı boyunca, yani birisi kalbine kazık çakana veya kafasını vücudundan ayırana kadar, alnında çıkacak sivilcelerle mücadele edecek ve sınıf arkadaşlarına âşık olup bunu asla söyleyemeyecek. Ayrıca okulun serserileri tarafından tartaklanacak ve ‘kimse beni anlamıyor’ klişesini dünyada haklı olarak kullanabilecek tek kişi o.  Sınıfa yeni gelen Chloe’ye âşık olan Nigel, bunu bir türlü ifade edemediği gibi, yüzlerce yıl sürecek bu çilesinden bir an evvel kurtulmak ister. Doğası gereği, geceleri bilgisayar oynayan Nigel okulda da ‘gotik’lerle takılmaktadır ve ‘emo’ olmak onun tek şansıdır. Garip bir şekilde seviyorsunuz Nigel’ı. Onun talihsizliği ve çaresizliğinde tuhaf bir sempatik yan var. Bir vampir olarak 100 yaşını geride bıraktığı gece günlük yazmaya karar veren saftirik Nigel’ın günlükleri, oldukça keyifli.

Haberin Devamı

Araştırma - İnceleme
Allah’ın Krallığı
Halil Hacımüftüoğlu
İletişim Yayınları

Madem ki on bir ayın sultanı Ramazan ayındayız, bu kitaba dikkat etmek ve hakkını teslim etmek gerek. Zira gazete ve televizyonlarda bir önceki senenin tekrarı olan yayınlardansa, yepyeni şeyler söylüyor Halil Hacımüftüoğlu. İlahiyatçı bir akademisyen olan Müftüoğlu, ‘Kral Tanrı’ anlayışının sanıldığı gibi sadece Yahudi - Hıristiyan geleneğe özgü olmadığını, aksine İslâm’da da karşımıza çıkacağını dile getiriyor. Kur’an’da yer alan ve birçok yanlış/ eksik/ serbest tercümeler dolayısıyla farklıymış gibi anlaşılan, oysa doğrudan somut bir monarşik yapı tasarımını dile getiren ‘Rabb’, ‘mülk’, ‘melekût’ kelimelerinin gerçek manalarıyla değerlendirilmesini söylüyor. Hacımüftüoğlu; bu yanlış anlayışın eski tefsirciler ve felsefî kavramlarla Kur’an’ı izaha çalışan eski âlimlerden kaynaklandığını dile getiriyor. İslâm’ın aslî ve sahih kaynaklarında izini sürdüğü Kral Tanrı olgusunu, tefsirle modern hermenötiği bir araya getirerek izah ediyor Hacımüftüoğlu. Dönem Arapçasındaki özellikleri, Ortadoğu kültürünü, Eski - Yeni Ahit’teki kullanımları, rivayetleri, Kur’an’da yer alan ayetleri göz önünde bulundurarak ispatlar sunuyor. İnanıp inanmamak sizin elinizde, ama kitabı bir bilimsel tez olduğunu göz önünde bulundurarak okumalısınız. ‘Allah’ın Krallığı’ son zamanların en önemli inceleme kitaplarından, tartışmasız.

Haberin Devamı

Roman
Gideon’un Savaşı
Howard Gordon
Çev.: Ayşe Baçcı
Remzi Kitabevi

Dünyanın bir ucunda, okyanusun ortasında bir petrol platformu! Obelisk... Güney Çin Denizi’nde, Mohan kıyılarının birkaç bil açığındaki derin suların dibinde bulunan petrol yataklarını sondajlamak için görevlendirilen Obelisk. Bu korsanların cirit attığı, Uzakdoğulu soyguncuların, Müslüman mücahitlerin kol gezdiği topraklarda, çapraz ateşte kalmış bir platform Obelisk. ‘Süper güce’ ait bu platformun olası bir işgali her şeyin sonu demektir, ki bu da gerçekleşecektir... Bu noktada durumu toparlamak, sıradan BM görevlisi Gideon Davis’e kalır. Yetenekli arabulucu Davis, Obelisk’i kurtarmak için giriştiği mücadelede kendi geçmişiyle de yüzleşecektir. Çünkü bizzat kendi ağabeyi Tillman hakkında da birtakım hoş olmayan iddialar vardır ve ya gerçeği kendi gözleriyle görecektir, ya da onun adını temizleyecektir... Amerika’da ve dünyada bir fenomene dönüşen meşhur 24 dizisinin yaratıcısı Howard Gordon, Gideon’un Savaşı’nda da en az 24 kadar soluk soluğa bir maceraya imza atıyor. Şayet bu konunun alışılmış olduğunu düşünenlerdenseniz, önyargıyı bir kenara bırakın demekte fayda var. Çünkü Gordon’un hikâyeyi anlatış şekli ve entrika unsurları oldukça etkileyici. Sonunu az çok tahmin ettiğiniz bir romanı, bir an olsun elden bıraktırmamak büyük marifet!

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!