Mustafa KÜÇÜK
Oluşturulma Tarihi: Mart 09, 2006 00:00
Hayatı mücadelelerle geçen, iki kez kanseri yenen Sevgi Aksoy artık gücünü herkese kanıtlamış durumda. Uğradığı saldırı sonrası hayatına yeni bir yön veren ve Türkiye’nin ilk aikido hocası olan Aksoy, serserilerden mafyaya kadar herkese meydan okuyor.
Sevgi Aksoy, 14 Kasım 1961’de Akçakoca’da, üç erkek çocuklu öğretmen bir baba ile ev hanımı bir annenin ikiz kızlarından biri olarak dünyaya geldi. İkizlerden Yasemin 2 kilo 850 gram doğarken, 1 kilo 250 gramlık Sevgi yaşamak için oksijen çadırında mücadele verdi. Babasının tayiniyle 1968’de İstanbul’a taşındılar. Moda Kız Meslek Lisesi Konfeksiyon Bölümü’nü ve Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil Bölümü’nü bitirdi. Vinnex Spor Kulübü’nde profesyonel olarak voleybol oynadı. Mezun olduğu Moda Kız Meslek Lisesi’nde bir süre voleybol hocalığı yaptı.
1983’te THY’nin sınavlarını kazanıp hostes oldu. Tam uçuşlara başlamıştı ki bacaklarında şiddetli ağrılar hissetti. Tetkikler sonucunda kemik kanseri olduğu ortaya çıktı. Üç ay yatalak kalan, sekiz ay koltuk değneği ile dolaşan Sevgi Aksoy, sonunda kanseri yendi. 1985’te evlendi. İki yıl sonra kızı doğdu. 1988’de bu kez sağ göğsündeki kitleye kanser teşhisi konuldu. Tedaviye cevap verdi, yine galip çıktı.
HAYATININ KIRILMA NOKTASI
1990’da boşandı. Aksoy, velayetini aldığı üç yaşındaki kızını da yanına alarak, kullandığı kamyonetle, hediyelik eşya satmak için Anadolu yollarına düştü. Bir süre sonra oturduğu sokakta beş tinerci gencin saldırısına uğradı. Bu saldırı "Hayata şanssız başladım, bu şanssızlıklar hiç yakamı bırakmadı" diyen Sevgi Aksoy için "hayatının kırılma noktası" oldu:
"İşten eve dönüyordum. Sokak karanlıktı. 18 yaşlarında beş genç üstüme saldırdı. Çantamı alıp bana vurmaya başladılar. Bir taraftan da taciz ediyorlardı. Şoku atlatıp avazım çıktığı kadar bağırmaya başladım. Komşular yardıma gelince bırakıp kaçtılar. Olayın etkisinden kurtulamadım."
Bu sırada eklem iltihabı tedavisi görüyordu. Bir arkadaşının tavsiyesiyle 1990’da aikido hocası Yusuf Akyurt’un salonuna kaydoldu. Aksoy ile hocası arasındaki yakınlaşma 1995’te nikah masasında sonuçlandı. İki yıl süren evlilik yerini tekrar hoca-öğrenci ilişkisine bıraktı.
Kalp krizi geçiren babası yüzünden tartıştığı doktor tarafından yaka paça hastaneden dışarı atılmak istenince, 1.90’lık doktoru tek hareketle yere serdi, doktorun iki kolu kırıldı, mahkemelik oldular.
1999 sonrasında, ekonomik kriz nedeniyle 41 ay işsiz kaldı. Elinde kalan son parasını yakalandığı gizli zona hastalığının tedavisi için harcadı. "Dokuz canlıyım, sekizi gitti biri kaldı" diyen Sevgi Aksoy, Aralık 2002’de hocalık yaptığı salondan ayrılıp uluslararası standartlardaki "Sevgi Aikido Okulu"nu açtı.
HARAÇ İSTEYEN MAFYAYLA SAVAŞTI
Borç parayla açtığı okulun öğrenci sayısı kısa sürede 128’e ulaştı. Bir gün 10 kişi okulu basıp, haraç istedi: "Direnince hepsi üstüme saldırdı. Kendimi korudum ama salonu dağıttılar. Bir süre bu mafya bozuntularıyla mücadele ettim."
Artık olumsuzlukları geride bıraktığına inanan Aksoy, "Benim yaşadığımı yaşamasınlar diye insanlara kendilerini korumayı öğretiyorum" diyor. Türkiye’nin ilk kadın aikido hocası olan, siyah kuşağa yükselip üç dan alan Aksoy için hayatının en özel ödülü, Japon Hocası Kenji Kumagai’nin kendisi için Osaka’da yaptırdığı samuray kılıcı...
Ortak noktaları karate
Sevgi’nin öyküsü, Quentin Tarantino’nun çektiği ünlü "Kill Bill" serisinde Uma Thurman’ın canlandırdığı Gelin (The Bride) karakterini hatırlatıyor. Filmde, Gelin, tam evleneceği sırada Bill ve kiralık katillerinin saldırısına uğradıktan sonra beş yıl boyunca komada kalmıştı. Gelin komadan çıktıktan sonra ak sakallı dede Pai Mei’den aldığı karate eğitimi sayesinde düşmanlarından intikamını alıyordu. Sevgi’nin Japon karate hocası Kenji Kumagai’den aldığı eğitimle hayata sarılışı ve kötülerle savaşı birçok yönden Gelin’i hatırlatıyor. Hatırlayacağınız gibi Kill Bill filminin ilk bölümünde Hattori Hanzo, Gelin’e çok özel bir samuray kılıcı hediye etmişti.