Yonca Saraçoğlu “Gaia’nın Güncesi”ni yazıyor

Güncelleme Tarihi:

Yonca Saraçoğlu “Gaia’nın Güncesi”ni yazıyor
Oluşturulma Tarihi: Nisan 19, 2018 12:46

Yonca Saraçoğlu’nun “Gaia’nın Güncesi” başlıklı heykel ve desen sergisi Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Üniversitesi Tophane-i Amire KSM, Tek Kubbe Salonu’nda sanatseverlerin ziyaretine açıldı.

Haberin Devamı

 Küratörlüğünü Erkan Doğanay'ın üstlendiği sergi 30 Nisan tarihine kadar sürecek.

Yonca Saraçoğlu devam etmekte olan sergide, yeryüzünün insan, hayvan, bitki gibi tüm canlarının güncesini yazıyor. Sergiye adını Yeryüzü’nün Yunan mitolojisindeki kişileşmiş temsili, kozmik bir varlık olan Gaia veriyor.

Gaia Kaos’tan doğan dişil bir varlık, dünyanın kendisi. Daha sonra yeryüzü, hava ve deniz olarak bölünüyor. Gaia bir yandan da toprak ana kültüne analık ediyor. Savaşlar, büyük göçler, aşırı çoğalma, sınırsız tüketim ve kirletme gibi insani etkinliklerle hasta edilen Yeryüzü, yani canlı bir varlık olan, evrendeki tek dayanağımız, tüm canlıların birlikte oluştuğu ‘Gaia’, dişi prensip olarak kadınlığın inkar edilen gücünün de metaforuna dönüşüyor bu sergide.

Haberin Devamı

Yonca Saraçoğlu “Gaia’nın Güncesi”ni yazıyor

Sanatçı kendisini meşgul ve huzursuz eden meseleleri , “Can’la hayat bulan, Gönül’le tinselleşen beden imgesi üzerinden kadının gücünü ve yeryüzüyle olan ve kendi yaşam döngüsündeki serüvenini irdeleme, efsanevi tarih perspektifinden mitler ve arketipler aracılığıyla sorgulama; kendini tanımlı ve sınırlandırılmış bir ortamda ve bedende buluveren canlılığın varoluşa hayatıyla verdiği cevap, bu zorlu süreçte geçirdiği dönüşüm, potansiyelini arama, her düzeyde yeniden doğuş” olarak tanımlıyor.

Gaia’nın Güncesi bir yandan sanatçının kendi güncesini de aktarıyor. Sanatçı burada kadın olarak, kadın özne olarak, en iyi bildiği yerden konuşuyor. Saraçoğlu “Kadınların ortaklaştığı acılar, özellikle bu günlerde dünyanın başına gelenlerle çok benzeşiyor. Mülkleştirilen, kendisi mülksüz, ezilen, hor görülen, hakları yenen, hala haklarını almaya çalışan hatta bu haklardan geriye düşen, tüm zulme ve aşındırmaya karşı bunları soğuran ve tamir etmeye çalışan kadınların durumuyla hor kullanılan dünyanın durumu, bu anlamda paralellik gösteriyor” diyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!