Güncelleme Tarihi:
Moda sektörüne önemli bir katkınız oldu, “sokak modası” denilen kavramın öncülerinden oldunuz. Nasıl başladı her şey?
Modaya karşı her zaman yoğun ilgim oldu. Çocukken bile kıyafetlerimi sürekli değiştirip stiller yaratırdım. Moda benim hayal dünyam, kendimi özgür ve güçlü hissettiğim yer. Bu yüzden de hayallerimin peşinden gittim. Geç de olsa İstanbul Moda Akademisi IMA’dan eğitim aldım ve Moda Tutkusu adlı blogumu açtım. Eğer bir tutkunuz varsa gözünüz hayatın her anında onu takip ediyor. Etrafınızda olan her şeyin içinde onu gözlemliyorsunuz ve bu da sizi başarıya götürüyor. Sokak modası benim bu tutkumu yaşadığım yerdi ve beni çok iyi bir trend analisti yaptı. Moda Tutkusu’nu ilk kurduğum günden beri ruhu olan, konuşan, beğendiğini paylaşan, kadına samimi bir marka değeri olabilmesi için çalıştım. Blogun tarzını, sokağın modası belirledi. Yaşamın içindeki stillere bakmayı seven, sokağın trendlerini takip eden, olmalı deyip de bulamadığımız tasarımları bir yerlerde bulan ya da markalarla işbirliği yapıp ürettiren moda tutkunu herkesle güvene dayalı bir bağ oluşturmayı başardım.
Aslında bunu tek bir olayla tanımlamak imkansız. Bu bir yolculuk… Geçtiğim yerlerde mucizevi dokunuşlar yaşadığım bir yolculuk. Bir blog ile kendimi ifade etmeye çalıştığım bir sayfa ile çıktığım yolda çok şey öğrendim ve şimdi bu serüvende kendi markam Muse for All ile koleksiyonlar yaratmaya başladım. Bu başarı grafiği gideceğim daha da büyülü yerlerin olduğunu hatırlatıyor. Global markalarla işbirliği yapmak ve dünyadaki moda bloggerlarından biri olmak tutku dolu yolculuğum en güzel duraklarıydı. Bir de Karl Lagerfeld’in Moda Tutkusu hesabını beğenip işbirliği yapması ve işbirliği sonrası post edilen fotoğrafı kendi sayfasında paylaşması, Moda Tutkusu için tılsımlı bir dokunuş olduğuna inanıyorum.
Moda Tutkusu jenerik bir isim oldu. Adı nasıl buldunuz?
Blogumu ilk açmaya karar verdiğimde samimi ve hayatın içinden gelen bir ses olması için özveriyle çalıştım. Moda benim için bir tutku, kendime en yakın olduğum yer… Bu sebeple içten ve samimi bir isim Moda Tutkusu, gerçek ve bir parçam.
“KADINLARIN GÜCÜ BANA İLHAM VERİYOR”
Peki ya son markanız Muse for All’un hikayesinde ne gizli?
Moda deneyimlerimin yaratıcılıkla birleştiği Muse for All benim olgun ve sakin çizgilerimin dönemi. Ne istediğini bilen, emin adımlarla ilerleyen, trend yaratan, daima yenilenen ve ilerleyen bir sürecin ürünü. Zamansız ve özgün formlarla, şık ve konforlu alanlar yaratarak kadının zaten içinde olan gücünü yansıtmak benim ilham perim… İçindeki gücü yansıtacak herkesin de ilham perisinin olduğuna inanıyorum. Bu yüzden Muse kelimesini kullanmak istedim ve devamı danışmanımdan geldi. Muse for All hedefimin tam karşılığı…
Kimlere hitap ediyor?
Muse for All koleksiyonlarında kadının her anına yönelik kalıcı ve kaliteli parçalar yaratıyorum. Kumaş kalitesi ve üretim titizliğine çok önem veriyorum. Akıllı kesimler ve tasarımlarla kadını her daim güzel gösterecek kalıplar sunuyorum. Başrolde kadın var, kıyafetler onun eşlikçisi… Muse for All kadının içindeki enerjisini yansıtabileceği şık, zarif ve rahat alanlar yaratıyor. Ve kadın bu kıyafetlerin içinde kendi oluyor, parlıyor. Bu yüzden Muse for All; cesur, kendine güvenen, zarif, şık, rahat, dinamik şehirli kadının markası.
Yazılarınızda hep “Moda Tutkusu Kadını” “Muse for All Kadını” tanımları oluyor, bu kadınları tarif eder misiniz?
“Moda Tutkusu Kadını”, hayatın ritmini yakalar, trendleri bilir ve en doğru olanı seçer, kaliteli ve niştir. Sokağın gücünü şıklığa taşımayı çok iyi bilir. Aynı zamanda rahatlığın zarifliğini lastik ayakkabılar, gömlekler, pardösüler gibi günlük kıyafetlerle pastel tonlarda yaşayan kadının tutkusunun stilidir.
“Muse for All Kadını” ise sofistikedir. Kendini iyi tanıyan, zamansız, şık ve içindeki gücü yansıtan kadınlardır. Muse for All, kadını kaliteli kumaşlarla doğru kesimlerde ve kalıplarda buluşturur. Her zaman dolabın yıldızı olan, kadını saklamayan bilakis içindeki ışıltıyı ortaya çıkaran koleksiyonlar sunar. Muse kadınları girdikleri her ortamın yıldızıdır.
“GLOBAL İŞBİRLİKLERİ TÜRK MARKALARINI BESLİYOR”
Bu arada Moda Tutkusu birçok koleksiyon ve marka ile çalışıyor. Muse for All ile nasıl ayrıştırıyorsunuz?
Moda Tutkusu bloguma başlarken kendi stilini arayanlara yol gösteren, yaşamın içindeki sesleri ileten, sokağın trend tüyolarını sunan bir bilgi platformu olmasını istedim. Bugün Moda Tutkusu, kalıcı ve kaliteli trendleri filtreliyor, giymekten bıkmayacağınız kıyafetlerin ve kullanmaktan vazgeçemeyeceğiniz parçaların olduğu online bir gardırop oldu. Hayatın temposunu yakalamayı bilen, stiline önem veren kadının başucundayız. Sezonda benden beklenen her bütçeye uygun doğru ürünleri önerirken, mesela yıllardır sokak modasında işbirliği yaptığım ve her geçen gün koleksiyonumuzu güncellediğimiz Love My Body markası işbirliğimiz var. Özellikle fiyat olarak ulaşılabilir ve sık kullanılabilir modeller olmasına dikkat ediyoruz. Dior, Prada gibi global işbirliklerini Türk markalarla beslemek, bütçesel açıdan da tüketiciyi yönlendirmek iyi oluyor. Muse for All ise bambaşka bir oluşum, benim sahip olduğum perakende hazır giyim markam. Moda Tutkusu hesabı onun da Muse’larından. Bambaşka iki tüzel kişilik. Biri stil danışmanı, moda kanaat önderi diğeri moda perakende markası. Muse for All’da hayatın içinde deneyimlediğim tüm bu akıştan süzdüğüm yaratıcık alanımı oluşturuyor. Kadının özünü gördüğüm ve onu yansıtması için zamansız çizgilerle şık formlar sunduğum bir alan. Detaylarda cesurca kaybolarak şehirli kadına sesleniyorum. Muse for All’un tüm tasarımları bana ait, renkleri anlara adapte edebildiğim ve en önemlisi tutkumu sonuna kadar kullanabildiğim bir yaratımla kadını parlamaya teşvik ediyorum.
Markanız yurt dışında da beğeni kazandı…
Moda Tutkusu blogunu ilk açtığım zamanlarda blogger ve influencer olmanın trend olacağını öngörmüştüm. İstikrar ve büyük bir özenle sayfam üzerinde çalıştım. Süreç boyunca artan takipçilerime yurt dışındakiler de eklenerek büyüdü. Sonrasında markalaşarak global alanda çalışmaya başlayınca yabancı takipçi sayım oldukça arttı. Muse for All kurulduğunda artık kendi DNA’m tamamen içerisine aktarıldı. Benim tasarımlarımı severek giyen yabancı kesim arttıkça da yurtdışından talepler artıyor.
Londra’da mağaza açtığınız ve Paris’te yer baktığınız doğru mu?
Evet, doğru. Perakendede mağaza sayılarını arttırmak bu sezon için üzerinde çalıştığım hedeflerden biri. Pandemi süreci yavaşlattı fakat özellikle Muse for All’un genetiğine en uygun şehirlerden biri olan konforun ve şıklığın başkenti Paris’te mutlaka bir mağaza açma hedefimiz var. Diğer taraftan Türkiye’de de talepler arttı, döviz kuru yabancı marka satın almada herkesi zorluyor. Perakendeciler daha az yabancı ürün ülkeye getiriyor. Muse for All satışları ve arzı arttığı için önceliğim bu yıl da Türkiye olacak.
“PANDEMİNE HERKES KENDİNİ DAHA İYİ TANIDI”
Yeni sezon koleksiyonunda neler var?
Bu sezon da kadını asil ve zarif formlarda göreceğiz. Rahat ve şıklığın ahengiyle hayatın her alanında parlayan kadınlara, pastel tonlar eşlik edecek. Siyah ve beyazın asaleti ise yine baş köşede. Kumaşlar ise hep doğal ve incelikli… Yeni sezonda da sadeliğin ihtişamlı gücü şehirli kadını güvende ve şık hissettirecek.
Pandemide kadın stili değişti mi?
Kadın her zaman kendi stilini içindeki enerjiyle belirliyor ve özündeki kaynağa yaklaştıkça çizgileri daha da netleşiyor. Pandemi süreci kendimizle baş başa kaldığımız ve esasında kendimizi daha da yakından tanımaya fırsat bulduğumuz bir dönem oldu. Bu farkındalığın herkesin hayatına ve stiline yansıyacağını düşünüyorum.
Bu yaz nasıl bir yaz olacak?
Yazın çanta ve takı koleksiyonları beni en heyecanlandıran üretim süreci oluyor. Buna sahillerin trendini değiştirecek mayolar da eklenince renkli, sıcak ve kıpır kıpır bir yaz neşesinin bizi beklediğini söyleyebilirim. Muse for All’da ayakkabıdan kıyafete, mayodan takıya her tip ürün satışa sunuluyor. Çünkü benim takipçilerim full kombinini benden almayı seviyor, ben de buna göre ürün gamını hep genişletiyorum.
En beğendiğimiz ünlüler kim? Kıyafetlerinizi kimlerin üzerinde görmek istersiniz?
Benim için ilk sırada Rosie Huntington Whiteley geliyor. Çok hoş ve asil bir kadın. Onun üzerinde kıyafetlerimi görmek çok isterim. Muse For All’un ruhunun ona çok yakışacağını düşünüyorum. Hailey Bieber, Kaia Gerber ve Kendall Jenner da kıyafetlerimi giyerlerse harika olur dediğim isimler arasında. Tabii bu isimler aslında biraz göz önünde olanlar yoksa Fransız ve İskandinav influencer’ların kalite ev asaleti benim için alternatifsiz.
Son olarak Muse for All içerisinde yer alan MFA alt markasında da bahsedebilir misiniz?
MFA, Muse for All’a göre daha spor ve günlük. Kadını stili ile güvende ve özgün hissettirecek parçalar sunuyor. Jean ve pamuklu ağırlıklı bir koleksiyonla günlük hayatın temposuna konfor ve kalite katıyor. Parti elbiseleri, ofis hayatına şıklık katacak ceket, gömlek gibi parçaların yanı sıra geniş bir denim gamı da var. Ayakkabı, triko gibi parçaların da eklenmesiyle MFA koleksiyonu her geçen gün büyüyor.