Güncelleme Tarihi:
Casablanca’nın dünya prömiyeri 26 Kasım 1942 tarihinde, New York’ta bulunan Hollywood Theatre’da gerçekleşmişti. Humphrey Bogart’ın canlandırdığı Rick Blaine karakteri, işbirlikçisi polis Kaptan Louis Renault’ya, Batı Afrika’daki Özgür Fransız Ordusu’na katılmak için Fas’ı terk ettiği sırada şöyle demişti: ‘Louis, sanırım bu güzel bir arkadaşlığın başlangıcı.’ Üç Oscar ödülü kazanan filmde Renault’u canlandıran Claude Rains’in yanı sıra filmde Ingrid Bergman başrol oynamıştı.
1985 yılında Robert Zemeckis tarafından çekilen ve prodüksiyonunu Steven Spielberg’in yaptığı ilk ‘Geleceğe Dönüş’te Christopher Lloyd’un canlandırdığı Dr. Emmet Brown son sahnede Marty McFly’a (Michael J. Fox) şöyle demişti: ‘Yollar mı? Gideceğimiz yerde yollara ihtiyacımız yok!’
Seri katil Hannibal Lecter’ın ‘Kuzuların Sessizliği’nde FBI ajanı Clarice Starling (Jody Foster)’e kaçışından sonra söylediği şu cümleyi kim unutabilir? ‘Keşke biraz daha uzun sohbet edebilseydik ama… Akşam yemeği için eski bir dostum var, hoşça kal.’ Seyirciler bu dostun psikiyatrist Dr. Chilton olduğunu biliyorlardı elbete…
1939’un Oscarlı filmi ‘Rüzgar Gibi Geçti’nin son sahnesinde ona ‘Açıkçası canım, umrumda değil’ diyen ve Rhett Butler’ı canlandıran Clark Gable’a Vivien Leigh’in hayat verdiği Scarlett O’Hara, köşkün salonunda durur ve her kadının kalbini çarptıran şu sözleri söyler: ‘Eve gideceğim ve onu yeniden kazanmanın yollarını düşüneceğim. Her şeyden sonra, yarın başka bir gündür!’
Empire State Binası’nın tepesinde olan King Kong’u uçaklar vurur. Robert Armstrong’un canlandırdığı Carl Denham ise hafızalara kazınan şu sözle final yapar: ‘Oh hayır, onu uçaklar değil… Canavarı güzellik öldürdü.’
2002 yapımı ‘Örümcek Adam’u canlandıran Tobey Maguire yani filmdeki adıyla Peter Parker, durumu şöyle kabulleniyordu: ‘Bu benim yeteneğim ve lanetim. Ben kimim? Ben, Örümcek Adam’ım.’
Kevin Spacey’nin canlandırdığı ve Oscar aldığı 1995 yapımı ‘Olağan Şüpheliler’in son sahnesinde, Keyser Söze’nin cümlesi yüreklerde yangındır: ‘Şeytanın en büyük numarası dünyayı olmadığına ikna etmektir. Ve şöyle, pufff! Gitmiştir bile…’ Senarist Christopher McQuarrie de bu filmle Oscar almıştır.
Her izlendiğinde insanın içini ısıtan ‘The Apartment’ın iki başrolü, Buddy Boy Baxter’ı canlandıran Jack Lemmon ve Fran Kubelik’i canlandıran Shirley MacLaine, tüm film birbirlerini yedikten sonra 5 Oscar kazandıkları filmin son sahnesinde şu cümleleri söylemişlerdir: Baxter: ‘Dediğimi duydun mu Bayan Kubelik? Sana kesinlikle tapıyorum!’ Kubelik: ‘Kes sesini ve anlaştık…’
Bill Murray’in canlandırdığı gıcık Tv muhabiri Phil Connors, 1993 yılında çekilen komedi filmi Groundhog Day’de aynı günü sürekli baştan yaşamakta ve bundan kurtulmak için uğraşmaktadır. Sonra onla birlikte gelen prodüktörü Rita’ya (Andie MacDowell) aşık olur… Aşk en sonunda ona şu cümleyi söyletir: ‘Bu çok güzel… Hadi burada yaşayalım… Başlangıcı kiralayacağız…’
Robert de Niro, tuhaf star adayı Rupert Pupkin’i canlandırdığı filmin sonunda, TV sunucusu Jerry Langford tarafından şöyle takdim edilir: ‘Rupert Pupkin, bayanlar ve baylar! Şimdi onu duyalım… Mükemmel… Rupert Pupkin bayanlar ve baylar…’ Bu önemlidir, çünkü Pupkin artık ünlü bir star olmuştur.