Telefonlarınıza bir de onun gözünden bakın
Güncelleme Tarihi:
Galerist sanatçılarından Arslan Sükan’ın New York’un çağdaş sanat galerileriyle meşhur muhiti Chelsea’de sergilenen ‘While You’re Surfing’ serisi, bu hafta İstanbul’da. Sükan, akıllı telefonlarınızla kurduğunuz ilişkiyi bambaşka bir yoldan anlatmayı deniyor.
Bu yoğun imajlar neyin yansıması?
Akıllı telefonlarımızla kurduğumuz ilişkinin portreleri aslında bunlar. Bu seri için akıllı telefonların yüzeylerini tarayarak elde ettiğim görüntüleri biraz manipüle ettim, parmak izlerini, tozları ve çatlakları daha belirgin hale getirdim. Ekran gezintilerinde oluşan kişisel vuruş ve tıklamaları dijital içerikli ortamda ayrıştırıp, bu izleri büyüterek anonim ve soyut manzaralar oluşturdum.
Peki bunu yaparken hangi soruya yanıt arıyorsunuz?
Ekran aracılığıyla oluşan dijital dünyadaki deneyimlerimizin fiziksel dünyadaki deneyimlerimizden daha hızlı ya da eksiksiz olup olmadığının sorgulanması bu.
Instagram paylaşımlarınızın da sosyal medya ve internet kullanım kültürünü gıdıklayan bir ruhu var...
Algı, görünürlük/görünmezlik, imaj ve fotoğraf üzerine kafa yorabileceğiniz, farklı şeyler üretebileceğiniz bir kanal orası. Kimin neyi, ne zaman ‘like’ edeceğini kestirip ona göre imaj çalışmak/paylaşmak bile bir tür deney, kendi içinde ‘big data’.
‘Like’, tahminleriniz tutuyor mu?
Kimin neyi beğeneceği konusunda şaştığım olmadı.
TÜRKİYE'DE SANAT FUARINA DEĞİL,
ENSTİTÜLERE İHTİYAÇ VAR
Genelde New York’tasınız. Çağdaş Türk sanatını nasıl okuyorlar?
Sadece New York için değil, tüm dünya gözünde maalesef Türkiye izlemeye değer bir imaj vermiyor.
Oysa bize sorarsanız bir hareketlenmedir gidiyor...
İşe yarar bir kıpırdanma değil ki bu. Evet, bir takım sanat fuarları oluyor da bunlar pazara yönelik, satış amaçlı, asıl amacı yurtdışındaki sanatçıları lokallerle tanıştırmaya yönelik işler bunlar. Türkiye’nin sanat fuarlarına değil sanat enstitülerine, okullarına ihtiyacı var. Diğer kreatif alanlarda olduğu gibi çağdaş sanatta da kendi sesimizi bulamadık. Kafalar karışık.