T.o.y İstanbul: Tutkusundan vazgeçmeyenleri bekliyorlar

t.o.y İSTANBUL NEDİR?

“Yıllarca çeşitli firmalarda yöneticilik yaptım. Sinema ve tiyatroya olan merakım nedeniyle, bir arkadaşımla birlikte Yazı Odası isminde bir senaryo şirketi kurdum. Bu süreçte tiyatroları da inceledim ve neden Türkiye’de tiyatroların kapandığını araştırdım. Sorun, tiyatroyu yapanla işletenin aynı kişi olmasından kaynaklanıyordu. Yani tiyatrolar, işletme zaafları ve büyük operasyonel maaliyetlerden dolayı kapanıyordu. Bu durum aklıma ‘Neden herkese imkan verecek bir bağımsız tiyatro sahnesi kurmuyoruz’ sorusunu getirdi. Ve t.o.y’u kurduk. t.o.y, adını tiyatro, oyunculuk ve yazarlık kelimelerinin baş harflerinden alıyor. Burası sadece bir tiyatro sahnesi değil, aynı zamanda bir okul. Ve bu okulda sahne sanatlarıyla ilgili bütün disiplinleri işlemek istiyoruz. Yazarlık ve oyunculuk bunun bel kemiği; reji, prodüksiyon, yapımcılık, kast ve müzik de önemli destekçileri. Bu alanlarla ilgili atölye çalışmalarımız olacak. Bana göre bu disiplinler birbirinden ayrı tutulabilecek disiplinler değil. Bu nedenle burada sadece iyi oyuncu değil, iyi yazar da yetiştirmeyi hedefliyoruz, yeni tiyatrocular yetiştirirken, genç oyunculara sahne de açalım istiyoruz. Oyuncu adayları senaryo, yazar adayları da oyunculuk dersleri alacak. Kurs bitiminde yazar adaylarının yazdığı sahneleri, oyunculuk adayları kendi sahnemizde oynayacak. Ve bu geceyi yapımcılar, menajerler izleyecek. Burası bir tiyatro yaşam alanı dedik… O yüzden her Pazar saat 14.00’te çocuk tiyatrosu da olacak, ayda bir Türkiye’de ölmeye başladığını düşündüğümüz bir dans tiyatrosu oyunu sahneleyeceğiz. Amacımız, sahne sanatlarının bütün branşlarını sunmak. İnsanlar, ayrıca daha önce gidemediği oyunları burada izleme şansı bulacak. Tiyatro seyircisini artsın, en büyük hedefimiz bu.” (t.o.y İstanbul’u kurucusu Cengiz Temel)

BANA GÖRE NE VAR?

t.o.y İstanbul’da yazarlık ve oyunculuk kursları alabiliyorsunuz. Bunun için yapmanız gereken, t.o.yistanbul.com adresindeki başvuru formunu doldurmak. Başvurunuz eğitmenler tarafından onaylanırsa, yedi aylık eğitim döneminiz başlıyor. Oyunculukta başlangıç ve ileri seviye olmak üzere iki ayrı kategori var. Eğer başvuru formuna “Oyunculuk bu ara çok popüler, o nedenle katılmak istiyorum” derseniz, başvurunuz onaylanmaz, bizden söylemesi… Yapmanız gereken, onları bu işi tutkuyla istediğinizi anlatmak.

Oyunculuk ve Yazarlık Atölye programı:

Yazarlık Eğitmenleri (Yedi ay, haftada iki gün): Pınar Bulut, Kerem Deren, Yiğit Bengi

Oyunculuk Eğitmenleri (Yedi ay, haftada üç gün): Bahar Kerimoğlu (oyunculuk dersleri), Gizem Erden (hareket dersleri)

�

EĞİTMENLER NE TAVSİYE EDİYOR?

Bahar Kerimoğlu: Oyuncuların yazarlık/senaryo dersi almalarının, hikâye anlatımı, hayal kurmak, kapsamlı düşünmek, yaratıcılık, okuduğunu anlamak, anladığını çözümlemek, doğru ifade edebilmek gibi oyunculuğun temeline dair birçok şeye katkı sağlayacağına inanıyorum. Oyunculuk derslerinde de yerli yabancı, klasik modern oyunların yanı sıra, hali hazırda yazılmış çekilmiş belki de çekilmeyi bekleyen senaryolar üzerine de çalışıyor olacağız, elimizin altında ekibimiz sayesinde harika bir arşiv var. Senaryo üzerinden 'bir karakter yaratmak' üzerine yoğunlaşırken, belki çekilmiş bir işse çekilmiş ve yayınlanmış halini izleyip, hatta işin yönetmenini de sınıfımızda ağırlayıp ortak çalışmalar yapmak, sınıfta kendi öğrencilerimizle sahneyi çalışıp, sınıfta yeniden çekmek gibi planlarımız var. Tiyatro sahnemiz harici, kamera oyunculuğuna yönelik, profesyonel hayata, TV/sinema sektörüne yönelik çalışmalar da yapıyor olacağız.

Beden/hareket tarafına gelince de Gizem Erden’le de uzun yıllardır birlikte çalışıyoruz. Önceden benim oyunculuk atölyelerime de katıldığı için, kendisinin profesyonel dansçı koreograf yogi geçmişi, anatomi bilgisi harici, oyuncunun duygu akışı içerisindeyken ona fiziksel anlamda engel olabilecek birçok şeyi kendi bedeniyle de tecrübe ettiği için, oyuncunun sesiyle bedeniyle bir bütün olarak, bir ahenk içinde akmasını mümkün kılmak adına varlığını çok önemsiyorum. Elini kolunu nereye koyacağını bilmeyen, bedeninde o akışkanlığı elde edememiş oyuncunun, duyguyu dışa ifadesi defolu oluyor, eğreti duruyor beden tarafından sahiplenilmemiş, hapsolmuş bir duygu, dolayısıyla ses çıkıyor dışarıya. Tüm disiplinler birbirini çok destekliyor, tamamlıyor, birini bir diğerinden ayrıştırmak da mümkün değil. Biz burada, aksine, iyice iç içe hepsini sokacağız, hep birlikte voltranı oluşturacağız.

Pınar Bulut: Daha önce verdiğimiz atölyeler zamanımız sadece işin teorisini anlatmaya yetiyordu. Şimdi t.o.y İstanbul’da, işin pratiğine de yönelik projelerimiz var. Yani kurs bittiğinde ellerinde yazmış oldukları malzemeler olacak ve o malzemeleri bir showcase’le bizzat sektörün oyuncularına sunabilecekler. Henüz işin başında olanlar için sektörle birebir ilişki kurma fırsatı bence eşsiz. Mezunların arasından seçtiğimiz insanlarla çalışmayı, onlarla ortak projeler yaratmayı düşünüyoruz. Bir de yazarlık çok zor çalışma şartları ihtiva etse de hayalperest bir tabiat talep ediyor. Bu konuda devreye bu işi öğrendiğiniz insanlar kadar atmosfer de devreye girer. Burası öyle bir yer ki yeni tiyatro grupları oyunlar oynarken, yan tarafta da oyunculuk dersleri veriliyor. Burası, işe göbeğinden dalmak için çok uygun bir yer. O yüzden buraya tutkusundan vazgeçmeyenleri bekliyoruz.

Kerem Deren: t.o.y İstanbul’un disiplinlerarası bir eğitim vermesi önemli. Dersler, sadece oyunculuk ve sadece yazarlık şeklinde işlemiyor. İkisi de birbirinden besleniyor; bu nedenle burada yazarak ve oynayarak öğrenecekler.

Gündelik hayatta başka insanlar için şefkat, tutku daha ikincil meselelerdir. Ama bu iş için derdimiz, tutkumuzun ne olduğunu anlamak, onu kavranmak ve onu ciddiye almaktır. Bizim katılanlara bilginin dışında yardımcı olacağımız bir konu da bu. Burada hepimiz o tutkulara önem veriyoruz. Şu an Türkiye’nin koşullarında o tutkulara sahip olmayı ve hatta onları kovayabilir olmayı, hatta kovalayamayan birine de yol göstermeyi çok önemsiyorum.

Yakın zamanda ne izlenebilir?

Bugün: Soğuyunca Acımaya Başlar, Tiyatroperest, 20.30.
Yarın: Oyunbazlar İstanbul’da (çocuk oyunu), berika, 14.00.
t.o.y İstanbul’da, her iki ayda bir yeni oyunlar oynanıyor. Oyunları, tiyatronun yöneticisi Necati Kuru seçiyor. Tercihi ‘derdi olan’ metinlerden yana...