Güncelleme Tarihi:
Bu yıl 9'uncu düzenlenen festival, 13 konuk ağırlıyor. Aralarında İtalya PEN Başkanı Antonio Della Rocca’nın, Paris Şiir Bienali Direktörü Nelly Georges Picot’nun, Suriyeli şair ve aktivist Maram al Masri’nin, Brezilyalı şair ve Uluslar arası Barış Elçisi Lucas Guimaraens’in de bulunduğu konuklara Türkiye’den de Hüseyin Peker, Hüseyin Alemdar, Volkan Hacıoğlu, Pelin Özer, Ece Apaydın, İsmail Biçer, Hilal Karahan, Salih Aydemir katılıyor.
Bir yıl önce GEZİ DİRENİŞİ nedeniyle “Açılış Gecesi”ni iptal eden ve konuklarıyla birlikte Taksim’e çıkan; on binlerle birlikte Dolmabahçe’de, Beşiktaş’ta; “biber gazı”ndan ve “TOMA”ların tazyikli suyundan payına düşeni alan festival; her yeri “Taksim” haline getiren direniş günlerinde, şiirlerini okudu, etkinliklerini tamamladı.
Bu yıl Soma Katliamının boyutları henüz bütünüyle ortaya çıkmamış; facianın tozu, dumanı yere inmemişken şairleri Türkiye ve İstanbul sokaklarına, meydanlarına çağırdık.
İNSANLIK İÇİN ŞİİR, ŞİİR İÇİN KÜRESEL VİCDAN KOALİSYONU!
“Geleceğin ilk kez bir biçimi yok” diye yazmıştı Octavio Paz bundan on yıllar önce. Şimdi o gelecek gözlerimiz önünde biçimleniyor.
Dehşet içinde. Utanç içinde. İnsana dair bildiğimiz her şeyi yeniden düşünmemize neden olan bir panik hali içinde, o geleceğe bakıyoruz.
Uçuruma bakar gibi. Uçurumun da bize baktığını bilerek.
Küresel kapitalizmin insan varoluşu üzerinde kurduğu tahakkümü her alanda reddediyoruz!
Artık nesnelerin değil moleküllerin bile telif hakkı alınarak şirket envanterine kaydedildiği bir dünyadayız.
Yeryüzü, toprak, kutuplar, denizler, uzay. Hepsi küresel kapitalizmin arsız saldırısı altında. Dinmeyen işgal girişimleri altında.
Toplumlar, insanlar sınırlara hapsolmuş, küresel sermaye ise sınır tanımadan dünyanın, coğrafyaların tüm dokularına sızarak hayatlarımıza el koyuyor. Dünyanın %1’i, dünyanın %99’unun alınterini, yarattığı katma değeri yüzsüzce çalıyor.
Herşeyi görüyor ve “hayır!” diyoruz. Dünyanın, devletlerin, ulusların, dinlerin, dillerin, kültürlerin “insanlık hapisanesine” dönüştürülmesine izin vermeyeceğiz.
Çünkü biz şairler bulut ulusuyuz.
Sınırları tanımayız. Pasaportları tanımayız.
Şirketleri, devletleri, orduları, kurumları tanımayız.
Diller, dinler, kültürler bizi ayıramaz.
İnsana ait ve insanlığın malı olmayan, vicdanı olmayan her şey bizim doğal düşmanımızdır.
İnsanlığın bu alacakaranlığında diyoruz ki; insan oldukça şiir de olacak!
İnsana inandığımız için şiire inanırız! Yaşasın şairler, yaşasın insanlık için şiir!
Şiirİstanbul HAKKINDA KISA BİLGİ:
Dünya’nın pek çok önemli şehrinde çok uzun yıllardır yapıla gelen uluslar arası şiir festivalleri var. Londra, Paris, Dublin, Üsküp, Caracas, Medellin, Boston, Rotterdam, Granada, Austin, Havana, Cardiff, Tripoli, Genoa vd vd Uluslararası Şiirİstanbul Festivali de artık İstanbul’un bir edebiyat geleneğidir.
İstanbul’da ilk kez 1993’te, Nurettin Sözen İstanbul Belediye Başkanı ve şair Hilmi Yavuz İstanbul Belediye Başkanlığı Kültür Müdürüyken yapıldı. Sürdürülemedi. Alternatif olarak yapılmak istenen “Merdiven Şiir Günleri” de ikinci kez yapılamadı.