Güncelleme Tarihi:
Fikir basit ama dâhiyane, sıradan ama eğlenceli: Programın sunucusu önce o bölümün konuğuna göre bir otomobil seçiyor. Her biri vintage, modifiye, kişilikli, yakışıklı, hikâyesi bol modeller bunlar. Sonra basıyor gaza, konuğun evinin kapısında bitiyor. Basıyor zile: “Hadi, kahveye...” Arabada, yolda, sokakta, kafede; gayet günlük, spontan, hafif, matrak muhabbetler dönüyor.
Belli ki tanışıklıkları bin yıl öncesine dayanan bu iki insanın peşine takılırken siz de sevdiğiniz insanlarla kahve geyiğine çıkmış hissediyorsunuz.
‘Hiçbir şey hakkında’ olmasıyla ünlü, sit-com türünün babalarından Seinfeld’in yeni şov formatı bu. Her sezon 6 ya da 8 bölüm düşüyor. Sadece internette, sadece paşa gönlü istediğinde. Seinfeld’i şöyle hatırlatalım: Televizyonun hiç de öyle ‘altın çağ’ filan diye yaldızlanıp parlatılmadığı, ‘aptal kutusu’ diye yerden yere vurulduğu yıllarda çıkmış; sıradanlığı komedi unsuruna dönüştürmüş nefis bir dizidir. Zamanında bizde de döne döne gösterilmiş, hayranlarını artırmıştır. Nokta.
HER ŞEY TAMAM DA ‘CARRİE’NİN NE İŞİ VAR?
CNBC-e’de de yayınlanan Jimmy Fallon, Seth Mayer gibi ABD’nin çok meşhur, çok cin gece yarısı şovlarında şöhretlerin nasıl da tam özgüven her yola geldiklerini hayıflanarak izler dururuz. Biraz eşelediniz mi nasıl da her şey planlı, programlı, danışıklıdır oysa! Jerry Seinfeld’in kendisine has formatı bu düzeni kırıyor. Gidilecek yer, kullanılacak otomobil vs. dışında dönen muhabbet tamamen kendiliğinden. Birbirini belli ki bin yıldır tanıyan iki insanın peşine takılırken, sokakta gördüğünüzde makas alacak kadar yakın hissetmeye başlıyorsunuz.
Şov sakin sakin beş sezonu devirdi, altıncısı da ‘Seinfeld’in ‘Elaine’i Julia Louis-Dreyfus ile başladı. İnternet sitesinde tüm konukları, eski bölümleri tararken bir isim özellikle gözünüze takılacak, belki de hafif kaşıntı yaratacak: Sarah Jessica Parker. Hakikaten, onun burada ne işi var değil mi? Üstelik kullandıkları araba da diğer bölümlere nazaran son derece sevimsiz, sıradan (Ford Country Squire). İzledikten sonra anlayacaksınız. Üstüne Sarah Jessica Parker’a mucizevi bir şekilde sempati bile besleyebilirsiniz. Böyle de bir sihri, beceresi var işte şovun.
Alec Baldwin, Chris Rock, Tina Fey gibi komedyenleri görünce rahatlıyor, gevşeyip tadını çıkarıyorsunuz.
Yan koltuğa oturan komedyenler zaman zaman fazla Amerikan, fazla lokal kalabilir; dönen muhabbet bazen sizi açmayabilir.
Bu hafta düşen son bölümünün konuğu Jim Carrey. www.comediansincargettingcoffee.com