Güncelleme Tarihi:
Sizi roman yazmaya özendiren şey neydi?
- Nasıl kimileri şarkı söylerken, spor yaparken rahatlarsa ben de yazarken rahatlıyorum; hafiflediğimi, huzur bulduğumu hissediyorum. Kitap yazma hayalim üniversitede başlamıştı. Okumayı çok seviyordum, kafamda kurgular yapıyordum.
Ne okudunuz?
- İşletme okudum, uzun yıllar yöneticilik yaptım. İşimi seviyordum ama çalışma saatlerim çok uzundu, aileme vakit ayıramıyordum. Babamı kaybedince işten ayrılmaya karar verdim. Para bir şekilde kazanılır ama zaman geri gelmiyor. İki yıllık bir boşluk döneminde hayalini kurduğum yazma işine başladım.
İlk romanınız bir polisiye. Özel bir nedeni var mı?
- Polisiye diğer türlere göre daha fazla bilinmeyen unsur barındırıyor. O yüzden polisiye yazmak bana biraz ipucuyla bulmaca çözmek gibi geldi. Ama şunu itiraf etmeliyim: Kafamda hikâyeyi kurguladıktan sonra yazmanın daha kolay olduğunu zannediyordum. Öyle değilmiş. Bir cümle için 20 dakika düşüneceğimi tahmin etmezdim.
Kitapta polisiyenin yanı sıra kadınların maruz kaldığı şiddete de değinmişsiniz.
- Evet, kitabı polisiye kurguyla yazmama rağmen temelinde bir kadının dramatik hikâyesi yatıyor. Erkek egemen toplumun içinde baskı gören, şiddete maruz kalan ve yaşarken ölüme mahkûm edilmiş bir kadının hikâyesi bu... Kadınların çocukluklarından itibaren yaşadığı zorluklara ve verdikleri mücadeleye dikkat çekmeye çalıştım. Hâlâ gazetelerde, televizyonda kadınlara ait trajik hikâyeler görmek, insan olmanın değerlerini sorgulamama neden oluyor. Erkeklerin, fiziksel ya da psikolojik şiddete bu kadar maruz kalsalar nasıl bir dünyaları olurdu diye sorgulamaları lazım.
Cem Hilal
Karanlık Pencere
Cinius Yayınları
252 sf. / 24 TL