Güncelleme Tarihi:
◊ Hukuk okumuşsunuz ama kariyerinize çok farklı bir yön vermişsiniz. Nereden çıktı bu stand up sevdası, sizden dinleyelim...
- İzmir Amerikan Koleji’nden mezun olduktan sonra konservatuvara gitmek istedim ama ailem karşı çıktı. Ben de konservatuvara gitmeye cesaret edemeyip hukuk okudum. Fakat akacak kan, damarda durmuyor. Bir gün oyunculuk atölyelerinden tanıştığım bir arkadaşımın stand up gösterisine gittim.
Gösteriden sonra kendi kendime “Artık senin zamanın geldi Miray” dedim ve kendimi Açık Mikrofon Geceleri’nde sahneye attım.
◊ Hukuk kariyeriniz de başarılarla dolu. Mesleği bırakma kararı almak sizin için zor olmadı mı?
- Sanatla uğraşan insanların her zaman topluma aykırı bir tarafı oluyor. Patronum da bunu bende görmüş olacak ki, dünyanın en büyük hukuk bürolarında 7/24 sürdürdüğüm ve ofise binlerce dolar kazandırdığım hapis hayatından beni “düzene uymadığım” için kovarak azat etti. O yüzden bu kararı verişim çok da zor olmadı. Şu anda komediden zamanım kaldıkça, sevdiğim meslektaşlarımla birlikte çalışıyorum. Sanırım avukatlıktan hiç bu kadar zevk almamıştım.
İKİYÜZLÜ İNSANLAR ESİN KAYNAĞIM
◊ Stand up şovlarınızdaki karakterleriniz sizi mi anlatıyor?
- Yarattığım karakterlerin bir kısmı benim fesat, şapşal ve gıcık versiyonlarım olabilir ama asıl bana ilham veren gözlemlediğim ve tahammül edemediğim insanlar. İşyerinde astına mobbing uygulayan, dost görünüp insanların mutluluklarından mutsuz olan, kendisiyle barışık olduğunu söylese de kendisine tahammül bile edemeyen insanlar...
Yani genel olarak ikiyüzlü insanlar benim esin kaynağım.
◊ “Kadınlar stand up yapamaz” önyargısını yıkan isimlerdensiniz. Erkek stand up’çılara bir mesajınız var mı?
- Burada verilecek cevap, sadece erkek stand up’çılara olamaz. Kadını kalıplara koyan, sınıflayan, yetersiz, başarısız, yeteneksiz ve değersiz olarak tanımlayan ve bunu öğreten tüm kadın ve erkeklere olabilir. Verilecek cevap tek ve nettir; yapabiliriz!
BEKLEDİĞİM ROL GELMEYİNCE SENARYO YAZMAYA BAŞLADIM
◊ Stand up gösterilerinin yanı sıra ekranda da kendinizi kanıtladınız. Dizilerde rol almaya devam edecek misiniz?
- Dizi oyunculuğunda beni en çok tatmin eden şey, doğaçlama yapma fırsatımın olmasıydı. O yüzden “Aşk Yeniden” dizisindeki Şaziment rolü gibi yaratıcılığa açık, özgün karakterleri canlandırmayı bir süre bekledim. Baktım ki öyle bir karakter gelmiyor, kendim yazmaya karar verdim. Şu anda bir senaryo üzerinde çalışmaktayım. Söz veriyorum güleceksiniz.
◊ Kariyer hedefleriniz neler?
- Türkiye’de daha çok ile ve seyirciye ulaşmak, yurtdışı turnelerine çıkmak, kendi dizi ve film projelerimle seyircilerime ulaşmak, bir süre önce yapmaya başladığım motivasyon konuşmalarıyla insanların hayatlarına dokunmaya devam etmek ve onları daha fazlasını istemek için cesaretlendirmek. İyisi mi susayım ben, yoksa bu röportaj bitmez! (Gülüyor)
Karantina dönemi verimli geçti
◊ Sıkıntılı bir süreç geçiriyoruz. Covid-19 döneminde siz neler yaptınız?
- Kendi senaryom üzerinde bol bol çalıştım. Stand up metnimi güncelledim. Karantina özetle, benim için epey bir verimli geçti. Bir de arada bol bol yemek yedim.
◊ Sizi en çok ne üzer ve mutlu eder?
- Benim için en büyük üzüntü, sahneye bir daha çıkamamak olur. En büyük mutluluk ise daha fazla kadın stand up’çının olması...