Nükhet Duru’nun caz hali

12 Mayıs’tan beri caz söylüyor Nükhet Duru; Sabancı Müzesi’nin içinde yer alan MüzedeChanga’da. Geçen ay üç kere tekrarlandı bu geceler ve her seyreden, henüz seyredemeyenlere anlattı, ayağa kaldırdı, aşka getirdi. Bu sefer çok farklı, çok başka bir Nükhet Duru vardı sahnede. Her zamanki repertuvarını tamamıyla bir kenara bırakmıştı. Her zamanki vokal tarzını da...

Ancak Nükhet Duru gibi bir yıldızdan beklenebilecek gibiydi her şey; sahnede, sanki cazın içine doğmuş ve hayatı boyu bunu yapmışa benzer biri vardı. Şarkılar nereden bulunmuş ya da hangi kaynaktan seçilmiş olursa olsun fark etmez, hepsi caz şarkıları oluvermişti. Hatta, sanki hep böyleymiş gibiydiler; o kadar zorlanmamış, o kadar doğal, o kadar kendiliğinden.

Bunda en büyük pay Burak Bayrak’ındı elbette. Klavyesiyle Duru’ya eşlik de eden müzisyen, bütün şarkıların düzenlemelerini yapan isim. Caner Cindoruk (kontrbas), Turgut Bekoğlu (davul) ve Batu Şallıel (saksofon; 26 Mayıs gecesi, alacağı bir ödül sebebiyle yerini başka bir arkadaşına bırakmak zorunda kaldı) de, küçük grubun diğer müzisyenleriydi.

Vokalde de Seda Mete. Duru öncesi de sahneye çıkan ve mekânı Duru’ya hazırlamaya çalışan gencecik solist, şarkılarını söylerken bir ön şarkıcı/gruptan beklenenin çok daha fazlasını yaptı, herkesi kendine hayran bıraktı.

Nükhet Duru, Sadece Caz, MüzedeChanga, 5 üzerinden 5 yıldız 

Nükhet Duru’nun, memleketin gelmiş/geçmiş en iyi şarkıcılarından/vokallerinden biri olduğundan (bu satırların yazarına göreyse en iyisi) kimselerin şüphesi yok. Ama yine de caz gibi tamamıyla başka ve farklı bir türün, son derece zor bir vokal tarzının altından layıkıyla kalkabilmek için çok çalışmak, günlerce prova yapmak gerekirdi; sahnenin önündeki isim Nükhet Duru olsa bile.

Repertuvarın tamamlanması, düzenleme ve provalar iki haftadan fazla sürmemiş. Ağustos ayı için düşünülmüş bu etkinlik de mayıs içinde başlayıvermiş. Ama her şey mütekâmildi. Eksiksiz ve yanlışsız.

‘All That Jazz’ ile geliyor sahneye sanatçı; gecenin özel bir gece olacağını, mekânı dolduran herkese ilk şarkısıyla fısıldıyor. ‘You Are The Sunshine Of  My Life’ı müteakiben sahne renklendikçe de renkleniyor. Sevinç Tevs’ten (daha sonraları Gönül Turgut’tan) ‘Ve Ben Yalnız’, Hümeyra’dan ‘Dönülmez Bir Yoldayım’, Ajda Pekkan’dan ‘Saklambaç’ da var; ‘Besame Mucho’, ‘Je Ne Veux Pas Travailler’, ‘Volare’ ve kendi şarkıları ‘Anılar’ ile ‘Beni Benimle Bırak’ da. Bu tamamıyla birbirine benzemez şarkıların birbirlerini tamamlamaları, birbirlerine eklemlenmeleri ve çok iyi bir caz diyebileceğimiz bir bütün oluşturmaları, gerçekten mucize. Nükhet Duru mucizesi.

Önümüzdeki salı, Duru’nun caz halini yakalayabileceğiniz en yakın tarih. Sonrakiler ise 21-28 Haziran, 26 Temmuz ve 2 Ağustos’ta. Ne yapıp/etmeli, (en az) birinde orada olunmalı ve Nükhet Duru’nun caz hali kaçırılmamalı.

BU ŞARKIYLA YAZ GELDİ
AHA!, YONCA EVCİMİK, DMC/ 5 üzerinden 4 yıldız 

Popun altın kızlarından Yonca Evcimik, iyi pop şarkıların buralardan el ayak çektiği bir zamanda geri döndü. Hem de esprili/keyifli, hatta yer yer tatlı/tatlı öfkeli bir Sezen Aksu şarkısıyla. Evcimik ve Aksu’nun elektriği her zaman uymuş ya da denk gelmiştir. Bu sefer de öyle. Aksu’nun (büyük ihtimalle Evcimik’in bitmek bilmez enerjisini de kollayarak) yazdıklarına klip ile kuş kondurulmuş. Hem şarkıyı öne çıkaran hem de Evcimik’in, her zaman başrolde yer almış dans becerisini, yerinde ve dozunda kullanan bir klip olmuş. Kulaklara/gözlere gerçekten de yaz geldi bu şarkıyla.